Hayatımı ikiye ayırsam sanırım bu kitabı okumadan önce ve okuduktan sonraki hayatım olarak ikiye ayırırırım çünkü bu kitapla birlikte bende o kadar değişen şeyler oldu ki fikirlerim, yaşam tarzım, duygularım baştan aşağı çalkantılı bir sürece girdi. Bir kitap okudum hayatım değişti derler ya işte bu kalıba tıpa tıp uyan nadide bir eser olarak bahsedebileceğim bu kitap, elinize ilk aldığınızdan itibaren bizi upuzun bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculukta geçmişe dönüyoruz ama geçmiş derken dün değil birkaç hafta, ay ya da yıl da değil, bizim yolculuğumuz yüzyıllar hatta binyıllar öncesine gidiyor ve Afrikanın bir köşesinde kendi işiyle meşgul olan, her hayvan gibi yaşamak ile üremekten başka derdi olmayan sıradan, basit ve önemsiz bir hayvana kadar gidiyor. Evet önemsiz bir hayvandan yeryüzünün ve gökyüzünün tanrısı haline gelen Sapiens'ten bahsediyoruz. İlahi becerilere sahip ve her geçen gün daha da becerilerini artıran bu hayvanı anlamak bizim için son derece hayati ve gereklidir.
Bilim insana muhteşem bir güç verdi. Tek yapmamız gereken bilime inanmak ve bu gücü tüm ekosistemin sağlığı için kullanmaktır. İnsanoğlunun seçeceği yollar, alacağı kararlar, atacağı adımlar bu saatten sonra canlılığı nasıl etkiler ve sonumuz nasıl olur bilemiyoruz ancak ekolojik bir felaketle karşı karşıya kalmamayı istiyorsak artık türümüzün kendisine bir çeki düzen vermesinin zamanı gelmiştir.