Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sezginin Sonsuzluğu

Çağrı Dörter

En Yeni Sezginin Sonsuzluğu Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Sezginin Sonsuzluğu sözleri ve alıntılarını, en yeni Sezginin Sonsuzluğu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öyleyse nedir İslam? Gerçek yazılışı SLM şeklindedir ve okunurken İslam diye okunabildiği gibi; aynı zamanda teslim, selam, selamet, salim, müslim müslüman olarak da okunabilecek bir çok kavramın özüdür. Tüm ayetlerin şekli ibadetlerin ve ritüellerin hedefi insanı ' SLM Hali'sine vardırmaktır. İşin esası ve unutturulmaya çalışılan yanı budur. Yani 'dinin ruhu'
İman zannettiklerinin hakiki küfür, küfür zannettiklerinin hakiki iman olduğunu anlayana dek, hiç bir kul hakkıyla Müslüman olmayacaktır. Mevlana Celaleddin Rumi
Reklam
"İnsanlığın çoğu koca bir ömrü yalanları gerçek zannederek harcıyor. İçinde doğal olarak sıkıntı, öfke ve tepki oluşuyor. Sonunda da psikolojileri bozuk ama kendini dindar zanneden garip garip varlıklara dönüşüyorlar..."
Bu sırada ruhban sınıfları ne yapar? Çoğunlukla çalan, çırpan utanmadan kitlelere her gün yalan söyleyen, kin üreten, din maskesi ile kitleleri güden güç sahiplerine secde edecekler. Ama iş halka gelince onlara en masum ve insani şeyler dahi yasaktır, haramdır günahtır! Yersen...
O dönem ruhban sınıfı o derece yoldan çıkmıştır ki, bir yandan İsa'nın çarmıhta unutulmaz dersinde gösterdiği sevgi ve şefkat yolunu ayaklar altına alıp O'nunla alay ederken, öte yandan kitleleri yönetmek için O'nun adını ve etkisini kullanmış ve bu sahtekarlığı yaparken yüzleri dahi kızarmamıştır! Beşerin bu hırsı ve saygısızlığı varken, başka yerden şeytan aramaya gerek var mı?
Ve vakti geldiğinde insana 'Ben kimim?' diye sorduran, onu yollara düşüren kuvvet, Cebrail'dir. Gerektiğinde dünyanın en uysal anne veya babasını yavrusunu korumak üzere dünyanın en korkusuz varlığı haline getiren kuvvet Cebrail'dir.
Reklam
Bazen elli bazen yüz senede yetişir, ulu ağaçlar. Ama yanmaları, sadece birkaç saat... Hayat vermek, emek vermek ve inşa etmek zaman ister. Yıkmak ise, sadece bir an... Sonra bir pişmanlık sarar insanı. Önlemler alır, bir daha olmasın diye...Ama tıpkı yanan ormanların tekrar yeşermesi gibi, en iyi ihtimalle yıllara mal olur, özensizlikle kaybedilenlerin geri kazanılması... * İç aleminde elinde meşaleyle yürür nefs. Orayı burayı tutuşturmak üzere... Özensiz cümleler kurar, kalpler kırar, haksızlık eder, yargılar. Ateş ehlidir; yangın çıkarmakla geçer zamanı. Kavgacıdır. Huzursuzdur. Değerbilmezdir. Olgunlaşması zaman almış ilişkileri de, kendini tutamayıp bir anda yakmasına şaşmamalı...Sonra önlem almak nafile. Yananların eski haline gelmesi, kim bilir ömründen kaç sene... İnsan olmak nedir, edep nedir, nezaket nedir...Öyle veya böyle, öğrenecektir... Bugün değilse yarın. Veya gerekirse kayıp giden bir ömür bedeliyle... Ve işte ancak o zaman, gerçekten samimi olacaktır, dışarıdaki yangınlar için döktüğü gözyaşları...
Öldüğünde; cebini doldurmak için insaniyetini satmış olan, sadece gübre olur.
Sayfa 78
İnsanın gerçek dini; diliyle söylediği değil, haliyle yaşadığıdır.
Sayfa 43
Her adımda, bir evvelkine göre daha 'bilge' olurken, geride bıraktığın halini 'cahil' kılarsın. Yarın da, bugünkü hallerin için 'cahil' diyeceksin, bunu unutma...
Sayfa 32
246 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.