Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair

Sait Başer

Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair Gönderileri

Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair kitaplarını, Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair sözleri ve alıntılarını, Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair yazarlarını, Türk İnanma ve Anlama Modeline Dair yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kutadgu Bilig'e göre bilginin kaynağı gönüldür. Ancak akılla birleşmedikçe bir değer ifade etmez.
Kut: Gök Tanrı'nın her an, her yerde mevcut olan tecellisine, insanın Töre' ye uymak suretiyle, kendi içinde yaptığı nefis tasfiyesi sonucunda, kendi varlığında mazhar olması demektir. İnsanın kendi öz cevherinde Tanrı ile temasa geçmesi manasını taşır. Burada mühim nokta insanınTöre'ye uymaksızın kut kazanamayacağı noktasıdır.
Reklam
Tanrı-varlık-insan ilişkileri hakkındaki kanaat belirgindir: Türklerin varlık algısı Tanrısal kaynaklıdır. Kaynağı itibariyle kutsaldır. Varlığın kutsallığı ise hizmet temelli bir ibadet ve yaşama felsefesine yol açmıştır.
Türk toplulukları şaman kelimesini tarih boyunca hiç kullanmadılar. Elbette onların toplumlarında da büyücüler, sihirbazlar, medyumlar yaşamıştır; bütün dünya toplumları gibi. Ama bu tipler, o toplumların alamet-i farikası olarak, bir ana sistemmiş gibi kabul edilmez, edilemez.
Bilge Kağan'ın "Üstten Tanrı basmasa ve alttan yer delinmese senin ilini, Töre'ni kim bozabilir." demesinde o telakkinin Töre'yi kıyamete kadar baki bir sistem olarak kabul edişi görünmüyor mu?
Töre, günümüz medyasındaki toplumuna ve tarihine karşı ön yargılı kapkara cahillerin kullanımındaki alabildiğine olumsuzluk yüklemelerinden tamamen uzak, Türklerin birlikçi inanç ve hikmet algılarına, binlerce yıldır devam eden büyük geleneklerine ad olmuş bir kavramdır. "Tanrı'nın yaratılmışlar için koyduğu düzen'" anlamına gelir.
Reklam
Tanpınar'ın veciz ifadesiyle "Başkalarının tecrübesi" anlama ve çözüm üretmeyi şizofrenleştirmektedir.
Türkçülük ideolojisinin tesiriyle, Türk medeniyetini orijinal gösterebilmek adına, bozkır halkını dış tesire kapalı bir yapıda göstermek yanlıştır. Verdikleri kadar almışlardır da. Bu insanlar daima dünya ile biliş tutmuş haldedirler. Türk medeniyetinin ne doğu ne de batıya yüz mal edilemeyişi ondandır.
Anlamayı yaratanın ihtiyaç olması, aynı zamanda insan aczine gönderme yapmaktadır. Hissedilen acz, tasavvur edilen "mükemmelliyet formunun" ham maddesi olarak görülüyor.
Hiçbir inanç ve düşünceyi toplumsal nitelikleri dışında analiz etme şansımız yoktur. Dolayısıyla inanmalar insan ve içinde yaşadığı toplumun zaruretleri, ihtiyaç, imkan ve mahrumiyetlerine bağlı olarak şekillenen mükemmeliyet ve ideal tasavvurları zemininde öz ve şekil kazanabilmektedir.
35 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.