Türkiye Ekonomi Politikası
Hikmet KıvılcımlıTürkiye Ekonomi Politikası Gönderileri
Türkiye Ekonomi Politikası kitaplarını, Türkiye Ekonomi Politikası sözleri ve alıntılarını, Türkiye Ekonomi Politikası yazarlarını, Türkiye Ekonomi Politikası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hitlerizm, ticareti yem, siyaseti yumruk gibi kullanarak, küçük devletleri savaş cephesine sürüklemeye çabalıyor.
Sayfa 27 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Amerika'da Roosevelt: "Savaş ilan edilmeden, siviller, kadınlar ve çocuklar bombalarla katlediliyorlar" diye haykırırken, Hitler şu "serbest nazm"ı okuyor:
"Elimizde bulunan arazi bizim için çok dardır. Bizim sömürgelere ihtiyacımız vardır."
Sayfa 26 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Yani, savaş artık milletlerin değil, bir avuç finans kapitalistinin kanlı politikasıdır.
Sayfa 25 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Fakat, bugün genellikle savaş dendi mi, başkalarının toprağında ve ekmeğinde gözü olan emperyalist savaşları muradolunur. Ve bunlar, ancak, silah fabrikatörlerine yarar. Amerika'da, silah ticaretini tetkik eden komisyon, "Harbiye ve Ticaret nezaretlerinin silah fabrikalarının emrinde bulunduklarını" ve Eski Cumhurreisi Hoover'in 1925'te silahları sınırlama anlaşmasına nasıl engel olduğunu meydana çıkarmıştı.
Sayfa 25 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Cumhuriyet Türkiyesi, cihan yangınını çıkaran emperyalistler elinden milli varlığını kurtararak doğmuştur. İkinci bir cihan savaşından kazanacak hiçbir şeyi olmadığı için, iliklerine kadar barışçıdır.
Gerçi, her memleketin kendi varlığını dış düşmana karşı koruması en mukaddes hakkı ve vazifesidir. Bir ülkenin, savunma uğruna en ezici, yok edici silahlara başvurmaması yalnız cinnet değil, bir cinayettir de. Çünkü bu, köleliğe boyun
eğmek olur.
Sayfa 25 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
"Hiçbir vakit, hiçbir adamın malını zorla zaptetmek fikrinde değiliz. Fakat hiçbir surette köylüyü ilelebet topraksız kalmaya mahkûm eden dar çerçeve içinde bırakmaya razı olamayız. Toprağı köylüye dağıtmak meselesi medeni memleketlerin birer birer içinden geçtikleri rejim, tarımcıl denilen bir ilerleme safhası olmuştur."
Sayfa 24 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Köye demokrasiyi sokmakla, finans kapitali sokmak iki bambaşka davadır. Derebey artıklı köyde finans kapital: Kambur üstüne kambur olur. Onun için İsmet İnönü bu sefer meseleyi açık koydu:
"Yurdumuzda, topraksız işçinin sayısı her tasavvurun üstündedir. En çok toprağı taksim edilmiş en mamur yerlerimizde bile köylünün yarısına yakın bir miktarı topraksızdır. Başkalarına ait topraklar üzerinde çok fena şartlar içinde ve çok verimsiz olarak çalışmak mecburiyetindedir".
Sayfa 23 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Halk Partisi'nin 1931 kongresinde sanayiciler namına R. [Recep] Peker:
"Dün yüz kuruşa çalışan fakat bugün elli kuruşa çalışan amelenin buğdayı zarardan kurtarmak maksadıyla yediği ekmeği pahalı/aştırmak doğru değildir."
Sayfa 17 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Her milliyet davası gibi, ona bağlı olan her demokrasi devrimi de, her şeyden evvel temeli toprağa dayanan bir köylü meselesidir. Nitekim, milli mücadele sırasında atılan "Köylü memleketin efendisidir" şiarı, bu gerçeğin düsturlaşmış bir delilidir.
Sayfa 17 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Demek, işçiye demokratik haklarını vermek, ikinci olarak; memleketin gelişmesinin gereğidir.
Sayfa 14 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
C. Bayar:
"Sanayinin zorluklara tahammül gösteren fedakar ve gayretli amelesini düşünmek zamanı çoktan geçmiştir. Sây (emek) ile sermaye arasında ahenk vücuda getireceğiz." (age) der.
Sayfa 14 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
23.1.1933'de Bursa Ticaret Odasında diyordu ki:
"Memleketin ihtiyaçlarını tatmin edebilen müesseseler varken, yenisinin yapılmasına müsaade edemeyiz. Bu hareket tarzımız yeni bir zihniyetin ifadesidir."
Sayfa 13 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Sümerbank kanunu mecliste iken, Halil, Nazilli fabrikasının temel atma merasiminde C. Bayar'ın şu söylediklerini anlatır:
"Bu çevrede büyük bir mensucat fabrikası kuracağız. Halkın sermayesi olmadığı için bunu devlet yapacak. Fakat sizin özel sermayeleriniz büyüdükten ve şahsi kabiliyetleriniz geliştikten sonra bu fabrikayı halka, yani SİZE devredeceğiz" ve kendisi ilave eder: "Böyle bir devletçiliği istemez misiniz?" demiş. Ben halk arasında olsaydım "elbet isterim" derdim. Bu kanunda bir madde var: "Devletçe tesis edilen ve edilecek fabrikaların yavaş yavaş anonim şirket haline konacağı muhakkaktır."
Sayfa 13 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu
Modernleşmenin başında milli sanayi gelir. Milli sanayinin anası modern teknik, babası modern iş kuvveti (işgücü)dir. Bu iki üretici güç birbirinden ayırdolunamaz.
Sayfa 11 - Köxüz YayınlarıKitabı okudu