Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Son Cüret

Yılmaz Özdil

Son Cüret Gönderileri

Son Cüret kitaplarını, Son Cüret sözleri ve alıntılarını, Son Cüret yazarlarını, Son Cüret yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Talihsiz bir kuşağın çocuklarıydılar.”
Son
Yorgundu. Yemek getirdiler, yemedi. Sigara çıkardı. Kahve istedi. "Biliyor musun İsmet" dedi... "Bir rüya görmüş gibiyim."
Sayfa 445Kitabı okudu
Reklam
Türk Kurmayları
Yunan ordusunun henüz savaş bile yaşamamış olan kurmayları, Çanakkale'den Galiçya'ya, Yemen'den Trablus'a, Sina'dan Kafkaslar'a, hayatları boyunca çarpışmış olan Türk kurmayları karşısında, ters yumruk almış boksör gibi sallanıyordu.
Sayfa 405Kitabı okudu
Vahdettin
Vahdettin varken İngiliz casuslarına gerek yoktu!
Sayfa 382Kitabı okudu
“ Biliyor musun İsmet “ dedi ... “ Bir rüya görmüş gibiyim. “ Karabasanla başlayan, Üç yıl üç ay 22 gün süren, Mucizeyle biten bir rüya. Çiçekler açıyordu İzmir’in dağlarında.
Sayfa 445Kitabı okudu
"Halbuki... İstanbul yok. Adana, Antep, Mersin yok. İzmir yok, Ege yok. Trakya yok. Vatan elden gitmiş... Daha nereye kaçılabilirdi ki? Kaçtığın yeri sana bırakırlar mıydı?"
Sayfa 360Kitabı okudu
Reklam
O gıcırdayan kağnılar... Türk milletinin çektiği acıların , sıktığı dişin gıcırtısıydı.
Sayfa 350Kitabı okudu
“Cahillikle savaş düşmanla savaştan daha az önemli değildir”
Sayfa 342Kitabı okudu
“Türkler kendi vatanlarında mülteci olmuşlardı”
Vatan topraklarini işgalcilere sınırsız sekilde açmakta sakınca görmeyen zihniyet, kadınların saçının telini açmasına deli oluyordu.
Reklam
"Milletler, topla, tüfekle, zırhlı ordularla, tayyarelerle yıkılmaz. Milletler ancak ve ancak, herkes kendi menfaatine bakarsa, herkes kendi menfaatini temin etme kaygısına düşerse yıkılır. Düşmanlarımızın bugün bizden istediği, ne filan vilayet, ne filan sancaktır, düşmanlarımızın bugün bizden istediği, doğrudan doğruya başımızdır, boynumuzdur, hayatımızdır, devletimizdir."
Sayfa 170Kitabı okudu
Fevzi Çakmak yıllar sonra şöyle tarif edecekti… “Eğer o günlerde bir tayyareden memlekete bakarsanız, yer yer yanan ateşler görürdünüz, bunlar ışıldayan çoban ateşleriydi, hepsini birleştirecek alev lazımdı, işte o da Mustafa Kemal’in meşalesiydi!” Gerçekten muhteşem bir benzetmeydi. Çoban ateşleri artık meşaleydi.
Sayfa 106Kitabı okudu
456 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
#yorum Yılmaz Özdil'in okuduğum 2'nci kitabı ve ben yine kalemine hayran kaldım. O kadar ayrıntılı ve anlaşılır yazıyor ki anlamamak, aklında kalmaması mümkün değil. Olayları, kişileri, geçmişi ve sonraki durumunu bile yazmış. Gerçekleri, bilinmeyenleri, hatta yanlış bilinenleri tüm çıplaklığı ile aktarıyor Özdil. Bu durum, benim hayran kalmam için en büyük sebep. Konu Mustafa Kemal olunca yoruma bile gerek yok aslında Yorgundu. Yemek getirdiler, yemedi. Sigara çıkardı. Kahve istedi. "Biliyor musun İsmet" dedi... "Bir rüya görmüş gibiyim." Karabasanla başlayan, üç yıl üç ay 22 gün süren, mucizeyle biten bir rüya. Çiçekler açıyordu İzmir'in dağlarında. “Umutsuz olmayacağız. Uçurumun kenarındayız. Bizi canlı canlı mezara atmak istiyorlar. Son bir cüret belki kurtarabilir. Anadolu’ya geçiyoruz!”
Son Cüret
Son CüretYılmaz Özdil · Sia Kitap · 20202,954 okunma
Kendi ülkemizde elalemin kölesi olmuştuk. Kapitalizmin karakolu olarak gelmişler. Emperyalizmin kuklası haline getirmişlerdi.
Sayfa 173Kitabı okudu
456 syf.
9/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Okuması boşluklu ve kısa kısa yazımları sebebiyle kolay görünen fakat içeriğindeki yunan zulümlerinin detaylı anlatımı sebebiyle zor olan bir eserdi. Yayınlanışının üzerinden birkaç yıl geçmesine rağmen ilk basımda kalmış olması da şaşırttı. İşgal yıllarında yunanların ege bölgemizde yaptıklarıyla ilgili detaylı bilgiye erişmek isteyenlere önerilir.
Son Cüret
Son CüretYılmaz Özdil · Sia Kitap · 20202,954 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.