Mustafa Naima, tarihçi kimliğinin oluşması ve kabul edilmesi için tarihçide varolması gereken vasıflardan yedi şartla şöyle bahsetmiştir. 1- doğru sözlü olmak 2-Şayialara kulak asmamak 3- Bir konunun aslına vakıf değil ise onu bilenlerden tahkik etmek 4-dedikodulara ehemmiyet vermemek 5- Yalnız vak'a anlatmakla kalmayıp, tarihi kıssadan hisse çıkaracak şekilde kaleme almak 6- İnsanların değerini doğru olarak takdir etmek suretiyle mütalaa yürütmek 7- Kolay anlaşılır bir lisan kullanmak, metni güzel fıkralar, manzum ve mensur parçalar ilave ederek süslemek, ilm-i nücum hakkinda bilgi sahibi olmak.
Bir tarihçi olarak söyleyebilirim ki, bulunduğumuz ülkenin tarih bakış açısı ve değerleriyle çok ters düşüyor. Ne kadar da zorlanıyorlar tarihçiler objektif konuşma konusunda değil mi? Her an herkese dokunabilir diye (özellikle siyasilere) objektif olmaktan daha zor olanı yapıp taraf ya da geçiştirici bir tarihçilik anlayışı içerisindeler.
Belki ileride böyle bir tarihçilik gündem olabilir, şu anda resmi olmayan şekilde yürütülüyor. Ayrıca bkz: geçiştiriciliktarihi