Bir insan sevdiği birini kaybederse, yüreğinde kırk tane mum yanarmış. Her gün bu mumlardan biri söner, ama kırkıncı mum sonsuza dek yanık kalırmış…
Yaşam, kayıplar ve kazançlarla dolu bir serüvendir. Bazen sevdiğimiz birini, bazen sağlığımızı, bazen de işimizi kaybederiz. Bu yolculukta değerli hocamız Prof. Dr. Vamık Volkan’ın deyişiyle “çeşit türlü” yas yaşantıları deneyimleriz. Tıpkı bireyler gibi toplumlar da kayıplar karşısında yas tepkileri verirler. Hatta karmaşık gibi görünen birçok toplumsal davranışı “yas” ile açıklayabiliriz.
Yürekte Kırk Mum: Bireysel ve Toplumsal Yas, titizlikle hazırlanmış öncü bir eser niteliği taşımakta olup, hem bu alanda çalışanlara hem de kendini tanımak isteyen tüm insanlara “yas serüveni”ni anlatmayı amaçlamaktadır.
“Kültürümüzde ‘ciğerim yanıyor’ şeklinde ifade bulan kayba bağlı ızdırabın zamanla nasıl değiştiğini gösteren ‘kırk mum’ hikayesi güzel bir örnektir. Kayıptan sonra insanın kalbinde yanan kırk mum, her geçen gün birer birer söner, ama kırkıncı mum hiçbir zaman sönmez.”
“Yas tepkilerini ortaya çıkaran kayıplar çok çeşitli olmakla birlikte, kayıp ve yas dendiğinde ilk akla gelen geri dönüşsüz bir kayıp olan ölümdür. Bununla birlikte ayrılık, iş kaybı, sağlık kaybı ya da gelişimsel kayıplar (örn. gençliğin kaybı) da yas tepkilerini doğurabilmektedir.”
“Annesini kaybeden yavru çeşitli sesler çıkarır, ağlar ya da öfkelenir. Tepki sonuç verir, anne geri döner ve bağ yeniden kurulursa yavrunun girdiği stres ve verdiği tepkiler de azalır. Tehlike ortadan kalkmazsa apati (kayıtsızlık), umutsuzluk ve içe çekilme gelişir (Bowlby,1977).”
“Duygusal bağ kurulmuş bir kişinin kaybı söz konusu olduğunda, kaybedilen kişiyle kurulmuş bağlar devam ederken sevdiğinin olmadığı bir dünyada yeni ve anlamlı bir yaşam kurma çabası içine girilir.”
Bir insan sevdiği birini kaybederse, yüreğinde kırk tane mum yanarmış. Her gün bu mumlardan biri söner, ama kırkıncı mum sonsuza dek yanık kalırmış…
Yaşam, kayıplar ve kazançlarla dolu bir serüvendir. Bazen sevdiğimiz birini, bazen sağlığımızı, bazen de işimizi kaybederiz. Bu yolculukta değerli hocamız Prof. Dr. Vamık Volkan’ın deyişiyle “çeşit türlü” yas yaşantıları deneyimleriz. Tıpkı bireyler gibi toplumlar da kayıplar karşısında yas tepkileri verirler. Hatta karmaşık gibi görünen birçok toplumsal davranışı “yas” ile açıklayabiliriz.
Yürekte Kırk Mum: Bireysel ve Toplumsal Yas, titizlikle hazırlanmış öncü bir eser niteliği taşımakta olup, hem bu alanda çalışanlara hem de kendini tanımak isteyen tüm insanlara “yas serüveni”ni anlatmayı amaçlamaktadır.