"Bir şeyler eksilmiş benim içimden. Hiçbir zaman hayattan korkmadım ama hayata doyacağım da aklıma gelmezdi hiç. Hayat o kadar doldurdu ki beni, içimde hiçbir arzuya yer kalmadı.
Eğer içimde yer kalmış olsaydı şimdi isterdim seni."
1912 yılında yazılan eser yüz yıl ötesini görmüş gibi adeta "Kızıl Veba" ya yakalanan Dünya'nın hızlıca çökmesini, gerilemesini anlatıyor. Vebaya yakalanan insanların günler, saatler içinde ölmesini barbarların son saatlerinin olmasına rağmen her yeri yakıp çırpmasını ölüm korkusuyla insanların kaçıp saklanacak yerleri aramasını bizlere olağanüstü akıcığıyla dillendiriyor. Kurturmaya çalışan son 400 kişinin hayatta kalma çabalarını bizlere muazzam şekilde önümüze seriyor.
Bir oturuşta okunulanıcak eserlerden.
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202032,7bin okunma
Fakat bu insanlar, kişiliklerinin çift varlığını unutuyorlar. Yalnız tek kişiliğe sahip olduklarını düşünerek, kendi kişilikleriyle diğerini karıştırıyorlar, bu öncülden hareketle, akıp gitmiş bir sürü yıllar yaşadıklarını sanıyorlar.
Bir sürü kitap okudu ama içindeki huzursuzluk azalmak yerine daha da büyüdü. Her kitabın tek tek her sayfası bilgi âlemine açılan birer gözetleme deliğiydi. Okudukları açlığını daha da arttırdı.