Yirmi Üçüncü Söz

Bediüzzaman Said Nursî

En Eski Yirmi Üçüncü Söz Gönderileri

En Eski Yirmi Üçüncü Söz kitaplarını, en eski Yirmi Üçüncü Söz sözleri ve alıntılarını, en eski Yirmi Üçüncü Söz yazarlarını, en eski Yirmi Üçüncü Söz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Demek dua, bir sırr-ı ubudiyettir. Ubudiyet ise, hâlisen livechillah olmalı. Yalnız aczini izhar edip, dua ile ona iltica etmeli. Rububiyetine karışmamalı. Tedbiri ona bırakmalı. Hikmetine itimad etmeli. Rahmetini ittiham etmemeli. Sırr-ı ubudiyet: Kulluk sırrı Livechillah:Allah için yapılan İzhar: Belirme, belli etmek İltica: Sığınma Rububiyet: Yaratıcının idare ve terbiye etme ünvanı
Bir sultan gibi bütün kâinatın dualarını, kendi duan içine al. Bir abd-i küllî ve bir vekil-i umumî gibi “Ancak senden yardım dileriz.(Fatiha Suresi meal)” de. Kâinatın güzel bir takvimi ol. Abd-i küllî: Bütün yaratılmışların ibadetlerini anlayıp kendi adına Allah’a sunan kul.
Reklam
Evet insana verilen bütün cihazat-ı acibe, bu ehemmiyetsiz hayat-ı dünyeviye için değil; belki, pek ehemmiyetli bir hayat-ı bâkiye için verilmişler.
İşte eğer insan, enaniyetine istinad edip hayat-ı dünyeviyeyi gaye-i hayal ederek derd-i maişet içinde muvakkat bazı lezzetler için çalışsa, gayet dar bir daire içinde boğulur gider. Enaniyet: Benlik İstinad: Dayanmak Muvakkat: Geçici Gaye-i hayal: Hayal edilen gaye Derd-i maişet: Geçim derdi
Eğer kendini misafir bilse, misafir olduğu Zât-ı Kerim'in izni dairesinde sermaye-i ömrünü sarfetse, öyle geniş bir daire içinde uzun bir hayat-ı ebediye için güzel çalışır ve teneffüs edip istirahat eder.
O yolculuk ise; âlem-i ervahtan, rahm-ı maderden, gençlikten, ihtiyarlıktan, kabirden, berzahtan, haşirden, köprüden geçen ebed-ül âbâd tarafına bir yolculuktur.
Reklam
600 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.