Bu okuyucu bir köprü noksanlığı, bir ara bağ eksikliği, bağlayıcı neden boşluğu duyumsayacaktır. Brüt haliyle nesneler: davranışlar, sonuçlar, kırgınlıklar, felaketler, acı olaylar. Elveda denilmesi gereken yerde duvarda bir resim vardır, bir desen: Çığlık yerine günah sopası: ölüm mandolin trio'suna dönüşür. İşte veda etmek budur, çığlık, ölüm ama kim yer değiştirmek ister ki? Ülkesini terk etmek, merkezinden uzaklaşmak, kendini keşfetmek, kim ister bunu?
Bazen bana öyle geliyor ki, kollarının arasında kayıp gidecek, bir kuyuya yuvarlanıp düşeceğim. Bu, inan, boşluğa düşmeyi düşlemekten de beter bir şey.