Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Ahlakı

Ziya Gökalp

Türk Ahlakı Gönderileri

Türk Ahlakı kitaplarını, Türk Ahlakı sözleri ve alıntılarını, Türk Ahlakı yazarlarını, Türk Ahlakı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ahlâk Buhranı
Vicdanlarda artık yaşamayan akide ve ayinleri, aile ve hükûmet tarzlarını, ahlaki vazife ve mefkûreleri zorla yaşatmaya çalışmak, istenilen neticelerin tamamiyle aksini tevlit eder. Binaenaleyh bugünkü ahlak buhranının devamından mesul olanlar, birinci derecede yeni ahlakı tedvine ve neşre çalışmayan mütefekkirler ise, ikinci derecede, eski ahlakı zorla idameye çalışan muhafazakâr kuvvetlerdir. Yeni Mecmua’nın yedinci sayısında, Ağustos 1917’de yayınlanmış
Vatanseverlik, milliyetçilik öyle bir güneştir ki; diğer ülküler ancak onun ışıkları durumundadır. Rus ihtilalcisi Kerensky, bir sosyalist iken vatanını ve milletini tehlikede görünce; "Ben önce vatanseverim, sonra sosyalistim" diyerek vatan düşüncesini unutan meslektaşlarını kan ve ateşle tehdit ediyor. Kerensky 'nin bu hareketi milletimiz için yararlı değildir. Bundan dolayı başarılı olmamasını dileriz. Fakat bu hareketten ders almak yararlı ise, niçin almayalım? İnsan bir dersi öğrensin de isterse düşmandan öğrensin.
Reklam
Bir toplumda dil ve dinleri ayrı olan yarı-toplumların birbirine uyumu veya kaynaşması oluşmadıkça, sosyal hayat yaşayamadıklarını gördük. Bazen dil ve dinleri ortak olan toplumlar bile aralarında tam bir sosyal hayat oluşturamazlar. Bunun nedeni adı geçen toplumların ayrı sosyal karakterlere sahip olmalarıdır. Mesela millet özelliğine sahip bir toplumda, aile, meslek, köy, şehir, hükümetlerin güç kaynağını oluşturan kuruluşlar, hep millet özelliğine uymak zorundadır. Böyle bir cemiyette ümmet, kavim, aşiret özelliklerini taşıyan birtakım toplulumlar olduğunda; bu toplumlar millet özelliğini taşıyan toplumlarla uyuşamazlar. Tabiidir ki bu gibi çeşitli özelliklere sahip toplumlar; hatta aynı dine ve dile sahip olsalar bile; birbirleri ile sosyal birleşimi oluşturamayarak, aralarında asosyal bir hayat yaşamak zorunda kalırlar. Dini, ahlaki, estetik, hukuki, ekonomik kurumlar yönünden bakarsak görürüz ki; hiçbir kutsal gaye yoktur ki gerektiğinde bu ülküden vazgeçilmesin. Vatanını ancak platonik bir sevgi ile sevenler, gerçek vatansever olmadıkları gibi diğer ülküleri de içten benimsemez.
Erdemliliğin özü samimiyettir. “İnsan mutlu olmak için cehalete ve yalana muhtaçtır.” diyenler, insanı anlamamışlardır. Bu çağın özelliği; edebiyatın, felsefenin, sosyoloji ve dinin, bütünüyle gerçekçi olmasını istiyor.
Sayfa 175 - Toker
Bir yandan, batıcılık taraftarı millî öz kültürümüzün varlığından habersiz olduklarından; yalnız medenî yükselişe önem verirler. Bunun için, her konu gibi; aile konusunda da körü körüne Avrupa’yı taklide çalışıyorlar. Çağdaş aileye ulaşacağız diye, millî aileyi yıkıyorlar. Diğer yandan Doğu kültürüne aşırı bağlı olanlar da; geleneksel aile bozulacak diye, çağdaş aileyi ve çağdaş kadınlık anlayış ve görüşlerini kesinlikle reddediyorlar.
Sayfa 148 - Toker
Eski milletlerde kadın, aile ve ahlâk
Bir anlayışın halka geçerek millî kültür halini alması, kadınlara verilen değerle başlar. Bir milletin kadınları nasıl düşünürse halkı da öyle düşünür. Nitelikleri, bütünüyle teorik olan düşünceleri, fikirleri, onları duygulaştırmakla yükümlü olan kadınlar tarafından temsil edilmedikçe; halkın fikirlerinden çok duygusal düşüncelere yatkın olan büyük kesimi arasında yayılamaz.
Sayfa 96 - Toker
Reklam
İslâmiyet, ahlâk alanında erkek ile kadın arasında çok keskin bir eşitlik kurduğu halde; hukuk alanında, o zamanki Arapları alışkanlıklarından uzaklaştırabildiği oranda bir eşitlik kurmayı başarabildi. Eski Arap hukukuna oranla, İslâm hukukunun birçok feminist kuralları taşıması, İslamiyet’in bu eşitlik eğilimine bir belge sayılabilir.
Sayfa 51 - Toker
Eski Türklerde Kadın
Türk töresine göre bir emir ilân edileceği zaman; “Hakan emrediyor ki” diye ilân edilirse, bu emrin hiçbir hükmü olmazdı. Çıkan emirlerin geçerli olması için “Hakan ve Hatun emrediyor ki” diye ilân edilmesi şarttı.
Sayfa 46 - Toker
Toplanma ve Sosyal Birleşimin Farkları
Birçok kişinin normal zekâsı şeklinde bir düzey vardır. Yalnız olan her fert, insanların büyük kitlesine katıldığı zaman yalnızlık hâlindeki zihni, görüşü, akıl yürütme ve anlama gücü; görüş özellikleri derhal kaybolur.
Sayfa 9 - Toker
akşamcılık bize iranlının cemşid ayininden geçmiş. Kumar da bize avrupanın gazinolarından geldi. Milli kültürümüz batının iş bölümünden önceki zamana ait genel eğlencesiz hayat tipiyle kaynaşamaz. Aynı şekilde iranlının cemşidliği ve batının kumarbazlığı ile de bağdaşamaz.
Reklam
sarhoşluk insanı akıl ve ahlak değerlerinden yoksun kılarak, hayvanlaştıran bir nedendir. İnsanın saygınlığı ve değerliliği; ahlaki ve fikri özelliğiyle ayakta durabilir. Kutsal olan insanın biyolojik yapısı değil ahlaki ve fikri şahsiyetidir. Bu şahsiyeti yok eden etken geçici biyolojik bir lezzet meydana getirse bile, ferdin aleyhindedir. Çünkü ferdin sosyal değeri ancak şahsiyeti ile meydana çıkar.
Eski Türklerde Kadın hukuki farklar biyolojik oluşumlara değil, sosyal iktidarlara dayalıdır.
Eski Türklerde Kadın bundan başka büyük devletlerden gelen elçileri hakan yalnız kabul edemezdi. Ancak hakan ile hatun birlikte oldukları zaman elçiler huzura gelebilirdi. Demek ki, eski Türklerde devlet yalnız hakanla değil, hakan ile hatunun beraber bulunduğu zamanlarda otoritesini ortaya koyuyordu.
224 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.