Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkoloji Eleştirileri

Talat Tekin

Türkoloji Eleştirileri Gönderileri

Türkoloji Eleştirileri kitaplarını, Türkoloji Eleştirileri sözleri ve alıntılarını, Türkoloji Eleştirileri yazarlarını, Türkoloji Eleştirileri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
408 syf.
·
Puan vermedi
"Bilimsellik" kelimesini gördüğüm yerde aklıma gelecek olan kitap. Bir müddet sonra insanı yormuyor değil. Bu kadar "bilimsel" kelimesine maruz kalınca.... Ancak Türkoloji için faydalı savların ve açıklamaların bulunduğu, bu alanla ilgilenenler için farklı düşüncelere sahip olma imkânı sunan anlaşılır bir kitaptı. Türkoloji ile ilgili konularda yahut sorunlarda başvurulabilecek bir kitap. Açıklayıcı bilgiler ve kendinden emin bir üslupla, yani aklı başında yazıldığı için okunmaya değer. Aynı görüşte olmayanların da okuması gerekir fikrimce. Kendi fikirlerini ve bilgilerini geliştirmek, güçlendirmek, yenilemek ve beslemek hususunda faydası dokunur. Hiç olmazsa bir meseleyi ele alırken dikkat edilmesi gerekenleri görmüş olur. Bu alanda kendini yetiştirmek isteyenlerin çizeceği yol için de farklı bir kaynak niteliğinde. Eleştirinin önemine değinmesi de ayrıca dikkat edilmesi gereken mevzulardan biridir. Bu bakımdan kendi yazdıklarının da eleştiriye açık olduğunu belirtmiş bulunuyor. Nitekim kitapta, yazdıklarına yönelik eleştiri ve dikkatleri de takdir ediyor.
Türkoloji Eleştirileri
Türkoloji EleştirileriTalat Tekin · Simurg Yayınları · 199710 okunma
Bugünkü Türkçenin tanımlamalı (descriptive) grameri yazılırken dilde kullanılan alıntıların da dikkate alınması gerekir. Öz Türkçecilik başka, bilimsel olmak yine başkadır.
Sayfa 171 - Bir TDK Yayını Üzerine. (*Ömer Demircan, Türkiye Türkçesinde Kök-Ek Bileşmeleri, 1997.)
Reklam
Kelimeler bir tanım değil, bir "işaret"tir sadece. Onları etimolojilerini, kökenlerini düşünerek veya hatırlayarak anlıyor değiliz. Söylenildikleri anda ne oldukları anlaşılır.
Sayfa 120 - Eşanlamlılık ve Kullanış II.
Yabancı asıllı karşılığı ile "eş anlamlı" sanılan birçok kelime gerçekte öyle değildir. Dilbilimcilerin dedikleri gibi, "Dilin canlı söz hazinesinde gerçekten eş anlamlı kelimeler yoktur." Eş anlamlı oldukları sanılan kelimeler arasında daima ince bir anlam farkı vardır; bu yoksa bile "kullanış" farkı bulunur. Kullanış farkı da en az ince alınan farkı kadar önemlidir.
Sayfa 116 - Eşanlamlılık ve Kullanış.
Reşidüddin'e göre Ergene Kun (Ergenekon) söylencesi Türklere değil, Moğollara aittir. Bu söylence Ebülgazi Bahadır Han'ın Şecere-i Türk adlı eserinde de Moğol türeyiş söylencesi olarak yer alır.
Sayfa 95 - Türklük Kurultayı, Nevruz ve Ergenekon.
Ana Türkçedeki birincil uzun ünlüler bugün üç Türk dilinde (şivesinde değil!) Türkmencede, Yakutçada, Halaççada yaşamaktadır.
Sayfa 69 - Yazı Yazmak "Günah İşlemek" Değildir.
Reklam
Bütün dilci ve dilbilimcilerin Amerikan dilcisi E.H. Sturtevant'ın şu dil tanımı üzerinde birleşmiş olduklarını tereddütsüzce söyleyebiliriz: "Dil, bir insan topluluğu bireylerinin işbirliği yapmalarını ve karşılıklı eylemde bulunmalarını sağlayan keyfi ve nedensiz (arbitrary) bir ses işaretleri sistemidir."
Sayfa 37 - Eski ve Yanlış Bir Dil Anlayışı.
Dil biliminde "bazı kelimelerde", "bazan" gibi belirsiz anlatımların yeri ve değeri yoktur.
Sayfa 29 - Dil Bilimi Açısından Türkçe Gramerler.
Yeri gelmişken vurgulamak gerekir ki bilimde ideolojik eğilimlerin veya duyguların etkisinde kalmak bağışlanmaz bir hatadır.
Sayfa 56 - Dil Bilimi Açısından Türkçe Gramerler.
Sayın Ergin'in Çuvaşça ile Yakutçayı "lehçe" sayması ne kadar yanlış ise bunlar dışındaki Türk dil ve lehçelerini "şive" olarak adlandırması da o ölçüde yanlıştır. Bir kez "şive" teriminin Türk dil bilimindeki anlamı "lehçe" veya "dialect" değil accent'dır. Accent ise sadece ve sadece bir dilin farklı söyleniş (telaffuz) biçimidir. (Karadeniz şivesi, Kastamonu şivesi vb. gibi). Aslında konuşma türleri (varieties of speech) sınıflamasında accent veya şive'nin yeri yoktur. Dil bilimine göre konuşma türleri şunlardır: 1. Birey diyalekti (idiolect), 2. Ağız (subdialect, Mundart, govor), 3. Lehçe veya diyalekt (dialect), 4. Dil (language, Sprache, yazık). Bunlar dışında bir konuşma türü yoktur.
Sayfa 25 - Dil Bilimi Açısından Türkçe Gramerler.
Reklam
Ergin'in Çuvaşça ve Yakutçayı "lehçe" olarak tanımlaması Türk dil bilimi verilerine ve genel dil bilimi ilkelerine aykırıdır; çünkü bunlar "lehçe" yani "dialect" değil, fakat birer "dil"dir, çünkü ne Çuvaşça ile Yakutça arasında ne de bunlarla öbür Türk dilleri arasında karşılıklı anlaşılabilirlik (mutual intelligibility) yoktur. Sayın Ergin, bu iki Türk dilini "lehçe" olarak tanımakla hocası (benim de hocam) Prof. Reşit Rahmeti'nin etkisinde kalmış, daha doğrusu bu etkiden kurtulamamıştır. Sayın Banguoğlu, böyle bir etki altında bulunmadığı için Çuvaşça ile Yakutçayı, doğru olarak, "dil" saymıştır.
Sayfa 25 - Dil Bilimi Açısından Türkçe Gramerler.
Banguoğlu'nun dil tanımı ise şöyledir: "Dil, insanların meramlarını anlatmak için kullandıkları bir sesli işaretler sistemidir." (Giriş, s.9). Hemen belirteyim ki sayın Banguoğlu'nun bu tanımı modern dil bilimi ilke ve yöntemlerine uygundur. Ancak bu tanımda da bir eksiklik vardır. O eksiklik de "sesli işaretler sistemi" ibaresinde "keyfi" sıfatının bulunmamasıdır. Dil, bilindiği gibi, "keyfi (arbitrary) ses işaretleri sistemi"dir; tanımda "keyfi" sıfatına mutlak gereksinim vardır, çünkü aynı nesne, kavram ve hareketlerin adları her dilde başka başkadır. Saussure'ün deyişi ile "Sınırın bir tarafında b-ö-f ses dizisi ile adlandırılan hayvan, sınırın öbür tarafında o-k-s (Ochs) ses dizisi ile adlandırılmaktadır." (Course in General Linguistics, s.68).
Sayfa 24 - Dilbilimi Açısından Türkçe Gramerler.
Bir Türkolog her şeyden önce iyi bir dilbilimci olmak zorundadır.
1. Baskının Önsözü.
Banguoğlu ve Ergin'in vurgu konusundaki en önemli eksikleri vurgunun Türkçede fonemik olduğu, yani anlam farkı yaptığını "vurgulamamış" olmalarıdır.
Sayfa 88
Muharrem Ergin kesin konuşuyor " Türkçe asıllı kelimelerde uzun vokal yoktur" deyip kesip atıyor (s.130) Oysa Ana Türkçede asli uzun ünlüler bulunduğu çoktan kanıtlanmıştır. Ne var ki bu asli uzun ünlüler birçok Türk dilinde olduğu gibi, Türkiye Türkçesinde de kısalmışlardır.
Sayfa 83
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.