Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Yaşı, cinsiyeti, görünüşü, ailesinin sosyo-ekonomik durumu, şivesi, hâl ve tavrı, aktif ya da pasif, konuşkan ya da suskun oluşu ve okul başarısından bağımsız olarak her bir öğrenci sınıfta diğerine insan olarak denktir ve sınıfta kendisi olarak var olabilmesi için öğrenciye eşit fırsatlar verilmelidir...
Freud'a göre yaşamın ilk beş yılında kişiliğin temelleri oluşur. Dolayısıyla kişilik gelişiminde ilk çocukluk yılları çok önemlidir.
Reklam
Pek çok araştırmacı, çocukluktaki bağlanma biçimini yetişkinlikteki yakın duygusal ilişkilere yansıdığını göstermiştir.
Öğretmen belli bir alanda her şeyi bilen ayaklı ansiklopedi değildir. Etkili öğretmen, sadece belli bir konuyu iyi bilmemeli, bilgisini öğrencilerine iletebilmelidir.
Bilgi ve becerilerin nasıl transfer edileceğinin bilinmesi, o bilgi ve beceriye sahip olmak kadar önemlidir.
"Bu uyuşukluk hissi, bu bıkkınlık, aptallık, oturup çalışmaya duyduğum isteksizlik, evdeki her şeyin sönük, tatsız gelmesi! Aşık olmuşum herhalde." | Emma, Jane Austen
Reklam
'Kendi kendineymişsin gibi sakınmadan konuşabildiğin biriyle birlikte olmaktan daha iyi ne olabilir ki? Mutluluğunuzu kendi mutluluğu gibi paylaşacak biri olmadığında, başınıza gelen iyi şeyler nasıl keyif verebilir?' | Marcus Tullius Cicero
Partnerine istediği şeyi verdiğinde ne kadın ne de adam için arzulanacak bir şey kalır. Ve arzusuz bir yaşamdan, ne pahasına olursa olsun sakınılmadır. Çünkü arzusuz bir yaşam var olmayışla, ölümle eş değerdir.
Aşk (tanrı Eros gibi) arzuladığından mahrumdur; eğer Aşk güzellik arzuluyorsa, güzelliği yok demektir; eğer Aşk iyiyi seviyorsa, iyilikten mahrum demektir; demek ki Aşk ne güzeldir ne de iyi zira ikisinden de mahrumdur.
Lacan'a göre, ki kendisi bunu hayli ilginç bulur, kadınlara değişim nesnesi gibi davranan tam da aynı adamlar (krallar, dükler, kontlar) birden soylu aşk şiirlerinde onları yere göğe sığdıramamaya başlamıştır.
Reklam
Aşk tutkuların en güçlüsüdür [iktidardan bile güçlüdür]. Diğer tutkularda arzuların soğuk gerçekliği göz önünde bulundurması gerekirken, aşkta gerçeklik kendisini kişinin arzularına göre şekillendirir.
"Aşkımızı ilan ederek, yani sevdiğimize yüksek sesle dile getirerek eksiğimizi veririz. Kendimizde bir şeyin kayıp olduğunu, eksik bir varlık olduğumuzu, tüm varlığımızla bir şeyi istediğimizi beyan ederiz"
“Sevmek” der Aristotales Retorik’te, “birine iyi dileklerde bulunmaktır.”
“İnsanlar, hayvanlar arasındaki belki de en aciz ve yavaş gelişen türdür. İnsanlar “prematüre” doğarlar, yani doğduklarında pek işe yaramazlar. Bir tay birkaç saat içinde ayağa kalkar ve yürümeyi çok çabuk öğrenir; sinir ve motor sistemleri doğum anında zaten fazlasıyla işlevseldir...Çoğumuz için doğru dürüst ayakta durabilmek bile en az bir yıl alır.”
Evli, bekar ya da "ciddi bir ilişkide olup olmaması fark etmez; mutsuz ya da terapi odasının dışında sevilmediğini hisseden terapistler, sevgiyi yanlış yerde aramaya meyillidirler.
174 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.