Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

The Rat #3

Yaban Koyununun İzinde

Haruki Murakami

Yaban Koyununun İzinde Gönderileri

Yaban Koyununun İzinde kitaplarını, Yaban Koyununun İzinde sözleri ve alıntılarını, Yaban Koyununun İzinde yazarlarını, Yaban Koyununun İzinde yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Eğer istersek, varsayımlar alanında dilediğimiz gibi at koşturabiliriz. Başıboş bir ilkbahar rüzgârının savurduğu kanatlı bir tohum gibi köksüz."
Sayfa 77 - Doğan KitapKitabı okuyor
"....şimdiye dek hep yalnızmışım ve yoluma hep yalnız devam edecekmişim gibiydi."
Sayfa 29 - Doğan KitapKitabı okuyor
Reklam
Saat dokuzu bulduğu halde, birkaç aydınlık pencerede harıl harıl çalışan insanlar görebiliyordum. Nasıl bir işte çalıştıklarını kestiremezdim ama hiçbiri mutlu görünmüyordu. Kuşkusuz onların gözüne ben de üzgün ve perişan görünüyor olmalıydım.
Doğduğum kenti yitirmiştim, ilkgençlik yaşlarımı yitirmiştim, karımı yitirmiştim, üç ay sonra yirmili yaşlarımı da yitirecektim. Altmış yaşıma geldiğimde benden geriye ne kalacaktı düşünemiyordum. Böyle şeyler düşünülemez. Bir ay sonra bile neler olacağını kimse bilemez.
353 syf.
·
Puan vermedi
Marukami ,Japon İmparatorluğunun saldırgan kolonyal hegemonyası ile devletin görünmez güç ve kontrol ağlarını Koyun kavramı ile cisimleştirmiş ve Koyun'un sembolleştirdiği karanlık gücü ise kapitalist düzenden yorulan ve şimdiye kadar çevresindekilere karşı duyarsız kalarak eyleme geçmeyen başkişisi aracılığıyla yok etme girişiminde bulunmuştur.
Yaban Koyununun İzinde
Yaban Koyununun İzindeHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20122,005 okunma
Ve yaşamamız gereken yılların uzunluğunu göz önüne alırsanız, attığımız temeller topu atmak üzereydi. Dört yıllık birlikteliğimizde yaptığımız tek şey, birikimlerimizi kemirmek olmuştu
Reklam
"Gerçeği bilmek istiyorsan, seni terk etmek istemiyorum ben," dedi, hemen sonra. "İyi o halde, terk etme beni," dedim. "Ama seninle kalarak bir yere varamıyorum ki."
"Galiba kendimi zayıflığıma bağımlı hissettim. Acılarım ve dertlerime de. Yaz güneşi, rüzgârın kokusu, cırcırböceklerinin sesi. Böylesi şeylerden hoşlanıyorsam, neden özür dileyecektim ki?"
“Koyun Profesörü anılarında yaşıyor. Dönecek evi yok ki onun.”
“Ben de bazen bir şeyler aramaya çıkmayı arzu ederim” dedi. “Ama yola çıkmak şöyle dursun, ne arayacağımı kendim de bilemem ki."
Reklam
kendini bilmek de bir erdemdir diye avunalım hemen
Uzaydan gelenler beni durdurup sorsalar, “Söylesene arkadaş, dünya ekvatorda saatte kaç mil hızla dönüyor?” diye, kalakalırdım. Yahu, salının arkasından neden çarşambanın geldiğini bile aklım almıyor ki benim. Galaksilerarası bir alay konusu olurdum kesin.
“Birini beklemek üzerine yoğunlaşırsınız ve bir süre sonra artık ne olmuş, ne olmamış hiç önemi kalmaz. Beş yıl da olabilir, on yıl da ya da sadece bir ay da. Hepsi birdir artık.”
günlerden bir gün, cinsiyetimi unutmuştum, şaka yapmıyorum.
Öyle ki, ben artık inanmayacağın kadar çok değişik isimlere ve kimliklere sahibim. Zaman zaman gerçekten kim olduğumu bile unutuyorum.
uzun bir gezgin yaşamı kulağa hayatın ta kendisi gibi geliyor
bir zamanlar birinin bir yerlerde yazmış olduğu gibi, uzun bir gezgin yaşamı sürmek için şu üç şeyden birine sahip olman gerekiyormuş: ya dindar olacaksın, ya sanatçı, ya da ruhani. Eğer bunlardan birine sahipsen ama yeterli değilse, uzun bir gezgin yaşamı söz konusu bile değilmiş. Bana gelince, ben bunlardan hiçbiri olarak göremiyorum kendimi. Belki birazcık... hayır, o kadar bile değil.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.