Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Bu işler böyle Martin beyciğim:))
Size hepinizin kokuşmuş ve hırsızlarla dolup taşan bir topluluk olduğunuzu söylüyorum; ama öfkeleneceğinize, ne diyeceğinizi şaşırıyor, abuk sabuk sesler çıkarıyor ve söylediklerimin doğruluğunu kabul ediyorsunuz. Peki neden? Çünkü şöhret oldum ben; çünkü çok param var.
Sayfa 479Kitabı okudu
İnsanın bilgi birikiminin bu kadar büyük bir hacme ulaşabileceği hiç aklına gelmemişti. Korktu. Beyni bu kadar bilgiyi alabilir miydi? Ama sonra bunu becermiş olan bir sürü insan olduğu aklına gelince tutkulu, büyük bir yemin etti fısıltıyla, onların yaptığını kendisinin de başaracağına ant içti.
Reklam
Hayat, bir yanılgı ve hicaptan ibaret.
Sayfa 463Kitabı okudu
Kendini çok yaşlı hissetti; dertsiz tasasız gençlerden, eski arkadaşlarından yaşça büyümüş olduğunu hissetti. Bir zamanlar onun da benimsediği bu hayat tarzını şimdi yavan buluyordu.
Sayfa 462Kitabı okudu
Bu kapkaranlık dünyada bir ışık huzmesisin benim için.
Sayfa 459Kitabı okudu
Bu insanları bırakmakla ne kadar budalaca davranmışım diye düşündü, eğer onların arasında yaşayıp da, kitapları ve yüksek kesimdeki kişileri umursamasaydı, payına düşen mutluluğun daha büyük olacağından emindi.
Sayfa 453Kitabı okudu
Reklam
Sen, bu parayı şerefinle mi kazandın şimdi?
Sayfa 449Kitabı okudu
Ne de büyük umutları vardı, neler ummuş ne bulmuştu!
Sayfa 445Kitabı okudu
Zaman...
Günler akrebin kıskacında akıp gitti.
Sayfa 442Kitabı okudu
“ Bitirdim, Udumu fırlattım bir kenara. Gölgeler asıldıça havaya Mor yoncaların arasında Ses de tükendi şarkılar da. Bitirdim, Udumu fırlattım bir kenara. Çiyle kaplı çalılarda şakırken Ardıçkuşları gibi erkenden Sesim çıkmıyor artık. Bitkin bir ketenkuşu gibiyim Kesildi sesim soluğum, Geride kaldı şarkılarım. Bitirdim, Udumu fırlattım bir kenara.”
Sayfa 437Kitabı okudu
Reklam
Geleceği merak etmiyordu. Nasılsa yakında geleceğin, kendine neler hazırladığını öğrenecekti. Bu şey her neyse, bir önemi yoktu. Hiçbir şeyin önemi yoktu.
Sayfa 433Kitabı okudu
Gerçekten asil olan kimseler acıma ve merhamete tenezzül etmezlerdi. Şefkat ve merhamet kölelerin yeraltındaki barınaklarında hâsıl olmuştu.
Sayfa 430Kitabı okudu
Seni bu yüzden suçlamıyorum.
Geçmişin aylaklıkla, yersiz yurtsuz bir yaşamla dolu tabii. Seni suçlamamak gerekiyor. Sen sadece kendi huyuna ve küçükken aldığın terbiyeye uygun olarak hareket edebilirdin.
Sayfa 427Kitabı okudu
Ne kadar ekmek o kadar köfte!
Üzerimden geçinmeye çalıştıysa da buna müsaade etmedim ve bu işe derhal son verdim.
Sayfa 426Kitabı okudu
708 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.