Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözün Doğrusu 1

Yavuz Bülent Bakiler

En Eski Sözün Doğrusu 1 Gönderileri

En Eski Sözün Doğrusu 1 kitaplarını, en eski Sözün Doğrusu 1 sözleri ve alıntılarını, en eski Sözün Doğrusu 1 yazarlarını, en eski Sözün Doğrusu 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
256 syf.
10/10 puan verdi
Bakiler'in kendisinden deli gibi korkuyoruz ya hani. Aman yanlış bir şey demeyeyim, aman kızmasın diye. Kitap için durum değişmiyor açıkcası. Okurken oturuşumu falan düzeltiyorum :) Yine Bakiler'ce harika üsluplu ve harika açıklamalı bir eser. Dilin her kuralına hakim, Türklük bilincinde bir insan, kendisine hayranım. Ayrıca memleketlim de üstad. Ama itiraf etmeliyim kitapta dahi birilerini yerin dibine gömdüğünde gülmeme engel olamıyorum. Sözün Doğrusu'nu elbet Bakiler bilir. Var olsun :)
Sözün Doğrusu 1
Sözün Doğrusu 1Yavuz Bülent Bakiler · Yakın Plan Yayınları · 2012726 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Türkçeyi en iyi kullanan yazar/şairlerden birisi olan Y. Bülent Bakiler'in 2000 yılında yaptığı tv programındaki bölümlerin kitaplaştırılmış hali. Türkçe sevgisi, Türkçeyi doğru kullanmak için yapılabilecek şeyler, güncel ve tarihi meseleler üzerine ilgi çekici bir kitap.
Sözün Doğrusu 1
Sözün Doğrusu 1Yavuz Bülent Bakiler · Yakın Plan Yayınları · 2012726 okunma
Reklam
‘’Dev Uyanıyor! Dev Uyanıyor! Dev Uyanıyor!’’ Batılı Türkologların bahsettikleri dev, 250 milyonluk büyük Türk Dünyası idi. Bu büyük nüfusun 60 milyonu Türkiye’de yaşıyor, geri kalan kısmı da eski Türk yurtlarında.’’
‘’Bir milleti ortadan kaldırmak, dağıtmak yok etmek için o milleti savaş meydanlarına çekmeye, üzerine bombalar yağdırmaya gerek yok. O milletin dilini bozmak, dini inancını sarsmak, tarih şuurunu yok etmek, geleneklerini ve göreneklerini unutturmak kafi! 20.yüzyıl, kültür savaşlarının planladığı, ele alındığı, uygulamaya konulduğu bir yüzyıl oldu. 21. Yüzyılda da kültür savaşları devam edecek.’’
‘’Zamanımızdan 500 yıl önce yaşayan Şah İsmail Hatayi, anadiliyle Türkçe şiirler yazıyordu. Türkçe ve aruzla. Şah İsmail’in Peygamber sevgisine bakınız : Asiyim yüzüm karasın sil Muhammed Mustafa Dertliyim derdim çaresin kıl Muhammed Mustafa Yerde görmez gökte görmez kör münafıklar seni Yerde sensin gökte sensin ya Muhammed Mustafa HATAY’im isyan içinde yüz tutup hazretine Ayıbımızı gelme yüze ya Muhammed Mustafa”
‘’Bu Mareşal Fevzi Çakmak ne yaptı? O da tuttu Başkumandanlık Meydan Muharebesi’nin bütün planlarını hazırlayarak, Yunan ordularını, Ege Denizi’ne döktü. Olur mu bu? Avrupa Birliği’ne girmek üzere olduğumuz şu günlerde bu barbarlığı, medeni dünyaya nasıl anlatırız? Eskişehir Belediyesi 3.700 sokak ve cadde ismini herhalde bu mantıkla (!) değiştirmiştir. Değil mi efendim?’’
Reklam
‘’Bunlar bizim müelik kelaynak kuşlarımızdır. Sovyetler Birliği’nde Stalin’in ve Lenin’in bütün heykelleri paramparça edildi. Marksizm’in bir çıkmaz sokak olduğunu görmeyen kalmadı. Ama ne kadar hazin bizim Türkiyeli Marksistler ‘’istemezük’’ çığlıklarıyla hala ortadadırlar. Bunların ağababaları Nazım Hikmet, Yakup Kadri Karaosmanoğlu’na yazdığı hicviyede demişti ki: Şapka çıkarmam konuştuğun dile Düşmanıyım asaletin kelimelerde bile Nazım Hikmet kafasında olanlar, bizim asil kelimelerimize anlatılmaz bir düşmanlık duyuyorlar. Şimdi biz kime ve nasıl anlatmalıyız ki Yaşayan Türkçe’ye, yani asil kelimelerimize düşman olanlar ‘’köprüye hayır, televizyona, yabancı sermayeye, baraja hayır’’ diyen geri kafalardan bin kat daha tehlikelidirler.’’
‘’Bir milletin dili, o milletin adeta şah damarıdır. Varlık sebebidir. Bir milletin dili, yüzlerce yılın, binlerce yılın eseridir. Dil canlı bir varlıktır. Doğru! Dile zamanla birtakım kelimelerin girmesi tabiidir. Dilden birtakım kelimelerin düşmesi de, atılması da, başka manalarda kullanılması da tabiidir, doğrudur ama Türkiye’de bizim yaptığımız bu değil.’’
‘’Dil fukaralığı beraberinde hem edebiyat fukaralığını getiriyor hem de ilim cüceliğini.’’
‘’Gaspralı İsmail Bey, sadece Kırım’ın değil, bütün Türk Dünyası’nın çok önemli, çok çileli, her şeye rağmen çok ülkücü fikir adamlarından biri.’’
Reklam
‘’Yabancı dille eğitim ,Batılıların, bu ülkenin geleceğini karartmak için pazarladığı dehşetli bir oyundur. Türkiye’de eğitim dili mutlaka Türkçe olmalıdır.!’’
‘’Nihal Atsız Beğ’in değerlendirmesine göre, devletimizin kuruluş tarihi 23 Mayıs 1040’tır.’’
‘’Bizim göbek atmaktan başka hiçbir mahareti olmayan popçu kızlarımız, oğlanlarımız! Ah ne olurdu göbekleri kadar biraz da kafalarını çalıştırabilselerdi.’’
‘’Bir yüz karası şeklinde, daima sonunca olduğumuz Eurovision şarkı yarışmalarına katılırız. Bize bu yarışmalarında rey verirler, itibar gösterirler mi sanıyorsunuz? Türk düşmanlığı Avrupa’da, zaman zaman bir histeri nöbeti şeklinde nükseder. Çünkü daha dün, padişahımıza dehalet eden kralının, Osmanlı hükümdarı tarafından tayin edilen prensinin, valisinin hatırasını, son olarak da Anadolu’dan fışkıran o mukaddes Milli Mücadelemizin önünde, başkumandanının terk edip kaçacak delik arayan müstevli özentisi babalarını, dedelerini unutmamıştır da ondan.’’
‘’Dün Markisist sisteme bağlı olan ve hasreti yüzünden dilini tutamayan bir şairimiz hapishanelere düşünce, şiir kitabına şöyle bir isim koymuştu: ‘Hasretinden Prangalar Eskittim’’ demişti. Türkiye, Marksizm’e kapalı olduğu için, birtakım kimseler dün olduğu gibi bugün de ona hasret duyuyorlar.’’
1.404 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.