Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
RISC vs. CISC
• RISC (Reduced Instruction Set Computer): Dilimize "Azaltılmış Komut Kümeli Bilgisayar" olarak geçen bu yaklaşımda, komut kümesinin olabilecek en yalın seviyeye indirgenmesi hedeflenir. Bu yaklaşıma göre, bir işlemcinin komut kümesinde temel komutların olması yeterlidir ve temel komutların çeşitli organizasyonuyla, her türlü karmaşık işlem yapılabilir. Bu yaklaşımın çıkış noktası, hızlı, verimli ve ucuz bilgisayarlar üretmektir. (...) • CISC (Complex Instruction Set Computer): Dilimize "Karmaşık Komut Kümeli Bilgisayar" olarak geçen bu yaklaşımda, işlemcilerin çok sayıda farklı komutu çalıştırabilecek kapasitede olması hedeflenir. Komut çeşitliliği sayesinde, gelişen ve karmaşıklaşan yazılımlar ile daha rahat başa çıkılabilir. Bu yaklaşım doğrultusunda tasarlanan işlemcilerin komut kümesinde, temel komutların yanı sıra, teknik olarak çok fazla ihtiyaç duyulmayan komutlar da bulunur. (...) Modern bilgisayarların büyük kısmında CISC yaklaşımını kullanan, Intel ve AMD işlemcileri tercih edilir. RISC yaklaşımı ile tasarlanmış işlemciler, genellikle daha az elektrik tüketirler. Elektrik ihtiyacı konusundaki bu önemli avantaj, bu yaklaşım ile tasarlanmış işlemcilerin cep telefonlarında, akıllı telefonlarda, dijital televizyonlarda ve navigasyon sistemlerinde kullanılmasını sağlar.
Sayfa 47 - Ek Bilgi: Apple'ın Mac ve iPad'ler için 2020'de duyurduğu ARM tabanlı M1 işlemciler de RISC mimarisini kullanmakta.Kitabı okudu
Henüz...
Güçlü yapay zeka, her yönüyle insan zekasına benzeyen, henüz geliştirilemedi. Çünkü bilgisayarlar desen tanıma, çağrışımlı düşünme, sembolik dil kullanma, öğrenme ve yaratıcılık gibi alanlarda insan zekasına yetişemiyor.
Reklam
Bilgisayardan Önce
"Örneğin, Bursa Üniversitesi 117 puanla öğrenci alacağını ilan edecek. TRT'nin 22:45 haber bülteninde ilan edilirdi. Siz ertesi gün saat 10:00'da orada olmazsanız o imkanı kaçırırdınız. Bu yüzden öğrenciler, terminalde ellerinde transistörlü radyo, haber bültenini dinliyor, kendi puanlarının yettiği bir bölüm görürlerse hemen bilet alıp o şehre gidiyorlardı." Ünal Yarımağan ile Özel Söyleşi, Ağustos 2004
Sayfa 112Kitabı okudu
Bitmap vs. Vektörel
Bitmap grafiklerde görsel ögeler, piksel (pixel) adı verilen bir dizi küçük karenin bir araya getirilmesiyle oluşturulur. Her piksel bir renk bilgisi taşır. Satır ve sütunlar boyunca dizilerek grafikleri meydana getirirler. Bir bitmap grafiği yakınlaştırdığınızda görüntüyü oluşturan pikselleri tek tek görebilirsiniz. Adobe Creative Cloud yazılım ailesinin en bilinen üyesi olan Photoshop ve en gelişmiş açık kaynak kodlu resim editörlerinden biri olan Gimp, bitmap tabanlı grafik tasarım araçlarına örnek verilebilir. Vektör grafiklerde dikdörtgen, daire vb. görsel ögeler, birbirinden bağımsız nesneler olarak saklanır. Her ögenin çizgi, renk, desen gibi özellikleri değiştirilerek görüntü oluşturulur. Çizgiler ve eğriler çizmek için matematiksel formüllerden yararlanılır. Bitmap’lerin aksine vektör grafikler yakınlaştırıldıklarında bozulmazlar. Adobe Illustrator ve açık kaynak kodlu Inkscape vektörel grafik tasarım araçlarına örnek verilebilir.
Sayfa 123Kitabı okudu
"Elektronik Beyin"den "Bilgisayar"a
1960 yılında ilk bilgisayar Türkiye'ye geldiğinde, basın ondan, "elektronik beyin" diye bahsetmeyi seçerken, uzmanları da "kompütür" ya da "elektronik hesap makinesi" demeyi tercih etmekteydi. (...) Bilgisayar sözcüğünün ilk kullanımı ise 1969 yılına dayanmaktadır. (...) Hacettepe Üniversitesi bilgi işlem merkezi
Sayfa 155Kitabı okudu
OLED
LCD ve LED gibi bir ekran teknolojisi olan OLED ise organik ışık yayan diyot (organic light-emitting diode) olarak LED teknolojisinin bir üst sürümüdür. OLED’i genel olarak diğer ekran teknolojilerinden ayıran özelliği daha parlak, daha canlı ve daha az enerji tüketen tasarımıdır. LED ve LCD ekranlar piksellerini aydınlatmak için bir arka ışık kullanırken OLED’in pikselleri aslında kendi ışıklarını üretmektedir. LCD teknolojisi “aktarıcı” iken OLED’in teknolojisi “yayıcı” olarak nitelendirilebilir. OLED ekranın ışığı piksel piksel kontrol edilebilir. Bu tür bir durum LED ve LCD ile mümkün değildir. Son olarak masaüstü bilgisayar ekranlarında henüz çok yaygınlaşmasa da akıllı telefon, tablet, akıllı saat ve akıllı televizyon gibi cihazlarda sıklıkla kullanılmaya başlanan OLED’in bir türü olan AMOLED teknolojisidir. AMOLED, aktif matris organik ışık yayan diyot (active-matrix organic light-emitting diode) anlamına gelmektedir.
Reklam
Mobil İşletim Sistemleri
Apple firması tarafından geliştirilen iOS, ilk olarak 2007 yılında ilk iPhone’lar ile birlikte kullanıma sunulmuştur. Bu yüzden ilk adı da iPhone OS olarak belirlenmiştir. Kaynak kodları kapalı olmasına rağmen açık kaynak kodlu Unix tabanlı Darwin işletim sistemi üzerine kuruludur.
Türkiye'deki İlk Bilgisayar ve Bilgisayar Destekli Uygulama
1960 yılında Amerikan ICA fonundan sağlanan teknik yardım ile satın alınan ve Karayolları Genel Müdürlüğü'nde hizmete sokulan IBM 650 Data Processing Machine, Türkiye'nin ilk bilgisayarı olarak kabul edilir. (...) Ankara yakınlarındaki 63 km'lik Polatlı-Sivrihisar yolu Türkiye'nin bilgisayar destekli ilk modernizasyon uygulaması olur.
GNU/Linux
Özgür yazılım hareketiyle başlayan açık kaynak yazılımların gelişim sürecinin en önemli basamaklarından biri, 1991 yılında Linus Torvalds tarafından GNU/Linux işletim sistemi çekirdeğinin geliştirilmesidir. GNU işletim sistemi temel alınarak geliştirilen Linux, özgür ve açık kaynak yazılım hareketine ivme ve yaygınlık sağladı. 2000’lerin başında IBM’in GNU/Linux’u destekleyeceğini açıklamasıyla açık kaynak yazılımlar kurumsal ve ticari pazarda daha geniş yer buldu.
Sayfa 108Kitabı okudu
İşletim Sistemlerinin Yapısı ve Bileşenleri
İşletim sistemleri katmanlı bir yapıdadır. İşletim sistemleri en dışta, grafik ögelerinin yer aldığı kullanıcı arayüz (GUI) katmanından, daha sonra API’lerin yer aldığı kabuk (shell) katmanından ve en içte çekirdek (kernel) katmanından oluşmaktadır. Kabuk (shell) katmanı, işletim sisteminin çekirdek ile kullanıcı arayüzü katmanları arasında yer almaktadır. Çekirdeğin çevresini sararak çekirdeğe kullanıcılardan gelen komutları iletmekten sorumludur. Kabuk, API adı verilen uygulama programlama arayüzlerini ve komutları içermektedir. Kabuk için komutların yorumlandığı yer denilebilir.
Reklam
Masaüstü İşletim Sistemleri
1985 yılında satışa sunulan Windows 1.0, 1981 yılında kullanıma sunulan MS-DOS’un grafiksel arayüzle tasarlanmış hâlidir. MS-DOS’ta yalnızca klavye yardımıyla komut satırına yazılan kodlarla işlem yapılırken Windows 1.0 ile fare de kullanılmaya başlanmış ve kullanıcı arayüzüyle işlemler daha kolay gerçekleştirilmeye başlanmıştır.
Uygulama Programlama Arayüzü (API)
Bir uygulamanın başka bir uygulama veya bir işletim sistemi, veritabanı, ağ vb. ile iletişim kurmasına ve fonksiyonlarını kullanmasına izin veren arayüzlere Application Programming Interface (API) adı verilir. Örneğin, Google Haritalar API’sı ile Google Haritalar uygulamasına restoranların eklenebileceği 3. parti bir yazılımın eklenmesi mümkün olabilir.
İlk Bilgisayara Tereddüt
"Karayolları Genel Müdürlüğü Amerika'dan elektronik beyin almış. Bu beyin bilmem kaç memurun, bilmem kaç ayda yaptığını, birkaç dakikada yapıyormuş... Yalnız insanın içine bir şüphe düşüyor: Biz Allah'ın verdiği beyni kullanamazken, Amerika'nın verdiğini nasıl kullanacağız bakalım." Çetin Altan Milliyet'ten
İnternetin Doğuşu ve Tarihsel Gelişimi
İnternet “bağlantılı ağlar” anlamına gelen “interconnected networks” sözcüklerinin birleşmesinden oluşmuştur ve birbirine bağlı bilgisayarların oluşturduğu uluslararası ağdır. (...) 1965 yılında MIT’de araştırmacı olarak görev yapan Lawrence Roberts ile Thomas Merrill, bilgisayarların ilk kez birbirleri ile iletişim kurmasını sağladılar. Ardından 1966 yılına gelindiğinde Lawrence Roberts DARPA’da çalışmaya başladı ve ilk internet ağı olan ARPANET isimli proje önerisini yaptı. Başarılı bir öneri olan ARPANET çerçevesinde ilk bağlantı 1969 yılında yapıldı. İlk başta University of California, Stanford Research Institute, University of Utah ve University at Santa Barbara olmak üzere dört farklı üniversitede bulunan bilgisayarlar arasında bağlantı kuruldu. Bu ilk girişimin ardından düzenlemeler yapılarak çoklu merkezli bilgisayarlar ARPANET ağına bağlandı. Böylece 1969 yılında kurulan ARPANET ile internet kavramının ilkel ilk sürümü kullanılmaya başlanmış oldu.
Sayfa 133Kitabı okudu
Bellenim (Firmware)
Bellenim (firmware), bir donanım aygıtına kalıcı olarak kazınmış çok özel, düşük seviyeli bir yazılım programıdır. (...) Bellenim genellikle bir donanım aygıtının salt okunur belleğinde (ROM), silinebilir programlanabilir salt okunur bellekte (EPROM) veya flash bellek gibi bellek aygıtlarında tutulur. Klavye, sabit sürücü, BIOS, optik sürücü, ağ kartı, TV uzaktan kumandası, ağ yönlendirici, ekran kartları, kamera veya tarayıcı gibi donanım olarak düşünebileceğiniz cihazların tümü donanımın kendisinde bulunan özel bir belleğe programlanmış yazılıma yani bellenime sahiptir. (...) Donanımı daha yeni bir cihazla değiştirmek zorunda kalmadan güncelleştirme olanağı sağlayan bellenim ayrıca onları çalıştıran donanım aygıtları için temel talimatları saklar.
76 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.