Türk Siyasi Tarihi
Fahir ArmaoğluEn Eski Türk Siyasi Tarihi Sözleri ve Alıntıları
En Eski Türk Siyasi Tarihi sözleri ve alıntılarını, en eski Türk Siyasi Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Balkanların Durumu ve Osmanlı'nın Getirdiği
Șu gerçek itiraz edilemez ki, Osmanlılar yeni çağda milliyetlerini tesis ederken, dini hürriyet ilkesini temel taşı olarak vazetmiș ilk millettir.
Sayfa 17 - Robert A.GibbonsKitabı okudu
Yanlıș İthamlar/ İhtida-Zorla İslamlaștırma Politikası
Osmanlı padişahları gayrimüslimleri İslamlaștırma Politikası takip etmemislerdir. Osmanlı'nın zoraki ve kitlevî bir Türkleștirme veya İslamlaștırma Politikası güttüğü iddia edilemez. Evet, Yeniçeriler hristiyanlardan devșirilmiș ve Osmanlılar haline getirilmișse de imparatorluğun genel nüfusuna nisbet edildiğinde devșirilen Hristiyan çocukların sayısı son derece küçük bir rakam teşkil eder.
Sayfa 23 - Robert MantranKitabı okudu
Yanlış İthamlar/İhtida-Zorla İslamlaștırma Politikası
Osmanlı Balkanlar'da zorla İslamlaștırma Politikası takip etmiş olsaydı, özellikle 1359-1579 arası dönemde bu politikayı önleyebilecek hiç bir güç mevcut değildi ve Balkanlar'ın İslamlaşması halinde, 19.yy'da Balkanlar'da bir milliyetçilik hareketi doğmaz ve bu milliyetçilik hareketleri imparatorluğun sonunu getirmezdi.
Sayfa 24 - Fahir ArmaoğluKitabı okudu
Yanlış İthamlar /İhtida-Zorla İslamlaștırma Politikası
1878'de Kıbrıs'ın İngiltere işgal ve idaresine kadarlık 300 yıllık Osmanlı egemenliğinde Müslüman olan Rumların sayısı 400'dür. Eğer Osmanlı Kıbrıs' ta ihtida ile bu adayı Müslüman toprağı haline getirmiş olsaydı, hiç şüphe yok, bu gün Türkiye için bir Kıbrıs meselesi ortaya çıkmayacağı gibi Yunanistan'ın da Kıbrıs üzerinde hiçbir iddiası olamayacaktı. Dolayısıyla, Yunanistan bu gün bir Kıbrıs Davası'na sahip ise bunu Türklerin o geniş ve muhteşem dinsel hoşgörüsüne borçludur.
Sayfa 24 - Robert MantranKitabı okudu
1848 İhtilali'nde Macar ve Polonyalı milliyetçilerin Osmanlı'ya sığınması
Osmanlı'nın mülteciler meselesindeki kararlı ve taviz vermeyen tutumu İngiltere, Fransa ve Amerika' da büyük sempati uyandırmıș Osmanlı lehinde gösteriler yapılmasına neden olmuştur. Bunun sonucunda Osmanlı bir deklarasyon yayınlayarak mülteci meselesini insancıl duygulara dayandırmıștır. Bu deklarasyon ise büyük sempati toplamıştır. Öyle ki bir gün Osmanlı'nın Londra büyük elçisi Muzuros Paşa arabasıyla elçiliğe giderken, İngiliz gençleri arabayı durdurup atları sökerek Muzuros Pașa' nın arabasını elçiliğe kadar kendileri çekmişlerdir.
Sayfa 33 - F. ArmaoğluKitabı okudu
1848 İhtilali'nde Macar ve Polonyalı milliyetçilerin Osmanlı'ya sığınması
Bu hadisede Osmanlı'nın tutumu çok ilginçtir. Osmanlı padişahı İslam'ın halifesidir. Londra büyükelçisi ise bir Ortodoks Rum'dur. Hayatlarını korumaya çalıştığı Macar ve Polonyalılar ise Katoliktir. Üstelik, bunlar Osmanlı'nın işine gelmeyen milliyetçiliği savunmaktadırlar. Herhalde bu derece ilginç bir duruma tarihte çok az rastlanır. Osmanlı bu geniş hoşgörüsü ve insanlık anlayışından en zayıf zamanlarında dahi fedakarlık etmemiştir.
Sayfa 33 - F. ArmaoğluKitabı okudu
TBMM'nin Gizli Oturumlarında Musul Tartıșmaları (27 Șubat 1923)
Musul'un bir sene sonraya tâliki demek, arkadașlar Türkçe'de bir darb-ı mesel vardır, sona kalan dona kalır, Musul'u kaybetmek demektir. Musul'u kayıp ettikten sonra, senin Șark'ta bir yerin kalmamıștır.
Sayfa 108 - Erzurum mv. Mustafa DurakKitabı okudu
TBMM'nin Gizli Oturumlarında Musul Tartıșmaları /6 Mart 1923 Toplantısı
Bir insanı ikiye bölmek veyahut herhangi bir parçasını ayırmak nasıl mümkün değilse, Musul'u Türkiye'den ayırmak da öylece mümkün değildir. Musul'u tâlik etmek, Musul'suz sulh etmek, sulhün ferdasında Anadolu - i Șarkî'de mühim bir cephe hazırlamak demektir.
Sayfa 120 - Bitlis mv. Yusuf Ziya BeyKitabı okudu
Musul Tartıșmaları/Sonuç
Musul konusunda Atatürk ve hükümet ile meclis arasında esaslı bir görüş farkı olduğu gerçektir. Hükümet ve Atatürk'ün üzerinde durduğu husus elde edilmesi zor şeylerde tâviz verip, siyasi, iktisadi ve mali, idari ve adli konularda "tam bağımsızlığı" gerçekleştirmek olmuştur. Bu sebeple Hükümet için Musul ikinci planda kalan bir konu olmuştur.
Sayfa 123 - F. ArmaoğluKitabı okudu
Belgeler Ișığında Oniki Ada Meselesi
Çünkü șuna inanıyoruz ki, bazı milli meselelerin çözümü, bu meselelerin millete mal olması, bu meselelere milletin sahip çıkması ile daha kolaylaşır.
Sayfa 125 - F. ArmaoğluKitabı okudu
1919-1920 yıllarında manzara şudur: Bir sürü leş kargası, bir cesedin üzerine üşüşmüşler, her biri kendisi için mümkün olduğu kadar büyük bir parça koparmaya çalışıyor. Atatürk, bu cesedi leş kargalarının elinden kurtaracak ve ondan yepyeni bir devlet yarayacaktır.
Sayfa 42Kitabı okudu
Keza, çocuklar, kadınlar(kocasından miras alan dul kadınlar hariç), geri zekalılar, sakatlar ve işsizler de bu vergiden muaf tutulmuşlardır." Yine tuzlalarda, önemli askeri hizmetlerde çalışan, barut muhafazası ile görevli olan zimmilerden de cizye ve haraç gibi vergiler alinmazdı.
Sayfa 31 - Kronik KitapKitabı okudu
Mamafih şunu da belirtelim ki, bugünkü uçaklarla Viyana'dan İstanbul'a ancak iki saatlik bir mesafe söz konusu iken, Osmanlı İmparatorluğunun, Viyana'da başlayıp İstanbul'da sona eren "gerilemesi", neredeyse iki buçuk yüzyıl sürmüştür.
Sayfa 40Kitabı yarım bıraktı
1919-1920 yıllarında manzara şudur: Bir sürü leş kargası, bir cesedin üzerine üşüşmüşler; her biri kendisi için mümkün olduğu kadar büyük parça koparmaya çalışıyor. Atatürk, bu cesedi leş kargalarının elinden kurtaracak ve ondan yepyeni bir devlet yaratacaktır.
Sayfa 42Kitabı yarım bıraktı