Totem ve Tabu
Sigmund FreudTotem ve Tabu Sözleri ve Alıntıları
Totem ve Tabu sözleri ve alıntılarını, Totem ve Tabu kitap alıntılarını, Totem ve Tabu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ölen kişilere duyulan düşmanlığa her vakit yol açan başlıca nedenin, bilinçdışında onlara karşı beslenen düşmanlık duygusu olduğu gerçeği gözardı edilecek gibi değildir. En çok değer verilen, kendine herkesten yakın hissedilen kişilere karşı beslenen düşmanlık duygusu, ilgili kişiler yaşadığı sürece latent (gizli) olarak insanın içinde varlığını sürdürür, yani ne doğrudan ne de bir yerdeş ürünle dolaylı olarak bilinçte boy gösterip kendini ele verir. Aynı zamanda hem sevilen, hem kin ve nefret duyulan kimselerin ölümünden sonra böyle bir şey düpedüz olanaksızlaşır. Dolayısıyla, iki duygu arasında ister istemez bir çatışma patlak verir. Ölümle birlikte ölen kişiye karşı yoğunluğunu artıran sevecenlik duygusu, sonunda bilinçdışında latent olarak yaşayan düşmanlık duygusunun varlığına katlanamaz duruma gelir; öte yandan, bu düşmanlık duygusundan bir memnunluk duygusunun gelişip ortaya çıkmasına da göz yummak zorundadır. Böylece bilinçdışındaki düşmanlık duygusu dışyansıtım yoluyla ortadan kaldırılarak kötü ruhlar tarafından cezalandırılma korkusunu açığa vuran seremoninin yolu açılır ve zamanla tutulan yasın, ayrıca duygusal çatışmanın gücü azalır, sonunda ölülere ilişkin tabu zayıflar ya da unutulup gider.
Sayfa 112Kitabı okudu
Yeni Gine'deki Taaripi ve Motumotu kabilelerinde birisini öldüren erkek karısına yaklaşamaz ve yiyeceklere parmaklarıyla dokunamaz, ancak başkaları tarafından özel yiyeceklerle beslenir. İlgili durum, gökte yeni ay görünene kadar sürer.
Sayfa 80Kitabı okudu
Aruntalar, hamileliğin cinsel birleşmeyle ilişkisini yok saymışlardır. Bir kadın gebe mi kaldı, o anda kendisine en yakın yerlerin birinde pusuya yatmış, yeniden dünyaya gelmeyi bekleyen ruhların biri vücudundan içeri sızıvermiştir, ileride kadından bir çocuk kılığında dünyaya gelecektir.
''Eğer bir yasak çiğnendiği zaman bu cezasiz birakilirsa, herkesin bu kötülüğü işleyene öykünmek isteyeceği ortadadir.''
Dokunmak, bir şey üzerinde egemenlik kurma, bir kişiyi ya da bir nesneyi kendi hizmetinde kullanma girişiminin ilk adımını oluşturur.
Rüyalar, nevrotik hastaların direncini kırmak için en yararlı teknik yardımcılardır.
“[ Bu zor konularda vardığım sonuçların nihai olduğunu düşünecek kadar budala değilim. Görüşlerimi tekrar tekrar değiştirdim, kanıt ve bulgulardaki en ufak değişiklikte yine değiştirmeye hazırım, çünkü gezindiği alanın renkleri değiştikçe, dürüst araştırmacı da bukalemun gibi renk değiştirmelidir.-ç.n ] Totemism and Exogamy’nin ilk cildinin “önsöz”ü, 1910.”
Sayfa 114
“ Nevrozun asosyal doğasının genetik kökeni, tatmin etmeyen bir gerçeklikten daha çok haz veren bir hayal dünyasına kaçma biçimindeki temel eğilime dayanır.”
Sayfa 78
Çok uyumak kaçmaktır, uyuyamamak ise yakalanmak.
Niçin bize düşman oldun? Dost kalsaydık daha iyi olmaz mıydı?
Sayfa 51Kitabı okudu
Kalbiyle bağlantısını kesmiş bir insana TECRÜBELİ denir !!!
Öte yandan , bir şey kesinlikle yasaklanıyorsa, buna yol açan bir istek var demektir ortada . Bu kuralı ilkeller üzerinde uygularsak, krallarını ve rahiplerini öldürmenin , yasaksevisel (ensest) eylemlerde bulunmanın, ölülerine kötü davranmanın vb. içlerinde duyumsadıkları en güçlü ayartıları oluşturduğu sonucuna varırız.
Sayfa 118Kitabı okudu
Ambivalan duyguların bol miktarda bulunduğu mizaçlarda obsesif suçlamalar hiç umulmayacak bir yerde, tam da en sevilen kişilerle ilişkide baş gösterir.
Sayfa 65 - iş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
.. hiç kimsenin yapmak istemediği bir şeyi yasaklamak da gerekmez. Dolayısıyla üstüne basa basa yasak ilan edilen bir husus, bir arzuya konu olmalıdır.
Sayfa 146 - İlya İzmir YayıneviKitabı okudu
Bildiğimiz üzere ölüler kudretli hükümdarlardır. Ölülerin birer düşman olarak algılandığını ögrenmek belki de bizi şaşırtacaktır.
Sayfa 123Kitabı okudu