a

Antik Çağ

4 üye
Takip
Sokrates'in savunmasından
"Ayrılma vakti geldi; siz kendi yolunuza, ben kendi yoluma ... Sizi yaşam beni ise ölüm bekliyor. Hangisinin daha iyi olduğunu ise yalnızca Tanrı biliyor.".
Sayfa 21 - Atina, Yunanistan, M.Ö 399Kitabı okuyor
Roma İmparatorluğu'nun başarısının temeli...
"Tarihte bir çok ulus Romalılar gibi zaferler kazanmış, fetihler yapmıştır; fakat hiçbiri Romalılar gibi alın teriyle kazandıkları toprakları kendilerine mal etmemiş, mızrak gücüyle aldığını saban sayesinde ikinci kez kazanmayı başaramamıştır. Savaşın kazandığını savaş gasp edebilir, ama sabanın kazandığı zafer fetihlerle kazanılamaz."
Sayfa 209 - Say Yayınları, 2. Baskı 2023, 270 sayfaKitabı okudu
Reklam
..binlerce yıllık elektrik pilleri, platin köpçalı kusursuz uzay giyimleri içinde garip yaratıklar, küçük elektronik beyinlerin bile çözemediği on beş basamaklı sayılar yeni kazılarda ortaya çıkmaktadır. Bunları yapmış olması gereken ilkel insanların, böylesine inanılmaz bilgileri nereden elde ettikleri sorusu ister istemez kişinin aklına takılmıyor mu?
Ne olursa olsun, binlerce, milyonlarca yıl geriye uzanan geçmişimizin tutarsızlıklarla dolu olduğu gerçeği, kesinliğini koruyacaktır.
Ünlü harfleri alfabeye sokmakla, Yunanlılar, kaypak ses dünyasını soyut, çözümleyici ve görsel olarak şifreleyen yeni bir düzeye eriştirmiş oldular. Bu başarıları onlara daha sonra soyut düşünce alanında erişecekleri başarıların kapılarını açmıştır.
Sayfa 42 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Homeros devri Yunan kültürü için kalıp deyişler değerliydi, çünkü şairlerin yanı sıra bütün sözlü düşünce dünyası bu tür kalıplardan yararlanıyordu. Sözlü kültürlerde kazanılan, öğrenilen bilginin unutulup kaybolmaması için sürekli tekrar gerekiyordu; kalıplaşmış düşünme biçimleri, hem bilgelik hem de etkili bir kamu yönetimi için elzemdi. Fakat M.Ö. 427?-347 yıllarında yaşamış olan Platon'un devrine gelindiğinde bir değişim gerçekleşmişti: Yunan alfabesinin aşağı yukarı M. Ö. 720-700 yıllarında geliştirilmesinden birkaç yüzyıl sonra, Yunanlılar nihayet yazıyı etkin olarak içselleştirmişlerdi (Havelock, 1963: 49, Rhys Carpenter'ı alıntılar). Bilgi, artık belleği güçlendiren sözlü kalıp depolarından çıkıp yazılı metinlerde korunduğu için zihne çok daha özgün ve soyut düşünme yolları açılmıştı. Havelock'un belirttiği gibi Platon'un şairleri devletine sokmamasının başlıca nedeni, (belki bunun tam da farkında değildi), yazıyla biçimlenen düşünsel dünyasında geleneksel şairlerin pek sevdiği kalıpların miyadını doldurmuş, hatta bu dünyaya ters düşmeye başlamış olmasıdır.
Sayfa 37 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Reklam
171 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.