Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Söylev (Cilt I-II)

Mustafa Kemal Atatürk

Söylev (Cilt I-II) Gönderileri

Söylev (Cilt I-II) kitaplarını, Söylev (Cilt I-II) sözleri ve alıntılarını, Söylev (Cilt I-II) yazarlarını, Söylev (Cilt I-II) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir ulus varlığını be bağımsızlığını korumak için düşünülebilen girişim ve özveriyi yaptıktan sonra başarır.Ya başaramazsa demek,o ulusu ölmüş saymak demektir.Öyle ise,ulus yaşadıkça ve özverili girişimlerini sürdürdükçe başarısızlık söz konusu olamaz.
Sayfa 113Kitabı okudu
"Türkler ilerleyip gelişemediyse, ancak kendi Padişah'ının buyruğu ve egemenliği altında olmak koşuluyla Avrupa'nın gözetim ve denetiminde kurulacak bir yönetim örgütü ile yaşayabilir." ~Sinop'a yeni atanan bir mutasarrıf.
Sayfa 50
Reklam
"57 yıllık yaşamının son 27 yılını, sınır boylarında, ateş hatlarında, halkın arasında savaşlarla geçirmiştir."
Sayfa 19
Oysa, bütün yurdun ve koskoca bir ulusun ölüm ve kalımı söz konusu olurken, “yurtseverim” diyenlerin kendi sonlarını düşünmelerine yer var mıdır?
Sayfa 71 - Cumhuriyet Kitapları
Halifeliğe gelince; bilim ve tekniğin ışığa boğduğu gerçek uygarlık dünyasında bunun gülünç sayılmaktan başka bir niteliği kalmış mıydı?
Sayfa 44 - Cumhuriyet Kitapları
Atatürk'ün söylevi, sihir taşıyan bir değnek değil, ışık tutan bir meşaledir.
Reklam
...saygıdeğer ulusuma şunu öğütlerimki: Bağrında yetiştirerek başının üstüne dek çıkaracağı adamların kanındaki, duyuncundaki öz mayayı çok iyi incelemeye dikkat etmekten, hiçbir zaman geri kalmasın! M. Kemal
Sayfa 270Kitabı okudu
Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların karşılığıdır. Bu sonucu, Türk gençliğinin koruyuculuğuna bırakıyorum. Ey Türk gençliği! Birinci ödevin Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini, sonsuza dek korumak ve savunmaktır. Varlığının ve geleceğinin
Sayfa 410 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
Baylar, yabancılar, Halifeliğe saldırıda bulunmuyorlardı; ama, Türk Ulusu saldırıdan kurtulmuyordu. Halifeliğe saldıranlar, Müslüman uluslardan Türk'ü çekemeyen değildi. Ama, Çanakkale'de, Suriye'de, Irak'ta, Ingiliz ve Fransız bayrakları altında Türklerle vuruşan Müslüman uluslardı.
Sayfa 384 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
Baylar, bizim yüzümüz her zaman ak ve temizdi, her zaman da ak ve temiz kalacaktır: Yüzü çirkin ve gönlü çirkinliklerle dolu olanlar, bizim yurtseverce, bulunçlu (vicdanlı) ve namuslu davranışlarımızı, bayağı ve çirkin tutkuları yüzünden, çirkin göstermeye kalkışanlardır.
Sayfa 402 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
Reklam
İsmet Paşa, Rauf Bey ve arkadaşlarının Halife'yi gidip görmelerine değinirken şunları söyledi: "Halife'yi gidip görmek, Halifelik sorunu ile ilgilidir. "Devlet adamı olarak hiçbir zaman unutamayız ki, Halife orduları bu ülkeyi baştan başa yıkıntıya çevirmişlerdi. Halife orduları kurulabileceğini hiçbir zaman gözden uzak tutmayacağız… Türk Ulusu, en büyük acıları Halife Ordusu'ndan çekmiştir; bir daha çekmeyecektir. "Bir Halife fetvasının, bizi Birinci Dünya Savaşı uçurumuna attığını hiçbir zaman unutmayacağız. Bir Halife fetvasının, Ulus ayağa kalkmak istediği zaman, ona düşmanlardan daha alçakcasına saldırdığını unutmayacağız. "Tarihin herhangi bir döneminde, bir Halife, bu ülkenin yazgısına karışmayı aklından geçirirse, hiç kuşku yok, o kafayı koparacağız!" İsmet Paşa, "Bravo!" sesleri ve alkışlarla karşılanan bu sözlerine şunları da ekledi: "Herhangi bir Halife, düşünceleriyle ya da geleneğe, görmeğe ve yönteme uyarak, kapalı ya da açık bir biçimde Türkiye yazgısıyla ilgiliymiş gibi bir tutum takınmak isterse; Türk devlet adamlarını değerli buluyormuş, okşuyormuş gibi davranırsa; bu durum ve davranışını, ülkenin varlığı ve yaşamı ile tam karşıt sayacağız ve bu tutumunu yurt hayınlığı sayacağız." (…).
Sayfa 388 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
İsmet Paşa'dan sonra, rahmetli Abdürrahman Şeref Bey, yaptığı konuşma arasında şu sözleri de söyledi: "Hükümet biçimlerini birer birer saymak gereksizdir. 'Egemenlik bağılsız ve koşulsuz ulusundur', dedikten sonra, kime sorarsanız sorunuz, bu Cumhuriyet'tir. Doğan çocuğun adıdır. Ama, bu ad kimilerine hoş gelmezmiş, varsın gelmesin!"
Sayfa 379 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
Kamuoyunu gerçek durumla karşı karıya bırakmayı yeğlerim. O zaman, egemenliği atadan oğula geçirmek gibi yanlış bir yöntem sonucu olarak büyük bir orun, gösterişli bir san kazanabilmiş bir alçağın, onuru çok yüksek olan soylu bir Ulus'u nasıl utançlı bir duruma düşürebileceği kendiliğinden anlaşılır. Gerçekten, hangi nedenle ve nasıl olursa
Sayfa 339 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
"Efendiler" dedim, Egemenlik hiç kimsece, hiç kimseye, bilim gereğidir diye, görüşmeyle, tartışmayla verilmez. Egemenlik, güçle, erkle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk Ulusu'nun egemenliğine el koymuşlardır. Bu yolsuzluklarını altı yüzyıldan beri sürdürmüşlerdi. Şimdi de Türk Ulusu bu saldırganlara artıkyeter, diyerek ve bunlara karşı ayaklanıp egemenliğini eylemli olarak kendi eline almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir: Söz konusu olan, Ulus'a egemenliğini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız, sorunu değildir. Sorun, zaten olupbitti durumuna gelmiş bir gerçeği açıklamaktan başka birşey değildir. Bu ne, olursa olsun, yapılacaktır. Burada toplananlar, Meclis ve herkes sorunu doğalbulursa, sanırım ki uygun olur: Yoksa, gerçek yine, yöntemine göre saptanacaktır; ama, belki birtakım kafalar kesilecektir."
Sayfa 337 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
Her evresi ile düşünülmüş, hazırlanmış yönetilmiş ve utkuyla sonuçlandırılmış olan bu savaşlar, Türk ordusunun, Türk subaylarının ve komutanlarının yüksek güçlerini ve yiğitliklerini tarihte bir daha saptayan ulu bir anıttır. Bu anıt, Türk Ulusu'nun özgürlük ve bağımsızlık düşüncesinin ölümsüz anıtıdır: Bu sonucu yaratan bir ulusun çocuğu, bir ordunun Başkomutanı olduğum için, sevincim ve mutluluğum sonsuzdur.
Sayfa 329 - 55. Baskı Temmuz 2021Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.