Dr Mehmet Öz’den yorum Yıllardır doğru düzgün girmediğim facebooka bu virüs yüzünden girip bir şeyler yazayım istedim çünkü neredeyse 15 ocaktan bu yana, yani 2 aydır bu hastalık üzerine bilimsel makaleler de dahil çok fazla okuma yaptım. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Bu virüsten kaçış yok arkadaşlar. İstisnasız hepimiz
Lütfen
Dr Mehmet öz den yorum Yıllardır doğru düzgün girmediğim facebooka bu virüs yüzünden girip bir şeyler yazayım istedim çünkü neredeyse 15 ocaktan bu yana, yani 2 aydır bu hastalık üzerine bilimsel makaleler de dahil çok fazla okuma yaptım. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Bu virüsten kaçış yok arkadaşlar. İstisnasız hepimiz yakalanacağız. Ama
Reklam
Bilgilendirme maksatlı
Dr. Mehmet Öz, COVID19 ile ilgili güzel bir bilgilendirme yapmış. Okuyalım! Yıllardır doğru düzgün girmediğim facebooka bu virüs yüzünden girip bir şeyler yazayım istedim çünkü neredeyse 15 ocaktan bu yana, yani 2 aydır bu hastalık üzerine bilimsel makaleler de dahil çok fazla okuma yaptım. Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Bu virüsten
Bu basit sanılan bir şey şuan da, ama degil Herkesi hedef almıyor, sana bana bulaşması kronik şeker, tansiyon benzeri hastalığın yoksa ve yaşlı değilsen tehlikeli değil, mühim olan taşımamak orda burda çok lazım değil ise gezmememek dolaşmamak, toplu kapalı yerelere gitmemek, bizim için önemli olan bu. Ama bu virüs baya üzerinde çalışılmış ve modifiye edilmiş bir virüs, hedef kitlesi var. dünya toplumuda yıllarca ambalajlı ürün, fasfood a ve stres e maruz kaldı ve şeker tansiyon kronik rahatsızlıklara yakalandı. Nüfusun çoğuna da bu virüsü bulaştırıldığı zaman, hem korku kaos yaratacak, paniğe sebep olacak, hemde hedef kitleyi yok edecek. Bunları yaşamamak için tedbirli dikkatli olmalıyız, biz bütün insanlar, bütün dünya yaşamalıyız inatla dik durarak bilerek anlayarak, yaşamalıyız. Yaşlı olanlara kronik hastalığı olanlara azami ölçüde yardımcı olarak hemde bilinçli olarak.
Kronik bir hastalığı olanlara...
Ey maraza mübtela hasta! Bu zamanda tecrübemle kanaatım gelmiştir ki; hastalık bazılara bir ihsan-ı İlahîdir, bir hediye-i Rahmanîdir. Bu sekiz dokuz senedir, liyakatsız olduğum halde, bazı genç zâtlar, hastalık münasebetiyle dua için benimle görüştüler. Dikkat ettim ki; hangi hastalıklı genci gördüm, sair gençlere nisbeten âhiretini düşünmeye başlıyor. Gençlik sarhoşluğu yok. Gaflet içindeki hayvanî hevesattan bir derece kendini kurtarıyor. Ben de bakıyordum, onların tahammül dâhilindeki hastalıklarını bir ihsan-ı İlahî olduğunu ihtar ederdim. Derdim ki: "Kardeşim, senin bu hastalığının aleyhinde değilim, hastalık için sana karşı bir şefkat hissedip acımıyorum ki dua edeyim. Hastalık seni tam uyandırıncaya kadar sabra çalış ve hastalık vazifesini bitirdikten sonra Hâlık-ı Rahîm inşâallah sana şifa verir." Hem derdim: "Senin bir kısım emsalin sıhhat belasıyla gaflete düşüp, namazı terkedip, kabri düşünmeyip, Allah'ı unutup, bir saatlik hayat-ı dünyeviyenin zahirî keyfi ile, hadsiz bir hayat-ı ebediyesini sarsar, zedeler, belki de harab eder. Sen hastalık gözüyle, her halde gideceğin bir menzilin olan kabrini ve daha arkasında uhrevî menzilleri görürsün ve onlara göre davranıyorsun. Demek senin için hastalık, bir sıhhattır. Bir kısım emsalindeki sıhhat, bir hastalıktır." (Gençlik Rehberi 127.sh - Risale-i Nur)
Kitaplarda okuduklarımızı unutuyorsak hâlâ neden okumalıyız?
Madem kitaplardan okuduklarımızı zamanla unutuyoruz o halde niye hala kitap okumalıyız?  Iowa eyaletinin Ames kentinde yayınlanan yerel “Ames Daily Tribune” gazetesinin köşe yazarı Rod Riggs, hızlı okuma kurslarının yayılmaya başladığı 60’lı yılların ortasında, bir arkadaşının bu kurslardan birine gittiğini yazacak ve şu şakayı
Reklam
20 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.