Yalnız Kalabalık

David Riesman

Yalnız Kalabalık Gönderileri

Yalnız Kalabalık kitaplarını, Yalnız Kalabalık sözleri ve alıntılarını, Yalnız Kalabalık yazarlarını, Yalnız Kalabalık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kitap yalnız insanın kalabalığı."
Doğanın sundukları ile insanın yaşamı farklılaştırma kapasitesine bireyin kendisi ta­rafından değer verilirse, birey uyuma mecbur bırakılmaz; uyum sağlayamadığı zaman da anomiye sürüklenmez, insanların eşit ve özgür yaratıldığı fikri hem doğru hem de yanıltıcıdır. Doğ­rusu insanlar farklı yaratılırlar ve birbirlerine benzemek adına toplumsal özgürlüklerini ve bireysel otonomilerini yitirirler.
Sayfa 343Kitabı okudu
Reklam
I. Dünya Savaşı’na kadar ticari firmalar genellikle üç mesle­ki fikri benimsemiştir: yasal, denetimli ve teknik. Bunlar daha çok kişiler üstü niteliktedir. Taleple karşılaştırıldığında mevcut uzmanların sayısı oldukça düşük olduğundan bu kişiler, eski dönemlerden kalan ve bugün bazı güney’topluluklarında gör­düğümüz aile-statü ilişkisi ile performans -daha önceki anlamda “karakter”- para ilişkisinin her ikisine ya da birine dâhil olabi­liyordu. Bugün ise firmalar öncelikle, var olan birçok hizmet­ten hangisini alacaklarından emin değildir: Bir avukat mı ya da halkla ilişkiler uzmanı mı, pazar araştırma şirketi mi yoksa bun­lara karar verecek bir danışmanlık şirketi mi tutacaktır? Üstelik bu hizmetleri sunanlar arasından hangisini seçecekleri konusun­da da emin değillerdir -aile-statü ya da karakter veya performans ilişkilerine göre bir değerlendirme yapmayacaklardır-. Dolayı­sıyla yapılan seçim rastgele faktörlere dayalı olacaktır: tesadüfen başlayan bir sohbet, Businessweek dergisinde yer alan bir haber ya da tedarikçinin şansı.
Sayfa 167Kitabı okudu
Federal Ticaret Komisyonunun 1914’te haksız rekabeti yasakla­ması ile birlikte, haksız olan şeyin, ürünlerin fiyatını düşürmek olduğu anlaşıldı. Aslında bu görüş, ürünlerin taklidi ve aldatıcı reklamlara yönelik eleştiriler altında gizlenmişti. Ulusal Kalkın­ma idaresi döneminde bu gizli tutum hükümet ve kamu onayını almış ve fiyat kırmak küçük düşürücü bir eylem sayılmıştır. Robinson-Patman Kanunu ve devlet adil ticaret mevzuatı sayesinde serbest ticaret ve adil ticaret birbirine zıt terimler hâline gelmiş­tir. Fiyatlar, yönetim ve müzakerelerle ya da rekabet hukukunun uygulandığı yerde “fiyat liderliği” ile belirlenmeye başlamıştır. Bir zamanlar fiyat oluşturma sistemi ya da yaptırımla yürütülen ilişkiler bugün müzakerelerle sürdürülmektedir.
Sayfa 164Kitabı okudu
İçe-yönelimli kişi çalışmaya insan-dışı bir yerden -nesneleştirilmiş top­lumsal örgütlenmeler dâhil- bakarken, dışa-yönelimli, çalışmayı insan açısından düşünür; dışa yönelimli kişi için insan, çalışma hayatı için gerekli beceri ve niteliklerin bütününden daha fazla­sıdır. Oysa içe-yönelimli kişi üretime, insanlar arası iş birliğinin değil, zihinsel ve teknolojik süreçlerin bir sonucu olarak bakar. İçe-yönelimli kişiye göre, endüstrideki insan ilişkileri, endüstri­yel alanların birbiriyle ilişkisi ve endüstri ile toplum arasındaki ilişkiler bir bütün olarak “görünmez bir elin” -Adam Smith’in serbest piyasa ekonomisi için kullandığı muazzam bir ifade- sağ­ladığı gizli bir dayanışma tarafından yönetilir.
Sayfa 144Kitabı okudu
Profesyonel masalcılar için ço­cuk piyasasına yönelmek kazançlı olmuştur. Medya, belli bir yaş grubu ve ilgili sınıf kültürü üzerinde bir pazar araştırması yapabilecek ve bunu inceleyecek uzmanları tutabilecek güçte olduğundan, çocuklar hiç olmadığı kadar kendi şartlarına uy­gun olarak ve çok yoğun bir şekilde eğitilmiş olurlar. Önceki dönemde çocuk dili, eğitmen tarafından yetişkinlerin fikirlerini kabul ettirmek için kullanılırken, bu kez reklamcılar ve masal­cılar tarafından çocukların neye benzedikleriyle ilgili görüşlerini kabul ettirmek için kullanılır. Artık çocuğun görevinin, yetişkin dünyasını yetişkinlerin algıladığı şekilde görmek olduğu düşü­nülemez; çünkü bugün yetişkinlerin gözünden dünya çok daha karmaşık görünmektedir. Bunun yerine medya, çocuktan dün­yayı, “çocuğun” gördüğü -yani diğer çocuğun gördüğü- şekliyle görmesini ister. Bu, kısmen teknolojik gelişmelerin sonucudur: Margaret O’brien ve ekibinin hazırladığı çocuk dünyasını su­nan film sektörü; Hardy ailesi, Aldriche ailesi ve diğer çocuk dizilerini yayımlayan radyolar ve profesyonel çocuk mankenler­den yararlanan reklamcılık ve edisyon dünyası. Medya, erkek ve kız çocuklarının neye benzediğini resmeder (savaş sırasında GI59 imajının oluşturulması gibi) ve çocukları bu imajı ya kabul et­meye ya da saldırgan bir şekilde reddetmeye zorlar.
Sayfa 128Kitabı okudu
Reklam
158 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.