Bütün gözler, purosunun tadını çıkaran Şehzade Fuad'a döndü.
"İçinizden en genciniz olarak, nasihat verir gibi görünüyorsam beni affetmenizi rica ediyorum. Ama cephede, askerlerimle, Anadolu'nun, İzmir'in, Karadeniz'in sıradan insanlarıyla geçirdiğim yılların sonucunda bir şey öğrendim; kusurlarımıza rağmen halkın bize saygısı sonsuz. Bu şekilde bölünmemizi anlamayacaklardır. Abdülhamid'in Murad'ın yerine geçmesi, onun yerine de kardeşi Reşad'ın geçmesi, onların gözünde yol kazasından başka bir şey değil. Esas olan, ailemizin her zaman hünkârın etrafında tek vücut olması. Bilhassa, savaşın yarattığı bu karışıklık ortamında halkın sağlam bir dayanak noktasına ihtiyacı var. On asırdır bu dayanak noktası Osmanlı hanedanı olmuştur. Öyle olmaya da devam etmelidir, aksi takdirde çok pişman olacağız...”
Tam bu esnada, içeri giren bir haremağası, hünkârın bir habercisinin geldiğini bildirdi.
Sayfa 10 - Everest Yayınları