Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Avrupa'daki Göçmen İşçilerin Öyküsü

Yedinci Adam

John Berger

Yedinci Adam Sözleri ve Alıntıları

Yedinci Adam sözleri ve alıntılarını, Yedinci Adam kitap alıntılarını, Yedinci Adam en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'Fotoğrafla mı geldin, yoksa trenle mi?' Bütün fotoğraflar bir ulaşım biçimi, yokluğun bir dile gelişidir.
agora kitaplığı
Şehirleşmiş ülkelerin ekonomisi bakımından göçmen işçiler ölümsüzdürler; ölümsüzdürler çünkü sürekli olarak yerleri başkala­rıyla doldurulabilir. Göçmen işçiler doğmaz, yetiştirilmez, yaşlanmaz, yo­rulmaz, ölmezler. Bir tek işlevleri vardır onların: çalışmak. Hayatlarının bü­tün öbür işlevleri geldikleri ülkelerin sorumluluğu altındadır.
Sayfa 56 - agora kitaplığı
Reklam
Bir başka insanın yaşantısını anlamak için, insanın dünyayı, kendi bu­lunduğu yerden göründüğü gibi görmekten vazgeçip, onu, o öbür insanın bulunduğu yerden göründüğü gibi yeniden görebilmesi gerekir. Örneğin, bir başkasının yaptığı seçimi anlayabilmek için, kafasında karşı karşıya ka­labileceği seçenek yoksunluğunu, kendisine bir seçim hakkı tanınmayabile­ ceğini düşünmesi gerekir. Toklar açların hangi seçeneklerle karşı karşıya ol­duklarını anlama yeteneğinden yoksundurlar. Bir başkasının yaşantısını anlayabilmek için, ne kadar beceriksizce de olsa, dünyanın parçalarının sökülüp yeniden takılması gerekir. Bir başka insanın öznel yaşamına girmek­ten söz etmek yanıltıcıdır. Bir başkasının öznelliği aynı dış gerçeklere bir başka kişisel yaklaşımdan ibaret değildir. Kendisinin merkezi olduğu ger­çekler dünyasıdır değişik olan.
Sayfa 85 - agora kitaplığı
Bu arada, kapitalist sistem kendi ülkesinin işçilerine işlerinin kölesi ol­dukları gerçeğini unutturmak için onları birer tüketici durumuna sokmuş­tur. Ford fabrikasında çalışan bir İngiliz işçisi: "Burada senin başardığın bir şey yok. Robotlar bile yapabilir bu işi. Gerizekâlılara göre ayarlanmış her şey. Düşünmeni gerektirmiyor. Bunu da söylüyorlar açıkça. 'Sana düşüne­sin diye para vermiyoruz,' diyorlar. Zamanla herkes anlıyor önemli bir iş yapmadığını. Sıradaki yerine bakıyor yalnız. Para için. Kimse başarısız ol­duğunu kabul etmek de istemiyor elbet. İnsanın kendisini çarkın sadece bir dişi olarak düşünmesi hiç de hoş değil. Onun için aldığı ücrete bakıyor iş­çi; bu paranın karısı ve çocukları için neler yapabileceğine bakıyor. Başka bir açıklaması yok bunun."
Sayfa 91 - agora kitaplığı
Toklar açların hangi seçeneklerle karşı karşıya olduklarını anlama yeteneğinden yoksundurlar. Bir başkasının yaşantısını anlayabilmek için, ne kadar beceriksizce de olsa, dünyanın parçalarının sökülüp yeniden takılması gerekir.
Göçmen işçiyse yaşamak ister. Onu göç etmeye zorlayan yalnızca yoksulluk değildir. O kendi kişisel çabasıyla içine doğ­muş olduğu durumda eksik olan bir dinamizmi elde etmeye çalışmaktadır.
Sayfa 24 - agora kitaplığı
Reklam
sınır kendi ülkesinin coğrafi sınırıyla ör­tüşmüş ya da örtüşmemiş olabilir. Önemli olan coğrafi sınır değildir: Sınır sadece onun durdurulabileceği ve isteklerini gerçekleştirmesinin engellene­bileceği yerdir. Sınırı geçtiği zaman, göçmen işçi olur.
Sayfa 35 - agora kitaplığı
Önündeki birkaç günlük geleceği o kadar çok bilinmeyenle doludur ki, zamanın akışı bu bilinmeyen geleceğin önünde durur ya da yön değiştirir. Düşünüldüğünde, başlamak üzere olan gelecek, içinde dolaşılabilecek bir boşluk değil, bir duvardır. Tarihten kalma bir şehir duvarı gibi bir duvar. Ama üzerinde zamanın ve çalışanların izleri olan bir duvar değil de, zama­nı yadsıyan ve televizyon ekranına benzeyen bir duvar. Arada bir üzerinde birtakım görüntüler beliren, ama boş olduğu zaman, arkasına hiçbir şey ge­çirmeyen donuk bir bulut. Yarı uykulu haliyle duvara yaklaşır ve kendisi­ne bir giriş yeri arar. Sonra, sırtını duvara döner, geçirdiği son birkaç gün­ de olanları anımsar.
Sayfa 52 - agora kitaplığı
Daha sonraki karışık duygular birtakım sorular getirir aklına.
Azgelişmiş olmak yalnızca soyulmak ve sömürülmek demek değildir: Aynı zamanda yapay bir durgunluğun pençesine düşmek demektir.
Sayfa 24 - agora kitaplığı
Reklam
Görüş sahası ne kadar dar olursa olsun, insanın muhayyilesi geniştir. Değirmenoluk köyünden başka hiçbir yere çıkmamış bir insanın bile geniş bir hayal dünyası vardır. Yıldızların ötelerine kadar uzanabilir.
Bütün fotoğraflar bir ulaşım biçimi, yokluğun bir dile gelişidir.
Adamın biri kafasında var olduğundan korktuğu bir hastalığı ortaya çı­karacak bir makina olup olmadığını soruyor ona: Okuma-yazma bilmemektir bu hastalık.
Sayfa 47 - agora kitaplığı
Kapitalist düzende göçmen işçi belli bir işgücü eksikliğini o düzen için özellikle elverişli bir biçimde doldurur. Göçmen işçiler verilen ücreti kabul ederler ve böylece genel olarak ücret artışını yavaşlatırlar.
Sayfa 129Kitabı okudu
Marx (1867): "Fabrikada işçinin dışında cansız bir çark dönmektedir; iş­çi bu çarkın sadece bir parçası durumundadır... fabrikada çalışmak, ayrıca sinir sistemini son derece yorar, kasların değişik hareketlerini kısıtlar, insa­nın bedensel ve düşünsel etkinliğini en küçük zerresine kadar özgürlükten yoksun bırakır."
Sayfa 96 - agora kitaplığı
369 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.