Siyah Öfke

Mustafa Demirci

Siyah Öfke Sözleri ve Alıntıları

Siyah Öfke sözleri ve alıntılarını, Siyah Öfke kitap alıntılarını, Siyah Öfke en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zenci İsyanı ve Sonuç
Bu savaş Zencilere hiçbir şey kazandırmamıştır.15 yıl boyunca kölelikten kurtulmak için daha ağır bir durumun altına girmişlerdir.Bu süre içinde en ağır savaş şartları altında, kanlı bir ölüm kalım mücadelesi vermişlerdir.Bu savaşlarda çoğu da zaten telef olduğundan geride çok azı kalmıştır.İsyandan sonra teslim olanların akıbeti tam olarak belli değildir.Ancak kesin olan bir şey var ki o da zenciler ile aynı bölgede ve aynı yıllarda, sosyal eşitlik sloganlarıyla ortaya çıkan Karmatilerin de etkisiyle, bir daha bu bölgedeki çiftliklerde köleliğe dayalı tarımsal bir yapı kurulmamıştır.Belki de isyanın en somut sonucu, zirai hayatta çalıştırılan köle emeğinin ebediyen kaybedilmesi olmuştur.Bölge halkında Zencilerin yarattığı korku ve dehşet, Afrika'dan köle ticaretini de en az yarım asır kesintiye uğratmıştır
Sayfa 292 - Çizgi Yayınları 2.baskı
Liderin Motivasyonu
Zenci liderinin kendisi astronomi ve astroloji ile ilgileniyordu.Geceleri yanındaki usturlap ile gökyüzü gözlemleri yapıyor, ayın ve güneşin hareketlerini gözlemleyerek önceden ay tutulmalarının ne zaman olacağını hesaplayabiliyordu.Bu yeteneğini. İnsan üstü bir olaya bağlayan Zenci lideri,Basra'nın ele geçirilmesi ve yağmalanmasını taraftarlarına beşer üstü bir takdir olarak sunmak suretiyle askerlerini psikolojik olarak bu baskına hazırlıyordu
Sayfa 146 - Çizgi Yayınları 2.baskı
Reklam
Kılıç mı Kol mu?
Zenci isyanı'nın başlarında Zencilerin elinde üç kılıçtan başka hiçbir savaş aleti bulunmuyordu.Bu üç kılıç komutanların elindeydi.Diğer isyancıların ellerinde odun ve sopadan oluşan basit şeyler bulunmuyordu.Bundan dolayı zenciler ellerine ne geçirdilerse onunla ölümüne özgürlükleri için savaşıyorlardı.Bu durumu anlatmak için Taberi, Zenci ordusundaki feth el Hüccam adında bir kölenin yemek yerken aniden Basralı kuvvetlerin baskınına uğrayınca elindeki yemek tabağı ile nasıl karşı koyduğunu ve Basralıların silahlarını nasıl atıp kaçtığını anlatır
Sayfa 124 - Çizgi Yayınları 2.baskı
Emek sömüren bağzıları
Güney Irak'taki Basra civarında ve Bataklık bölgede ortaya çıkan bu durum çiftliklerde çalışacak işçi emeğine aşırı bir ihtiyaç doğmuştu.Böyle durumlarda tarih boyu geçerli bir kural işlemeye başlıyor.Eğer bir toplumda emek fazla, işlenecek arazi az ise bu durumda özel mülkiyet gelişiyor.Buna karşın işlenecek toprak fazla, bu toprağı işleyecek emek sınırlı ise ; bu durumda toprağı işlemek için kontrol altına alınması gereken insan emeği olduğundan, tarih boyu ya toprağa bağlı feodal yapıları, ya da yaygın köleliği beraberinde getirmiştir.İslam hukukuna ait mevcut mevzuat, bu anlamda toprağa bağlı bir "toprak köleliği" tanımlamaktadır.Bu anlamda İslam hukuku, kölelerin toplumdaki haklarını ve hukuki statülerini etraflıca tanımlandığından, daha çok asker ve gündelik işlerde çalıştırılan kölelik yaygınlaşabilmiştir
Sayfa 84 - Çizgi Yayınları 2.baskı
Zenci isyanı ve Kölelik
Basra da yükte hafif, fiyatta değerli baharat, fil dişi misk, kibrit, pirinç, şeker, demir,bakır vs. gibi malların ticaretini yaparlardı.Çin'den gelen bir geminin getirdiği malların değeri 500 bin dinar olarak belirlenmişti.Basralı bir tüccarın serveti 20 milyon dinara ulaşıyordu Bu unsurların Zenci isyanıyla alakasına gelince, öyle anlaşılıyor ki ticaretten büyük sermayeler biriktirmiş Basra, Abadan vs. daki tüccarlar, hem Bağdat, Basra ve Kufe gibi kalabalık şehirlerin tüketim ihtiyaçlarına yönelik, hem de dış pazarlara ihraç edilecek hububat taleplerini karşılamak için ; vergisi düşük getirisi yüksek ve Abbâsîlerin kalabalık nüfusları barındıran metropol şehirlerinin (Basra, Bağdat, Kufe, Samarra) ortasında yer alan bu bölgede ticari amaçlı çiftlikler kurulmaya ve toprağa yatırım yapmaya başladılar.Bu tüccar sermayesinin Basra bölgesinde sulu tarım yapılan çiftliklere yöneldiğine dair bazı ipuçları bulunmaktadır.Büyük sermaye sahibi müteşebbislerden oluşan bir tüccar sınıfının sınıfsal kesitinin genişlemesi, sermayelerini tarım alanına kaydırmalarını da beraberinde getirdi.Bu toprak sahipleri ellerindeki geniş arazileri işleyecek ucuz iş gücüne ihtiyaç duyuyorlardı.Kendileri zaten tüccar olan gruplar köle acılarından ve tüccarları tarafından getirilen Afrikalı köleler ile iş gücü açığını kapattı.Böylece Basra civarında tuzlanmış ya da sahipleri tarafından terk edilmiş toprakları ıslah etmek için çok miktarda kölenin satın alınması ve bu zirai alanlarda istihdam edilmesi neticesini doğurdu.Tek bir arazi sahibinin dahi binlerce kölesi bulunabiliyordu
Sayfa 69 - çizgi Yayınları 2.baskı
25 öğeden 21 ile 25 arasındakiler gösteriliyor.