En Eski Yusuf ve Kardeşleri - Yusuf Mısır’da - 3. Cilt Gönderileri
En Eski Yusuf ve Kardeşleri - Yusuf Mısır’da - 3. Cilt kitaplarını, en eski Yusuf ve Kardeşleri - Yusuf Mısır’da - 3. Cilt sözleri ve alıntılarını, en eski Yusuf ve Kardeşleri - Yusuf Mısır’da - 3. Cilt yazarlarını, en eski Yusuf ve Kardeşleri - Yusuf Mısır’da - 3. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yılın son günü, büyük eziyetlerle biten bir kitap. Çok istemiştim bunu okumayı, çok ümitliydim. Ama artık olmuyor, okuyamıyorum, anlamıyorum diye ağlama noktasına geldim. Çok zor, anlaşılmaz bir kitap. İlk 2 cildi bu kadar zor değildi. Onlar da zordu ama bu neydi ya? Bitiricem diye yırtındım resmen. 4. Kitabı almayacağım. Uzak olsun. Yıllar sonra belki.
İşte hayat da bu türden olumlu ve olumsuz şeylerle doludur, hesaplanacak olursa sonuç sıfır çıkar ve her şey boşuna olur, en iyisi sağduyulu olmaktır; ne sevincin ne de lanetlemenin yer aldığı orta yol, bu en mükemmeli yakalamak, sonuçta memnun olmak için yeterlidir. Çünkü bu mükemmellik, tek taraflı olarak sadece olumlu şeylerin olmasıyla elde edilemez, öte yandan sadece olumsuzluklar da hayatı çekilmez hâle getirir. Aksine olumluluk ve olumsuzluk her ikisi birden dengelenmelidir, bu durumda da memnuniyet ortaya çıkar.
İhtiyar yeniden sözü aldı:
"Kendi kafan ne kadar aydın ve akıllı olursa olsun, diğerlerinin kafaları karanlıksa, onların yüzünden sıkıntı, sabırsızlık ve acı çekersin. Aydın zeki bir kafanın aydın insanlardan oluşan bir ekibe ihtiyacı vardır."
Thomas Mann, Yusuf ve Kardeşleri projesine 1920'lerin ortalarında, Weimar Cumhuriyeti döneminde, Nazilerin iktidarı ele geçirmesinden önce, Hitler aleyhine makaleler yayınladığında başlar.Sürgünde yazmaya devam eder.Son cilt 1943'te yayımlanır.
Faşizme karşı bir anıttır Yusuf ve Kardeşleri.Doğu ile eski Yunan, Yahudi-Hristiyan din ve kültürünü birleştiriyor Thomas Mann adeta.Yusuf efsanesini insanlaştırır.
Üçüncü ciltte Yusuf, Firavun’un sağ kolu Potifar'ın evine yerleşir, yetenekleri nedeniyle baş yönetici olur.
Potifar'ın karısıyla ilişkiye girmeyi reddettiği için iftiraya uğrar ve hapse atılır.
Modernizmi benimseyen sanatçılarda varoluşçuluk akımının etkileri görülür. Varoluşçuluk bireyin kendi özünü bulması gerektiğini, hür olmanın son derece önemli olduğunu, kişinin geleceğini kendisinin verdiği kararların oluşturduğunu ve bu yüzden bireyin kendini sorgulaması gerektiğini, kendi değerini bulmasının ihtiyaç olduğunu savunur. Burjuva toplumuna karşı isyancı yaklaşımı benimser.v