Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
KENDİNDEN ZUHUR...
1979'da Büyük Doğu Mimarı,
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
'in tarafımıza (
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
'na) ithafının başlangıcı: - "Hiç beklemediğim bir zamanda, hiç beklemediğim bir mekândan bir ışık fışkırdı... Daima böyledir. Allah'ın tecellileri, yapmacıksız ve zorlamasız, boynunuz bükük, köşenizde otururken görünüverir."
Salih Mirzabeyoğlu
Salih Mirzabeyoğlu
,
İbda Diyalektiği
İbda Diyalektiği
, sh 110, 4.Levha, -Şeriat-Tasavvuf ve Dünya Görüşümüz-, Kendinden Zuhur, İBDA Yayınları
VAHY ve MUHATAB...
"Vahy" ve "muhatab" dâvâsı üzerinde durduğumuz zaman, Allah Sevgilisi'nin "sünnet" ve "hadîs"lerinin, Vahye nisbetle "sözün gelişinden belli" mânâsı, yâni "mukadder" olarak onun zorunlu ve zarurî neticesi olduğu anlaşılır... Bu bir bedahet... Ve Peygamberlerin, Allah emretmedikçe konuşmadıkları ve harekete geçmedikleri hususu da Enbiya Sûresi'nde bildirilen hükümle sabit: - "Sözleriyle Allah'ın önüne geçmezler. (O emretmedikçe hiçbir şey söylemezler). Sözlerinde ve fiillerinde O'nun emriyle hareket ederler."
Sayfa 90 - 91, 4.Levha, -Şeriat-Tasavvuf ve Dünya Görüşümüz-, İBDA YayınlarıKitabı okudu
Reklam
SIRRA ERENLER...
- "(...)O'nun vârisi olabilme memuriyetinin hakikatine erenler... Bu soydan, "bâtın hissesiyle zâhirde" ve "zâhir hissesiyle bâtında" tecelli eden kahramanlardır ki, "kişi mevzuunu bulamaz ki BEN desin" hikmeti ve hayatı dairesinde, O'nun vârisleridir... Bu mânâda anlaşılmak üzere, "kul-de ki" hitabının muhatabı, vahiy hitabında muhatab, sözkonusu sırra erenlerindir."
Sayfa 90 - 4.Levha, -Şeriat-Tasavvuf ve Dünya Görüşümüz-, İBDA YayınlarıKitabı okudu
MENŞE-İ ERVAH...
Ruh-i Muhammedî... Küllî Ruh... Menşe-i Ervah; Ruhların menşeî... Demek oluyor ki, topyekûn insanlık, bilse de bilmese de, inansa da inanmasa da O'nun nurunun vârisidir ve O'nun kadrosu olması mukadderdir...
Sayfa 90 - 4.Levha, -Şeriat-Tasavvuf ve Dünya Görüşümüz-, İBDA YayınlarıKitabı okudu
MUKADDER ve MUHATAB...
- "Sözün gelişinden anlaşılan ve lâfzen zikredilmeyip mânen murad edildiği anlaşılan" bahsine misâl: Kur'ân'da, her sûreden evvel "Bismillah" yazılı olması, bize her işimizde veya her okumaya başlarken "Bismillah" dememiz için emir olduğu "mukadder"dir... Başka bir misâl: Kur'ân'da, "kul-de ki" mânâsındaki Allah'ın hitabında, Resûlullah Efendimizin kastedilmiş olması "Mukadder" olarak vardır... Çünkü "kul-de ki", emir olarak hitabtır; hitab "muhataba"dır ve Vahiy hitabında birinci muhatap da Allah'ın Sevgilisidir."
Sayfa 90 - 4.Levha, -Şeriat-Tasavvuf ve Dünya Görüşümüz-, İBDA YayınlarıKitabı okudu