Arka arkaya öldürülüp, dilleri kesilen ve sokağa bırakılan adamların gizemini teşkilattaki sayılı kadın komiserlerden olan Sonay' la birlikte çözmeye çalışırken işin altında başka şeyler öğreneceğimiz, hatta bazen belki katile hak vereceğimiz bir roman olabilir. Bu arada Sonay' ımızın iç dünyasına , duygularına ve geçmişine de yelken açacağımız.. Bu kadar ipucu bana göre çok bile. Ben "niçin bu kitap?" kısmını yorumlamayı daha çok seviyorum:
Seri katili bir olup bulmaya çalıştığımız kitapta aksiyon, şifreler, bilgi, bol heyecan ve merakı bir kenara bırakırsak beni en çok etkileyen yazarımızın zekice kurduğu cümlelerdi. Bazı kitaplarda duyulmamış harika bir konu seçilmiş bile olsa, anlatım, üslup yetersiz kalınca istenilen etkiyi veremeyebiliyor. Kelime oyunları ,ilginç benzetmeler yapılan anlatımlar bana daha bir çekici geliyor. Bu tarz cümleleri de havada kalmayacak şekilde anlamlı ve etkili kılarak kurmak zekâ işi bana göre . Bu kitapta bunu fazlasıyla görüyoruz.
Mesela:
"Sohbetin en demli yudumunda boğaza yapışan bir maydanoz gibi çaldı telefon. " cümlesi gibi. Özetle sohbet ederken telefon çalıyor ama böyle söylemek şu cümledeki duyguyu verebilir mi Allah aşkına:)