Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
"Her saat başı kaç kadına tecavüz ediliyor biliyor musun?" "Dünyada mı diyorsun?" "Evet, dünyada." "Hayır." "On yedi bin beş yüz." İkimiz de susuyoruz.
Sayfa 28 - nebula
İddialı ve bi o kadar da iç acıtan benzetmeler..
"Pusulanın hep kuzeyi gösteren ibaresi gibi, bir erkeğin suçlayan parmağı da daima, mutlaka bir kadını gösterir. Her zaman. Bunu hiç unutma, Meryem" "Bir erkeğin kalbi fesat, habis bir şeydir, Meryem. Bir ananın rahmine hiç benzemez. Kanamaz, sana yer açmak için genişlemez."
Sayfa 14 - Annesi Nana'dan kızı Meryem'e..Kitabı okudu
Reklam
Suçluluk duygusunun içselleştirilmesi kadını geleneksel kadınlık rolleri ve sınırları içinde kalmaya teşvik eder.
En kötüsü de kendilerine yönelik şiddet durumunda idareci olmaları gerektiğine ilişkin toplumsal normları içselleştirmiş olabilirler.
Kadınlar, hayatlarının kapılarını açıp onun ücra köşelerindeki katliamı incelediklerinde, çoğu zaman en önemli düş, hedef ve umutlarının azar azar öldürülmesine izin verdiklerini görürler. Orada cansız düşünceler, duygular ve arzular bulurlar; bunlar bir zamanlar hoş ve vaat edici olsa da, artık kanları çekilmiştir.
Mavisakal, yıkıcı planını sürdürerek karısına psişik olarak uzlaşmayı öğretir:"istediğini yap" der. Kadını sahte bir özgürlük duygusu hissetmeye sevk eder. Onun beslenmekte ve pastoral manzaralardan zevk almakta özgür olduğunu ima eder: En azından kendi topraklarının sınırları içinde. Ama gerçekte özgür değildir, bunu bilincinde kavrasa bile mavi sakalın olumsuz yönlerinin beynine girmesini önlemiştir.
Geri113
202 öğeden 196 ile 202 arasındakiler gösteriliyor.