Söylev (Cilt I-II)
Mustafa Kemal AtatürkSayfa Sayısına Göre Söylev (Cilt I-II) Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Söylev (Cilt I-II) sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Söylev (Cilt I-II) kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Söylev’in 9. Basısı Üzerine
Atatürk’ü -hangi yönden olursa olsun- açık veya gizli eleştirenler ve O’nun yanılgıya düştüğü izlenimini uyandırmak sevdasında olanlar düşünmelidirler ki, her ölümlü gibi onun da eleştirilebilecek davranışları belki olmuştur. Yanılmazlık Tanrı’ya özgüdür. Ama Atatürk Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda ve daha sonra yanılgıya düşseydi, tarihsel fırsatları iyi kullanmasaydı, yeryüzünde bugünkü bağımsız Türkiye Cumhuriyeti olmazdı. Bunu görmemek için ya bilgisizlik, bilinçsizlik veya nankörlük, ya da Türk vatanına ve onun evlatlarına karşı beslenen korkunç kin ve düşmanlığın yoğurduğu hayınlık içinde bulunmak gerekir. -Hıfzı Veldet Velidedeoğlu
Sayfa 21 - Cumhuriyet Kitapları; 45. Baskı: Haziran 2005Kitabı okudu
Nutuk Biterken;
« Oysa ben, Atatürk’ün Söylev'ini, ömründe bir kez bile okumamış -sözde aydın ve milliyetçi- kişilere çok rastladım. Ne yazık ki bunların ara- sında "öğretmen" ve "öğretim müfettişi" kimliğini taşıyanlar bile vardı!..
Bunlardan bir bölümü “aydın" nitemine yakışmayan ilgisizlerdir. Türkiye'de aydın kişi, toplumsal, ekonomik ve siyasal ilişkilere, özellikle Osmanlı Devleti'nin çöküş ve yeni Türk Devleti'nin doğuş dönemindeki tarihsel olaylara ilgisiz kalmayan, bütün önyargılardan soyutlanıp, bu olayları aklının prizmasından geçirerek kendi kafasında değerlendirmeye çabalayan kişidir.»
Göztepe, 19 Mayıs 1978
Hıfzı Veled Velidedeoğlu
Sayfa 24 - Cumhuriyet Kitap KulübüKitabı okudu
İşte bütün bu önemli nitelikleri dolayısıyla ben eskiden beri Atatürk'ün büyük Söylev'inin, her evin kitaplığındaki baş köşede -tıpkı kutsal bir kitap gibi- yer alması ve bütün aile üyelerince okunması gerektiğine inanmışımdır.
Bunu sağlamanın yolu önce okuldan geçer. Daha ilkokulda kendisine Atatürk'ün Söylev'i üzerinde, onun anlayacağı biçimde bilgi verilerek kafası hazırlanmış olan öğrenci, ortaokulda bir kez, lisede de bir kez olmak üzere, Söylev'i başından sonuna dek en az iki kez dikkatle okuyup özet çıkarmalı, onda önemli bulduğu, konu, kişi, olay, ilke ve düşünceleri öğretmeniyle karşılıklı olarak irdeleyip tartışmalıdır. Söylemeye gerek yoktur ki, bunun gerçekleşebilmesi için, Söylev'in daha
önce öğretmen tarafından, derinlemesine incelenmiş olması gerekir.
Oysa ben, Atatürk'ün Söylev'ini, ömründe bir kez bile okumamış -sözde aydın ve milliyetçi- kişilere çok rastladım. Ne yazık ki bunların arasında "öğretmen" ve "öğretim müfettişi" kimliğini taşıyanlar bile vardı!…
Sayfa 24 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
"Atatürk'ün Nutuk'u, sihir taşıyan bir değnek değil, ışık tutan bir meşaledir."
Sayfa 25 - Önsözden / Ordinaryüs Prof. Dr. Hıfzı DedeoğluKitabı okudu
Atatürk'ün söylevi, sihir taşıyan bir değnek değil, ışık tutan bir meşaledir.
Sayfa 25Kitabı yarım bıraktı
Söylev'in yetişen ve yetişmekte olan Türk aydınlarınca, gereği gibi okunup incelenmesi, toplumumuzda beliren ve kötü sonuçlar doğuran ideolojik düşün kargaşasını geniş ölçüde önleyebilirdi. Ne yazık ki bu okuma yaygınlığı bugüne dek gerçekleşmemiştir.
Sayfa 26 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu