Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

d

Deneme - Makale

Kavramsal Bütünlük
Birbiriyle alakası yokmuş gibi görünen her bir olay, durum veya davranış sistemde birbirleriyle zincirlenmiş bir biçimde birbirine bağlıdır. Öğrendiğiniz, yaptığınız, yapmamayı tercih ettiğiniz... her şey izler oluşturur. Bu izleri farkında olarak veya olmayarak oluşturursunuz. Yapmak istediklerinizi daha önce öğrenmiş olduklarınızla eşleştirirseniz yeni bağlar oluşturur ve bu bağların sonuçları sistematik olarak farklı olgu bütünlükleri oluştursa dahi, bir bütün olarak işlemenizi kolaylaştırır. İşlediğiniz her bir bilgi, çözümlemek, yorumlamak ve oluşturmak yahut var olanı değiştirmek için altın değeri taşır. Mantığını kavradığınız sürece var olanı özgün yaparak kendinize uygun hale getirmek sizlerin elinde. *Bugün eve dönerken kafamdan geçenleri paylaşıyorum. Umarım sizlere de faydası olur.
"Seni Sevmiyorum" dedi
Hararetli bir konuşmanın ardından, seni sevmiyorum, dedi. Bunca zamandır ihtiyacım olan bir cümleydi. Bağlı değildim artık ona. Bende olan resimleri ve videoları artık silebilirdim. Bittiğinden emindim artık. Artık kelimesini birkaç defa tekrarlayınca anlamını yitiriyor. Gerçi bu durum tüm kelimeler geçerli de sizi bilemeyeceğim. Alışmışlık meselesiydi benimkisi. İnsan sevmese de alıştığı için ilişki bitse de kendi içinde sürdürebiliyor. Sevgiden değil, alışmışlıktan. Daha önceki yazımda alışkanlıklardan bahsetmiştim. İçinde bulunduğum durumu sonlandıracak tek cümleydi. Bir ilişkiyi veya içinde bulunduğunuz durumu kesin olarak sonlandıracak hareketler ve sözler sarf etme çabasına girmediğiniz sürece o sonlanmaz. Biz onunla doğru düzgün ayrılamamıştık. Bu durumu da geçen günlerde çözdük. Sonlandı.
Reklam
Alışkanlıklar Üzerine...
Hedeflerimize ulaşmamıza engel olan en temel olgulardan birisi, yapmak istediklerimizin yaptıklarımız olarak değişmemesinden geçer. Bunu fark edip değiştirmek büyük fedakârlık isteyen eylem bütünlüğüne bağlıdır. Bir olayı değiştirmek çok kolaydır ama bir olguyu değiştirmek emek ister. Bu yüzden alışkanlıkları, bağımlılıkları ve sürekli tekrarlanan durumları değiştirmek insanı yorar. Boşluğu doldurmadığınız sürece yoksunluktan harap olursunuz. Bir alışkanlığı sonlandırmanın en iyi ve etkili yolu, o alışkanlığı kendinizi yapamayacak duruma getirmenizden geçer. Alışkanlığın zıtlık kavramına uyan eylemleri bir kâğıda sıralayın. Bu isterse, alışkanlık gerçekleşirken olsun isterse yeni bir olgu oluştursun hiçbir farkı yok. Birincil amaç, o eylemi gerçekleştirirken aldığınız zevki ortadan kaldırmak ardından da o eylemi her yaptığınızda nefret etmenizi sağlamaktır. Umut İlhan *Bilimsel olarak kanıtlı değil, tamamıyla kendi tecrübelerime dayalıdır.
"Ne irfandır veren ahlaka yükseklik ne vicdandır. Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır. Yüreklerden çekilmiş farzedin vahy-ı Yezdânın, Ne irfanın kalır te'siri kat'iyyen, ne vicdanın... Hayat artık behimdir... Hayır ondan da alçaktır."
Mehmet Akif Ersoy
Mehmet Akif Ersoy
Hukuk mu, Ahlâk mı?
"İnanç değerleri güçlü olmayan ve ahlaki kontrol mekanizmaları gelişmemiş insanlar bu durumda ya gizliliğe sığınarak doğrudan ya da hukuk kurallarının arkasında gizlenerek, bir başka ifadeyle eylemi şeklen hukuka uydurarak ya kanuna karşı hile ya da hak veya yetkinin kötüye kullanılması şeklinde dolaylı ihlal yaparlar. Ahlakı oluşturulmadan konulan bir kural; zayıflar için hile, güçlüler için doğrudan ihlale zemin hazırlar" Prof. Dr. Saffet Köse
Çocuklar ebeveynlerinin yansımasıdır. Kibirli anne ve cimri babaya -örnek olarak- sahip çocuk kibirli ve cimri birey olarak topluma karışır. Çocuk bir çömlekse ebeveynleri de iki eli temsil eder, çömleği iki elimizle şekil veririz ve böylece isteğimize göre şekillenir.
Reklam
#denemem
Yıkıntılar içinde ayakta durabilmek, sarsıntılarla birlikte senden de bazı şeyleri götürebilir. Yalın ve çıplak kalabilirsin ve hatta sakladığın gerçekler gün yüzüne çıkabilir, fakat bu kadar enkazın arasında en azından ayakta durabiliyor olman varlığının temelini sağlam tutmaya çalıştığının göstergesi, yeniden inşa aşamasında artık neye ihtiyacın olmadığını biliyorsun, sonunda elbet sen de yıkılacaksın fakat o ana kadar seni ayakta tutan gerçeğin ne olduğunu artık daha iyi biliyorsun.
#denemem
Bakarken göremediğimiz şeyler, dinlerken duymadığımız ya da duymak istemediğimiz şeyler var. Hep bir şeyler var. Bu şeyler kendi varlığını idame ettirmeye çalışırken diğer şeyler de bu varlığa destek olmaya çalışırlar, fakat bu destek çoğu zaman bilinçli şeyler olamadığı için, şeyler, adeta rüzgarla savrulan zaman zaman gözümüze kadar giren ama nerden geldiğini anlamadığımız tek bir sicim gibi kaybolup giden örümcek ağının hayatımıza girip çıkması gibi ortadan kaybolurlar
Erken Cumhuriyet Döneminde Ulusal Kimlik
Sanat ve müzik devletin uygun bulduğu ve amaçları için gerekli olduğunu düşündüğü davranış ve tutumları aşılar. Bu nedenle müzik yalnızca haz giderici bir eylem olmaktan çıkarak kültürel normları aktaran bir taşıyıcıya dönüşebilir. Dahası devletin propaganda ya da reklamını yapan bir araçtır müzik artık.
45 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.