Sayfa Sayısına Göre Tih'ten Çıkış Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Tih'ten Çıkış sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Tih'ten Çıkış kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugüne gelince... Gerçek, ideallerden ne kadar da uzaktır! Hatta gerçeğimiz, bu ümmetin daha aşağısına düşmesi caiz olmayan asgari sınırdan bile ne kadar uzaktır!
Tih'te kalma dönemi, bu ümmet şeriatını bir kenara iterek Allah'ın indirdiği ile hükmetmedikleri için, cahili şeriatler oldukları Rabbi tarafından kendisine bildirilen şeriatleri alıp kendi değerleri, ahlâkı ve yaşayış tarzının yerine batının değerlerini, ahlâkını ve yaşayış tarzlarını almaya başladığı için olmuştur. Bu düşüş; Rabbinin ki- tabına ve Rasulünün sünnetine sırtını çevirerek onla- rın yerine yükselmenin, ilericiliğin ve gerçek uygarlığın muhtevasını taşıdığını vehmettiği yerden (yani batildan) düşünce, kurum, ideoloji ve ilkeler ithal etmeye başladığı yüzyıldan beri başlamış bulunmaktadır.
Bugün İslâm ümmeti Tîh'te yaşamaktadır.Şu kadarı var ki, bu manevi bir Tîh'tir.İsrailoğullarının içinde yaşadıkları maddi Tîh'e benzemiyor.Bu, düşüncelerde, duygularda, tasavvurlarda ve yaşayış şekillerinde kendini gösteren bir Tîh'tir..
"İnsan Rabbanî silm'e yani La ilahe illallah Muhammedun Rasulullah'ın gerçek mahiyetine bütünü ile girmediği sürece de gerçek anlamı ile Tîh'den çıkamaz"
İnsan Rabbani silm'e yani Lâ ilâhe illallah Muhammedun Rasulullah'ın gerçek mahiyetine bütünü ile girmediği sürece de gerçek anlamı ile Tih'ten çıkamaz.
İstilâlarının ilk dönemlerinde Mısır'da İngiliz komiserliğini yapan Cromer, "Modern Mısır" adını taşıyan hatıralarında şunları yazmaktadır: "İlahi birinin bu ülkenin başına yerleştirmiş olduğu beyaz adamın görevi, mümkün olan en ileri sınırlarda Hristiyanlık uygarlığının esaslarını kökleştirmektir. Böylelikle insanlar arasındaki ilişkilerin esasını teşkil etsin. Bununla birlikte şüphe uyandırmamak için resmî olarak Müslümanların Hristiyanlaştırılma için çalışmamak ve resmi konumu itibari ile dinî merasimler ve buna benzer İslâm dininin içi boş bir takım merasimlerine de gereken riâyeti göstermesi gerekir."
*Görmek isteyene çok bile bu sözler!!!!
Güçsüzlük bu dinin tabiatından kaynaklanmıyor; çünkü bu din güçlülük, cihad ve iktidar dinidir. Bir kaç yıllık bir zaman zarfında Fars imparatorluğunu tamamı ile güçlü Roma imparatorluğunun da yarısını silip süpürmüştür.Tatarları en güçlü dönemlerinde, haçlıları ilk saldırılarında bozguna uğratmış, dönemindeki bilinen dünyanın büyük bir bölümünde iktidar bulmuş, yerleşmiş, kök salmış ve gelişmiştir.
Zayıflık, müslümanların hayatında sonradan ortaya çıkan bir unsurdur.Onlar dinlerine gerçek anlamı ile sımsıkı sarıldıkları bir dönemde böyle bir zaafiyet yoktu.
"Zayıflık,Müslümanların hayatında sonradan ortaya çıkan bir unsurdur.Onlar dinlerine gerçek anlamı ile sımsıkı sarıldıkları bir dönemde böyle bir zaafiyet yoktu."