Beni ben yapan her şeye, iyisi ve kötüsüyle beraber teşekkür ederim. Ve ben artık bunlarla beraber benim. Bütün yorulmuşluklara rağmen, hayat hala güzel. Yaşamak daima umrumda olacak.
Hoşgeldin otuz üç yaşım🫶🏻
Rutinin bir nimet olduğunu onu yitirdiğinizde anlarsınız. Akşam eve dönebilmek, ailenle aynı sofraya oturabilmek, arkadaşlarınla bir kahve içebilmek, hatta uyanılan her yeni gün, sıradan gibi gözüken hayatın içindeki her an bir nimettir.
Henüz yitirmediğimizden farkına varamıyoruz…
Bir Şaman’a sormuşlar; “Zehir nedir?” diye.
“İhtiyacımızdan fazla olan her şey zehirdir!” demiş. Bu güçte olabilir, tembellik de.
Yiyecek, ego, hırs, ihtiras, kendini beğenmişlik, kıskançlık, korku, öfke, nefret, hatta iyi niyet bile…
Şems-i Tebrizi’ye sormuşlar; madem kader var, nedendir bu çaba?
“Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir.
Güzergah bellidir lakin tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir.” diye cevap vermiş.
Ölene kadar cevabını veremeyeceğim bir soru var içimde:
Her şeyi tek başıma yapmak zorunda kalmak beni büyüttü mü, yoksa içimde büyüyemeyen yaralı bir çocuk mu bıraktı?