Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Hele Talat Paşa’nın, Abdülhamit’in cenazesinde gözlerinden yaş gelecek derecede ağlaması da göstermişti ki, İttihat ve Terakkiciler, her şeye rağmen Sultan Abdülhamit’in büyük bir devlet adamı olduğunu kabul etmişlerdi.
Sayfa 333Kitabı okudu
II. Abdülhamit
“ - İşte tam onların ağzıyla konuştun. Hele bir o gitsin… Hele bir sabah olsun… Biz sanıyoruz ki bütün fenalıklar sadece ondandır. Hâlbuki değil; fenalık daha derin, daha köklü. Abdülhamit gibi bir ifriti doğuracak kadar büyük. İyice yerleşmiş. Abdülhamit nedir? Senin, benim gibi bir insan. Yalnız bizden biraz başka türlü. Abdülmecit’in oğlu olmayıp da benim oğlum olsaydı hiç de fena adam olmazdı. Biraz vehimli, korkak. Orta hâlli bir marangoz. Titiz, dikkatli, küçük şeylerin üzerinde durmaktan hoşlanan bir adam.”
Sayfa 89 - Dergah Yayınları
Reklam
Sarayda iki kişinin birbiriyle sıkı fıkı dost veya hemfikir olmalı birlik ve beraberlik ifade ederdi; Sultan Hamit buna hiç razı olamazdı. Herkes birbirine rakibi, hasmı, casusu olmalı, herkes birbirini jurnal etmeliydi. Yalnız ileri gelenlerin birbirini değil, uşakların bile efendilerini jurnal ettikleri oluyordu...
Sayfa 180 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Ulu Hakan?
Bomba olayında en önemli rolü oynayan adam, Belçikalı Jorris'ti. Birçok kimseyle birlikte bu Jorris de idama mahkumu olmuştu. Bir gece Brüksel'den Yıldız'a bir telgraf geldi. Bu telgrafta Jorris'in affı isteniyordu. Telgraf rica ve tehditle karışık bir ifadeyle yazılmıştı. Telgraftan sonra Sultan Hamid'in oynadığı rol şaşırtıcıdır. Hayatına suikast etmiş, bomba getirip fitili ateşlemiş ve sonunda her şeyi itiraf ederek idama mahkum olmuş olan bu Jorris idam olunmadı, hapsedilmedi Sultan Hamid'in hizmetine girdi 500 altın harcırah ihsan edilerek Sirkeci'den şimendifere bindirildi ve gitti...
Sayfa 158 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Abdülhamit Döneminde Balkan Politikası
Yunan savaşında yedikleri dayak Yunanlıların gözünü hayli yıldırmış olduğundan, bu taraf bir dereceye kadar güven verici görünürdü. Bulgaristan ve Karadağ Prensleri İstanbul'a her gelişlerinde kalplerinin hoş tutulmasına ve memnuniyetlerinin kazanılmasına çalışıldığı için daima ülkelerinin duyguları okşanmış olduğu halde dönerlerdi. Sırplara gelince, bunların Türkiye siyasetine karşı durumları şikayetten fazla hoşnutluk ifade ederdi...
Sayfa 123 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Başarı mı sizce de?
Duyûn-u Umumiye, o dönemde devletlerin fiili müdahalelerine kısmen engel olduğu için ülkeye yapılmış bir hizmet demekti. İtiraf etmeli ki bunun gerçekleşmesine tek sebep, Sultan Abdülhamid'in azim ve iradesi olmuştur. Böyleyken Said Paşa bunu kendi başarısı olarak tasvir etmektedir...
Sayfa 120 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ermeniler tarafından Osmanlı Bankası Baskını
Avrupa Devletleri bu meseleyi de müdahale için bir vesile saydı. Amerika'nın bu talebi desteklemek ve elde etmek için Türkiye sularına bir savaş gemisi göndereceği söylentisi de işitildi. Meselenin büyümesine ve devletlerle aramızın açılmasına meydan vermemek için İngiltere, Fransa ve Amerika'ya bazı gemiler sipariş olundu, bu gemilerin bedeli tespit edilirken o devletlerin zararları da hesaba dahil edildi....
Sayfa 72 - Kapı YayınlarıKitabı okudu