Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şehir Mektupları

Ahmet Rasim

Sayfa Sayısına Göre Şehir Mektupları Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Şehir Mektupları sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Şehir Mektupları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Fener'in eğlencesi söylendiği kadar pek hoş değil. İnsan arabalara tabi olup da sürekli gezecek olursa baş dönmesi hastalığına tutulacak. Orası güya araba sirki imiş gibi mükemmel dolaşıyorlar. Ama ne arabalar! Çek-çeklerden tutun da paraşol, bağ arabası, fayton, brik, kupa, lando, yarımlando, tek atlı, çift atlıların tü­münden birer tane var. Atların rengi de çeşitli. Kır, bakla, demir kırı, al, siyah karışık renkli, benekli, be­neksiz, abraş, bilmem daha neler! Eşeğe binenler bile o gezinti yerinde arasıra görünüyor.
" Gece, yıldızlı örtüsünü semaya yayar yaymaz insanın içine, yorulmuş zihinlere ferahlıktan ve şenlikten ibaret bir sevinç hissi geliyor ; terlemiş alınlara rahat ve huzur verecek rüzgârlar temas ediyor. "
Sayfa 24 - Güçlü Yayımcılık Yayınları :2005Kitabı okudu
Reklam
Kadıköy büyüdükçe büyüyor. Birkaç m sene içinde Haydarpaşa ile birleştiği gibi Zühdüpaşa Mahallesi'ne, Kızıltoprak'a doğru da kol atıyor denilse yerindedir. He­le Haydarpaşa rıhtımı kalmamış denecek bir halde.
Lira, para denildi mi, zihnin düşünceleri derhal değişiyor. İnsan en tatlı düşüncesini birdenbire fikrinden kaydırarak vezne dairelerine, bankalara, köşe sarraflarına kadar girip çıkıyor. Alışverişte olan vazgeçilmez önemi sebebiyle paranın huzur bahşeden tesiri sinirleri güzelce gevşetiyor. Borç mes'eleleri birer birer gözüküyor.
Köprüden para kesen görevliler, arada sırada yine azıtıyorlar. Fakir olup da verecek parası bulunmayan ve hal ve kıyafetinden namuslu olduğu anlaşılan kadınlara bile dil uzatıcı davranışlarda bulunuyorlar. Geçen gün siyah tenli bir kadına Köprücünün söylediği söz o derece saygısızca idi ki insan ağzına almaktan utanır. Köprü, hayır işlerinden biridir. Parası olanların vermeleri gerekir. Fakat olmayanlardan, hükümetin yardım fonundan sayılarak para alınmamalıdır.
Ramazanda dalgınlık denilen ciddi veya yapmacık halin yol açtığı komediler insanı güldürür. Hele ben çarpışma manzarasına bayılırım. Birinin sağ kolu, ötekinin sol kolu hızlıca değer değmez, birer yanın devir yapılmış olur. Baştaki fes, bir titreşimle yer değiştirerek, püsküller azıcık havalanır. Fakat gözler ters istikamete kayarak aklar belirir. Dudaklar ses yollarını açıp kapatmak için birer manivela gibi titremeğe başlar
Reklam
Asırlık espri :))
" Elindeki ne? - Vişne -(Birdenbire ve sevinerek) At gibi kişne! "
Sayfa 89 - Güçlü Yayımcılık Yayınları :2005Kitabı okudu
Gece yolculuğu gerçekten hoştur. Özellikle kırda pek güzeldir. Şişli'nin Kağıthane üzerine bakan tepele­rinin öyle saatlerde aldığı görüntü, korku verici olmak­la beraber; hisse, vicdana ayrı bir seyir arzusu getiri­yor.
Sayfa 118Kitabı okudu
Dün ikindi vakti fena halde korktum. İspanya-Amerika savaşını okuyordum. Bir de bum! demesin mi? Kendimi Havana'da falan zannettim, fırladım, bu düşünceyi def ettikten sonra bizim Sabah yazarları aklıma geldi. Zavallı meslektaşlarım Matanzas bombardımanında ne yaptılar diye düşünürken Ajans Enternasyolden telgrafnameleri aldım. Matanzas, 19 Nisan (1898) Sabah habercileri şehrin topa tutulduğu müddetçe uyumuşlardır.
Sayfa 127Kitabı okudu
" Cenab-ı Hak İslam ümmetini her zaman bir bayram mutluluğu içinde bulundursun, amin. "
Sayfa 134 - Güçlü Yayımcılık Yayınları :2005Kitabı okudu
Reklam
Bilindiği üzere, Karaköy'den Beyoğlu'na dört vasıta ile çıkılır. Bu bahsettiğimiz vasıtalardan birincisi doğal yürüyüş ve hareket vasıtası olan tabandır. (Genellikle kulunuz böyle yapar.) İkincisi yirmilik vererek Tünel, üçüncüsü bir altmışlığa tramvay, (fakat akşam yetiş­mek isteyenler ikindi vakti binmelidirler) dördüncüsü de en aşağı yedi buçuğa arabadır.
Sayfa 150Kitabı okudu
Her ne kadar dargın isem de, yine seni sevmekten vazgeçmem.
Sayfa 150Kitabı okudu
Bayılırım. Hayalimden gectikçe, içim titrer: Ke- çük bir oda, ufak bir soba, pufla yatak, yumusak yorgan, içinde ben! Disarida lapa lapa kar. Agzimin suya akar. "Hiç durma, yorgana saril, yat" denilen hava, dunyada ancak bu kadar sirin olur. Rüzgarın camları zangırdatması, ninni gibi tesir eder. Sobanin çatırtısı gıdıklar.
Sayfa 180Kitabı okudu
"Dil, gökten mi inmiştir ki dâima gördüğümüz, bildiğimiz tamlama ve kelimeleri kullanalım?"
Sayfa 184Kitabı okudu
" Dil, gökten mi inmiştir ki daima gördüğümüz, bildiğimiz tamlama ve kelimeleri kullanalım? "
Sayfa 192 - Güçlü Yayımcılık Yayınları :2005Kitabı okudu
556 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.