Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkiye'nin 1970'li Yılları

Mete K. Kaynar

Türkiye'nin 1970'li Yılları Sözleri ve Alıntıları

Türkiye'nin 1970'li Yılları sözleri ve alıntılarını, Türkiye'nin 1970'li Yılları kitap alıntılarını, Türkiye'nin 1970'li Yılları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
12 Mart öncesi işçi hareketleri için üç önemli zirve noktası
Geriye dönüp baktığımızda 12 Mart öncesi işçi hareketleri için üç önemli zirve noktasını saptayabiliriz. Birinci zirve noktası 13 Şubat 1961'de Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) kurulmasıdır. TİP, Türkiye tarihinde doğrudan doğruya işçiler tarafından kurulan ilk siyasal partidir. TİP'in kuruluşu, sosyolojik olarak Türkiye işçi
Sayfa 57 - Gökhan AtılganKitabı okudu
... Necip Fazıl'ın, Erbakan'ın Konya mitingine dair gözlemlerini aktardığı sözlerinde görmek mümkündür: " Hoca kürsüye çıktı... Tam bir simsar ve tezgâhtar ağzı... Toplantı sonunda ona eller uzandı, o da ellere uzandı ve kafaların üzerinde önceden peylenmiş bir katıra binercesine, gayet rahat ve pişkin, yerleşti. Bana da aynı muameleyi göstermek isteyen elleri nefretle ittim ve adeta hakaret edercesine bana el uzatmamalarını ihtar ettim. "
Sayfa 332Kitabı okudu
Reklam
Aytürk ülkücü hareketin doğduğu ortamı hazırlayan faktörleri incelerken “devletin seçkinlerinin bir kısmının solun yükselişinden duyduğu endişeyi ve bu endişe yüzünden normalde çok tercih etmeyecekleri halde uç sağa verdikleri desteği görmezden gelemeyiz” demekte. Ve Ülkü ocaklarının kuruluşuna dair genellikle sol eğilimli araştırmacı yazarlar ve gazeteciler tarafından hazırlanmış eserlerde sık sık “ İstihbarat”, “mit “, “ derin devlet, gladio gibi ifadelerle, ispat edilemesede de ima edilmenin ötesine geçen iddialarla karşılaştığımızı çok da bilimsel sayılmayacak bu literatüre göre ülkü ocaklarının altmışlı yılların sonunda sola karşı silahlı mücadele vermek üzere devlet eliyle kurulmuş devlet eliyle eğitilmiş bir grup olduğu iddiasını belirtmektedir.
Türkiye kapitalizmi emekçi sınıflara kısmi refah sağlayabilecek bir potansiyelden bile yoksundu. İbrahim Osmanoğlu'nun Ant dergisinin 156. sayısında yer alan Küçük Bürokrasi Başkaldırdı başlıklı makalesinde de belirttiği üzere 1969 yılında CENTO ülkelerinde yapılan bir hesaplamaya göre, bir atın aylık gideri 363 ve bir öküzün aylık gideri 429 lira iken Türkiye'de bir öğretmenin maaşı 350 liraydı. Öğretmenine bir atın ya da bir öküzün aylık gideri kadar maaş bağlayamayan bir ülkede hâkim sınıfların toplumsal bir onay sağlama kabiliyeti hayli düşüktü. Bu durumda Türkiye'nin hakim sınıfları onayını alamadıkları halkı baskıyla susturma yoluna sapmıştı.
Sayfa 59 - Gökhan AtılganKitabı okudu
Ecevit'e göre büyük sermaye grupları spekülatif kazanç elde etmemeli, aşırı kâr amacı gözetmemeli, kamu kaynaklarını kullanmamalı, yabancı sermaye ile aşırı işbirliği içine girmemelidir. Ecevit'in özel sektörle ilgili bu uyarıları, altmışlı yılların sonunda başlayan özel sektöre karşı " kravatlı hırsız" söyleminin canlanması olarak yorumlanmaktaydı. Özel sektör temsilcilerine göre Ecevit, kendisini merkez sol olarak tanımlamasına karşın katı devletçi politikalar uygulamaya yatkın, radikal sol bir liderdir.
Sayfa 254Kitabı okudu
Esasen Türkeş'in ABD'de aldığı eğitimlerin ve NATO'daki görevlerinin, Türkiye'de NATO kaynaklı anti - komünist gerilla faaliyetlerinin örgütlenmesi ile bağlantısına ilişkin güçlü bir irtiba bulunmaktadır.
Sayfa 465Kitabı okudu
Reklam
ABD'nin baskısı ile 1971'de Erim hükümeti tarafından haşhaş ekimi yasaklanmıştı. Bu karar kamuoyunun tepkisini çekmiş ve ABD'ye boyun eğmenin bir simgesi olarak görülmüştü. Ecevit'in yasağı kaldırması, birçok kişi tarafından Türkiye'nin onurunu ve bağımsızlığını bir kez daha kazanması olarak değerlendirildi ve Ecevit'in itibarını ve siyasi konumunu güçlendirdi.
Sayfa 353Kitabı okudu
1970'ler Türkiye tarihinin genelleme yapılması en zor yıllarıdır. Her olgunun ve olayın kendisi ve tersi aynı anda yaşanmıştı.
Sayfa 825Kitabı okudu
1977 Sol
Dönemin farklı fraksiyonlarının bir tarafında " Sovyetçiler" olarak adlandırılan grup; diğer tarafında ise Mao çizgisini izleyen " Halkın Yolu, Halkın Kurtuluşu, Halkın Birliği ve Aydınlık" grubundan oluşan örgütler yer almaktaydı. Maocu gruplar Sovyetik grupları "sosyal faşistler", " revizyonist işbirlikçiler " olarak adlandırmakta iken; Sovyetik gruplar ise karşılarında yer alan örgütleri "Maocu Bozkurtlar " olarak isimlendirmekteydi. Bu iki kamp dışında yer alan üçüncü kulvarda ise Latin Amerika çizgisini izleyen " Dev Yol " ve " Kurtuluş " gibi orta yolcu gruplar bulunmaktaydı. Görüldüğü gibi dönemin sol fraksiyonlari arasında keskin görüş ayrılıkları mevcuttu.
Sayfa 568Kitabı okudu
Şair Can Yücel, " Küba'da Sosyalizm ve İnsanlar " adlı kitabı çevirdiği için tam yedi yıl altı ay hapis cezasına çarptırıldı. Ceza, Yargıtayca onanınca şair 29 Kasım 1972'de Toptaşı Cezaevi'ne gönderildi.
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.