Normal Bir Davranış Tarzı Nasıl Hastalık Haline Geldi

Utangaçlık

Christopher Layne

Utangaçlık Sözleri ve Alıntıları

Utangaçlık sözleri ve alıntılarını, Utangaçlık kitap alıntılarını, Utangaçlık en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Serotonin seviyesi düşüktür, esenliğini geri kazanmak için ilaç kullanması gerekir. Ne de olsa insanın keyfi yerindeyse sosyal olacağını varsayarız.
"Bir yanımız normal olarak o kadar aşırı gelişmiştir ki," der Freud, "bize işkence etmekten zevk almakla kalmaz; aynı zamanda saldırgan bir tavırla ve 'dört gözle' -belki bazen sosyal ya da mesleki açıdan küçük düşeceğimiz davranışlarda bulunmamıza neden olarak- dışardan bizi tuzağa düşürme fırsatı kollar." Kuşkusuz ki başkalarının onayı bizim için son derece önemli olduğunda bu yargı daha güçlüdür ama Freud acılarımızın failinin toplum ya da diğer insanlar değil; bunların, tanınmaz hale gelecek kadar çarpıtılarak içsellestirilen biçimleri olduğunu vurgular." -Christopher Lane, Utangaçlık: Normal Bir Davranış Tarzı Nasıl Hastalık Haline Geldi?, İş Bankası Kültür Yayınları, syf: 44
Reklam
"... [Anormal Psikoloji ve Modern Yaşam] editörleri şunu kabul etmek zorunda kalmışlardır: "(...) psikolojik bozukluklar için, temel karşılaştırma ölçütü olarak başvurabileceğimiz ideal ya da evrensel açıdan 'normal' bir zihinsel ve davranışsal işleyiş modeli mevcut değildir. Bu yüzden neyin normal olduğu neyin olmadığı konusunda büyük bir kafa karışıklığı ve anlaşmazlık içindeyiz; geniş ölçekte, toplumdaki değişen değerlerin ve beklentilerin daha da artırdığı bir kafa karışıklığı bu." -Christopher Lane, Utangaçlık: Normal Bir Davranış Tarzı Nasıl Hastalık Haline Geldi?, İş Bankası Kültür Yayınları, syf: 34
“Neredeyse herkese,” der Darwin, “ ilk kez bir topluluğa hitap ederken son derece gergin olur ve bir çok kişide bu durum hayat boyu sürer; fakat görünen o ki bu, utangaçlıktan ziyade harcanacak ( özellikle de herkese öyle ya da böyle yabancı gelen ) büyük gayretin bilincinde olmaya ve bunun sinir sistemi üzerinde yarattığı etkilere bağlıdır.
Kimyasal Dengesizlik ve Kaygı...
"Psikiyatri ve psikolojinin zihinsel çatışmalarımız ile fiziksel semptomlarımız arasında kesin ve doğru bağlantılar kurabileceği inancı, "kimyasal dengesizlik" gibi yanıltıcı metaforlarla desteklenen bir yanılsama olarak kalır. Bu metaforlar nöropsikiyatrlara ve takipçilerine "kaygı bilmecesinin" çözüldüğü izlenimini verse de, bilmecenin en önemli parçaları gizemini korur çünkü bunlar bilinçdışı düzeyde yer alan çok kişisel özelliklerdir. Bilim insanları bu bilgi eksikliklerini kabul etmekten hoşlanmazlar çünkü her kişilik özelliği ve "işlev bozukluğunun" biyokimyasal ya da genetik bir açıklamasının olduğunu düşünmeye alışmışlardır. Ama kaygının nedenlerini anlamak bir yana, iş kaygıyı tedavi etmeye gelince herkese yarayan tek bir çare (ya da ilaç) elbette yoktur." -Christopher Lane, Utangaçlık: Normal Bir Davranış Tarzı Nasıl Hastalık Haline Geldi?, İş Bankası Kültür Yayınları, syf: 35
"Ortaya çıkabilecek hazin sonuç belki de duygu yelpazesinin büyük ölçüde ve geri dönüşü olmayacak biçimde yitimi ve insanın yaşantısının yoksullaşmasıdır. Kısa bir süre önce, münzevi Emily Dickinson büyük bir acının doğurduklarını ustalıkla yazabiliyordu. Büyük kederin ardından, kaskatı bir uyuşukluk çöker bedene/Sinirler dizilir sıra sıra mezarlar gibi matem içinde. Nathaniel Hawthorne suskunluğunu dünyayla sıkı bağlar kurmanın yeni bir biçimine dönüştürebiliyordu; bununla ilgili bir eleştiri de durumu, uygun biçimde "utangaçlığın felsefesi" olarak adlandırıyordu. Henry David Thoreau da kasabadan birkaç kilometre uzakta bir kulübede yaşayıp ısrarla yalnızlık isteyenlerdendi. Mektup almayı ya da kelle vergisini ödemeyi reddederek, "yavaş ve telaşız" bir hayat sürebilmek için diğer insanlardan uzak duruyordu. Bugünlerde olsa Dickinson, Prozac kullanırdı; Hawthorne, söyleşi programı Oprah 'ya çıkıp müşkül durumunu sosyal fobi diye adlandırarak ağıt yakardı. Thoreau da mahkemeye çağrılır; sivil itaatsizliği, insanın kendi vicdanının peşinden gitmesi olarak gördüğü için DSM'den bir tanı alırdı. 19. yüzyılda Thoreau, Hawthorne, Dickinson ve sayısız başka kişi insanlığa, derin düşüncelerden doğan bilgeliği bağışladılar. Bugünse psikiyatrlar bize ilaç kullanmamızı öneriyor." -Christopher Lane, Utangaçlık: Normal Bir Davranış Tarzı Nasıl Hastalık Haline Geldi?, İş Bankası Kültür Yayınları, syf: 11
Reklam
79 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.