Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Siborg Manifestosu

Donna Haraway

Siborg Manifestosu Sözleri ve Alıntıları

Siborg Manifestosu sözleri ve alıntılarını, Siborg Manifestosu kitap alıntılarını, Siborg Manifestosu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"...ben tanrıça olmaktan ziyade siborg olmayı tercih ederim."
Toplumsal cinsiyet, ırk ya da sınıfbilinci, patriyarkanın, sömürgeciliğin ve kapitalizmin çelişkili toplumsal gerçekliklerinin bize yaşattığı korkunç tarihsel deneyimlerin kazanımlarıdır.
Reklam
Siborg bir tür dağılma ve toplanmadır, postmodern kolektif ile kişisel benliktir. Feministlerin koda çevirmeleri gereken benlik de budur.
Şöyle ki, bizim makinelerimiz rahatsız edici derecede canlılık sergilerken, kendimiz ürkütücü derecede atalet içindeyiz.
Bazı ikiliklerin Batı geleneklerinde ısrarla ortadan kalkmadıklarını gözlemliyoruz; bu ikilikler, ka­dınların, beyaz ırktan olmayan insanların, doğanın, işçile­rin, hayvanların tahakküm altında tutulma mantığı uygu­lamaları (kısacası, ötekiler olarak ‘kurulan’ -ve işlevleri benliğe ayna tutmak olan- herkesin ve her kesimin tahak­küm altına alınması) açısından hep sistemli bir şekilde var olmuştur. Hep sorun olarak duran bu ikiliklerin başlıcaları şunlardır: benlik/öteki, zihin/beden, kültür/doğa, er­kek/kadın, uygar/ilkel, gerçeklik/görünüş, bütün/parça, fa­il/kaynak, yapan/yapılan, etkin/edilgin, doğru/yanlış, ger­çek/yanılsama, tam/kısmi, Tanrı/insan. Benlik, tahakküm altında olmayan ve bunu, geleceği elinde tutup tahakküm deneyimiyle ‘ benliğin özerkliği’ yalanını ifşa eden öteki sa­yesinde bilen Bir’dir. Bir olmak özerk olmak, güçlü olmak, Tanrı olmaktır; fakat Bir olmak, aynı zamanda bir yanılsa­ma olmak, dolayısıyla ötekiyle bir kıyamet diyalektiğine girmiş olmak demektir. Öteki olmaksa, açık bir sınırı bu­lunmadan, aşınmış ve tözsüz haliyle çoğul olmaktır. Bir çok azdır, fakat iki de çok fazla.
"Angio-Sakson Viktoryen dönemlerdeki küçük kızların bebek evlerine düşkünlükleri, kadınların küçük olan şeylere dikkat etmeye zorlanmaları; bunların hepsi bu dünyada oldukça yeni boyutlar kazanmaktadır."
Reklam
"... bizim makinelerimiz rahatsız edici derecede canlılık sergilerken, kendimiz ürkütücü derecede atalet içindeyiz." "Kısacası, doğa (bir içgörü kaynağı ve masumiyet vaadi) sayılan şeyin kesinliği -herhalde sonsuza dek- paramparça edilmiştir."
"Doğa ve kültür yeni baştan derlenmiştir; artık birinin diğeri tarafından kendine dahil edilmesi ya da diğerince bir temellük ilişkisine kaynak yapılması gibi bir durumdan söz edilemez."
İletişim teknoloij ile­ri elektroniğe bağlıdır. Modern devletler, çokuluslu şirket­ler, askeri güç, refah devleti aygıtları, uydu sistemleri, siya­sal süreçleri, hayal güçlerimizin uydurmaları, emek dene­timi sistemleri, bedenlerimizin tıbbi kurguları, ticari por­nografi, uluslararası işbölümü ve dini evangelizm, elektro­nikle iç içedir. Mikro-elektronik, simulakrların, yani oriji­nalleri olmayan kopyaların teknik temelidir.
Silikon çip, üzerine yazı yazılacak bir yüzeydir; ancak ato­mik gürültülerin, nükleer sinyallere bulaşan parazitlerin olumsuz etki edebileceği moleküler ölçeklerle işlenmekte­dir. Yazı, güç ve teknoloji, uygarlığın kökeniyle ilgili Batı hi­kâyelerinde rastlanan eski yoldaşlardır, ancak minyatürleşme bizim mekanizmayla tecrübe ettiğimiz deneyimi değiştir­miştir. Minyatürleşmenin ‘güç’le ilgili olduğu da ortaya çık­mıştır
56 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.