Bir insan deli olduğunu bilirse artık delilik yapmayacağından, delilik aslında deli olduğunu bilmemenin ta kendisidir. Deli olduğunu biliyorsan o zaman da deli olmadığın anlamına mı gelir bu? Ne tuhaf!
Biz anlamaktan korktuğumuz için anlaşamıyoruz aslında. Anladığımız zaman sevmek zorunda kalacağımızdan mıdır, nedir? Oysa sadece gönlünü ve aklını serbest bırakan birinin anlayamayacağı hiçbir karmaşa yoktur bu evrende. Kendi karmaşamız, bulanıklığımız dahil…
Keşke şapkamızı hayasız bir rüzgarın kapıp götüreceğini bilsekte o kadar emek sarf edip temizlemesek. Keşke yolda kaybedeceğimiz aşklarımızı önceden bilebilsek de sevmesek. Keşke ihanete uğrayacağımızı bilebilsek de…
Hayattaki başarısızlığımızın nedeni fazla hesap yapmamız olamaz mı? Biz bu dünyayı anlamak, onu çözmek, çirkinliklerden, adaletsizliklerden arındırıp güzelleştirmek için debelenirken birileri kendilerini sunulan ne varsa sorgusuz sualsiz yaşıyor.
!!!SPOILER İÇERİR!!!
İsmail Güzelsoy'dan okuduğum ilk kitap Hatırla'ydı. Onu bitirdiğimde anlamıştım yazarın bundan sonra favorilerim arasına gireceğini. Sincap da bambaşka bir evren. Çok hızlı bir şekilde adapte oldum o evrene ve asla bitsin istemedim. Özellikle son otuz sayfasını ağzım açık bir şekilde okudum. Her sayfasında durup üzerine kafa yorabileceğiniz, tekrar tekrar okuyup yeni anlamlar keşfedebileceğiniz çok güçlü cümleleri var İsmail Güzelsoy'un. Hikaye de hiç sıkmadan hızlıca ilerliyor. Sanırım en beğendiğim kısım Sincap'ın paranın nerede saklı olduğunu karısını çizdiği bütün resimleri sıralayıp bulması oldu. Bence inanılmaz yaratıcı bir bölümdü. Uzun zaman sonra gönül rahatlığıyla on puan verdiğim bir kitaptı, umarım bir gün herkesin okuma şansı olur.
Sincapİsmail Güzelsoy · Doğan Kitap · 2017191 okunma