Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

The Symposium

Platon (Eflatun)

The Symposium Gönderileri

The Symposium kitaplarını, The Symposium sözleri ve alıntılarını, The Symposium yazarlarını, The Symposium yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölümsüzlük?!
İnsan, bu dünyada belki de ölümü bile bile yaşayan ve bunu aklının ucundan bile geçirmeyen tek HAYVAN. Platon,
The Symposium
The Symposium
adlı eserinde insanın ölümsüzlük peşinde koştuğunu ve bunu iki şekilde çözmeye çalıştığını bizlere anlatır. Lakin şöyle bir düşünün ölümsüz oldunuz, fani hayatınız hiç sona ermeyecek, çevrenizdeki herkes birer birer ölecek ve siz hep cenaze totenlerinde yer bulacaksınız. Savaşlar olacak, doğumlar, katliamlar olacak siz hepsine tanık olacaksınız. Sonu belli Bakırköy. Çelikten değil titamyumdan da sinirleriniz olsa yine de bir yerden sonra kayış kopacak, zihin su kaynayacak. Bu sefer de ölüme olan arzunuz ölümsüzlük arzusunun kat be kat üstüne çıkacak. Bunun çözümü ya herkes ölümlü ya da herkes ölümsüz olacak. Yukarıda anlattığım durumlar için güzel bir film var 🎬The Man from Earth
"Canda, bedende, nerede olursa olsun, Sevgi çiçek açmayan yere uğramaz, nerede çiçekli, güzel kokulu bir yer varsa oraya yerleşir."
Reklam
"Sevgi dediğimiz şey yaradışımızdaki bütünlüğü arzulamak, aramaktır."
"İnsanlar Sevgi'nin kudretini hiç de kavramış değiller bence. Kavramış olsalardı, ona ne tapınaklar, ne sunaklar yapar, ne kurbanlar keserlerdi!"
"Birlik," diyor, "kendi içinde ayrılan şeylerin uyuşmasıdır, tıpkı okla yay arasındaki uyuşma gibi."
"Güzel olan, övülmeye değen her Sevgi değil, bizi sevginin güzeline yönelten Sevgi'dir."
Reklam
"Güzel yaşamak isteyenleri ömürleri boyunca nedir güzel yaşatan?"
Demek ki dost, ister can, ister beden, ister bambaşka bir şey olsun, ne iyi ne kötüyken bir kötülükten ötürü iyi olmak arzusuna düşendir.
İnsanın salt güzellikle karşı karşıya geldiği an yok mu, sevgili Sokrates işte yalnız o an için insan hayatı yaşanmaya değer! dedi Mantineialı yabancı kadın.
Reklam
Öylece Sevgi hiçbir zaman ne yokluk içindedir ne de varlık içinde.
Çaresizlik içinde yaşayan Yoksulluk Bolluk’tan bir çocuğu olmasını kurmuş, gitmiş yanına yatmış ve Sevgi’ye gebe kalmış. Aphrodite’in doğduğu gün ana karnına düştüğü için Sevgi bu Tanrının kulu, yoldaşı olmuş. Aphrodite güzel, o da yaratılıştan güzele düşkünmüş.
Dediğim gibi, biz aslında bir bütünlük de ondan. Sevgi dediğimiz şey yaratılışımızdaki bütünlüğü arzulamak, aramaktır.
Bu neden böyledir? Dediğim gibi, biz aslında bir bütündük de ondan. Sevgi dediğimiz şey yaradılışımızdaki bütünlüğü arzulamak, aramaktır. Evet, biz birdik. Şimdiyse kötü yola saptık, Tanrı bizi ayırdı, Lakedamionlular Arkadialıları nasıl ayırdıysa...
Demek ki insanın kendi benzerine duyduğu sevgi, çok eski bir zamandan kalmadır, sevgi bizim ilk yapımızı yeniden kuruyor, iki varlığı bir tek haline getiriyor, kısacası insanın yaradılışındaki bir derde deva oluyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.