"bu boğucu gök altında yaşamak, bu iklimden çıkmamızı ya da kalmamızı buyurur birinci durumda oradan nasıl çıkıldığını ikinci durumda ise neden kalındığını bilmek söz konusu. " der üstad camus. tabii sonrasında bu iklimde kalmanın bir bilgi meselesi olmadığını da açıklar tabii. umut tuzak! umut etmeden de tutunabilir insan. yaşamın belirsizlikleri, çelişkili halleri, olagandışı tarafları iklimde kalmaya yeter. tanrıların sonsuzca taş yuvarlamaya mahkum ettiği sisiphos'un tepeye çıkardığı taş, tekrar aşağıya yuvarlanirken gördüğü umut değildir. taşın her bir kıvrımı, parçası tepenin görkemi, sesler, taştan kopan parçalar, taşa dokunduğunda hissettirdikleri. üstatla başladık onunla bitirelim " tepelere doğru tek başına didinmek bile bir insan yüreğini doldurmaya yeter sisifos'u mutlu olarak tasarlamak gerekir."