Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1. Kitap

Şifacı - Berweuli

Hatice Dırmıkcı

Şifacı - Berweuli Sözleri ve Alıntıları

Şifacı - Berweuli sözleri ve alıntılarını, Şifacı - Berweuli kitap alıntılarını, Şifacı - Berweuli en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kimi para için topraklarını satarken kimisi de toprak için kendi kanından olanı satıyor."
Bizim buralarda bir söz vardır Dadali Hanım; 'Yaralı ayı dövüşe doymaz,' derler.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Yaşamak!
Barva, karakolun köşesine dayanmış hücrenin demir parmaklıklarına iri omzunu yaslarken "Sen de denemelisin," diye önerdi ablasına. "Neyi?" Dadali bakışlarını tavandan ayırma zahmetine bile girmemişti. "Artık yaşamayı ha? En azından yemek kadar basit bir şeyden zevk almak yas tutmana engel olmaz abla."
Sayfa 117 - Profil KitapKitabı okudu
Kimi para için topraklarını satarken kimisi de toprak için kendi kanından olanı satıyor.
Sayfa 25 - Profil KitapKitabı okudu
Korku
Durwa'nın onu göndermek için bu kadar kararlı olduğunu görmek, gerilere ittiği tüm korkularını bir anda yüzeye çıkarmıştı. Yıllarca bir hücrede yaşamaya zorlandıktan sonra, şimdi de ondan gitmesi isteniyordu. Durwa onu hiç bilmediği topraklara, üstelik hiç tanımadığı insanlarla gönderiyordu. Uli, zihnini ele geçiren olasılıklar karşısında kapıya doğru geriledi. "Yapamam, artık dışarıda yaşayamam," diyen Uli yaşlı gardiyana yalvardı. "Ne olur Durwa, beni gönderme."
Sayfa 45 - Profil KitapKitabı okudu
Reklam
Özgürlük
Barva, gardiyanın yolundan çekilmesi üzerine, beklemeden kapının kanatlarını tutan kalasa yöneldi. Ancak Moita'nın yardımıyla ağır ahşabı yerinden kaldırdıklarında kanatlar hafif bir gıcırtıyla aralandı. Onları izlerken Uli'nin solukları ağırlaştı. Bu ne yüzüne çarpan sıcak yaz esintisiyle ne de geride bıraktığı yaralı Durwa ya da Kresti ile ilgiliydi. Sadece, uzun zaman sonra özgür olarak aldığı ilk nefes ciğerlerini yakıyordu.
Sayfa 51 - Profil KitapKitabı okudu
Daha da Güney
Artık uyuyabileceğini umarak sırtüstü uzanan Moita, bir süre sonra hücredeki sessizliği bölen şarkının bozuk nağmeleriyle gözlerini tavana açtı. Oğlan, hüzünlü bir şarkıyı kırık dökük sözlerle söylemeye başlamıştı. Sesinin güzel olmadığını düşünse de tüm hüznünü yüklediğinden şarkı ona etkileyici geliyordu. "Daha önce hiç duymamıştım," dedi adam cevap almayı beklemeden. "Güneyden," "Zaten güneydeyiz." "Daha da güneyden."
Sayfa 33 - Profil KitapKitabı okudu
"Uli'nin nazarında her şey o kadar soluk ve renksizdi ki çingenelerin bu kadar canlı ve neşeli olabilmesine anlam veremiyordu."
"Ben de onu diyorum. Başkasını üzmemek için istemediğin bir şeyi asla yapma, kızım. Dürüst olmak her zaman en iyisidir."
Sayfa 251Kitabı okudu
Reklam
"Uli kendine acımakla o kadar meşguldü ki bulanık aklı, tıpkı şu anda onu tedavi etmek için ellerinden geleni yapan çingeneler gibi hapishaneye gelene kadar Kızıl'ın da onun için bir yabancı olduğunu hatırlamıyordu bile."
"Uzun bir hikâye olduğunu mu düşünüyorsun?" dedi Moita. Çocuğun hikâyesini en az onun kadar merak ettiğini hissetti. Oğlanın hafif bedenini rahatlıkla yerden kaldırırken kulağına fısıldadı. "Belki bir gün anlatırım."
'Son Nefes verilene kadar hayattan umut kesilmez kızım , bunu en iyi sen bilirsin' ... Kalemi harika yazarimizdan alıntı . Okunmaya değer kitap
"Adamın iri elleri, kadının nasırlaşmış ve kararmış ellerini içine aldığında gururla gülümsedi. Onun takdir edebileceği tek şeyin çok çalışmaktan ileri gelen bu kusurlar olduğunu biliyordu."
Sayfa 273Kitabı okudu
"Sen de denemelisin." "Neyi?" "Artık yaşamayı, ha?"
Sayfa 117Kitabı okudu
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.