“ Bilmem,“ diye güldü genç, “sadece sevdim seni. O kadar çok sevdim ki bırak senin gibi capcanlı bir kadının kalbini, taşı bile eritmeye yeterdi aşkım.“
Öylesi anlarda Ruth’un coşkusu Martin’i de yücelterek tantıların katına çıkarıyor, Martin ise onu dinleyip simasını seyrederken hayatın yüzüne bakıyormuş ve en derin sırlarını okuyormuş gibi hissediyordu kendini.