Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Reklam
Seslerin içinde sessizliğe bürün.(!) Çünkü buydu asıl seni boğan hüzün.(?)
Çocukları ürkütülmüş bir dünyanın denizi mavi olsa ne yazar olmasa ne
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Çocuklar günahsız olurmuş ama Acılar beni çok büyüttü. İçim dağ gibi anne, İçim dağ gibi anne, Atamayacağım taşlar için, Filistin halkından ve Kudüs davasından affımı dilerim. *Şehit Hanzala.
Reklam
yarın Kudüs'te olsaydım Rahmet Mescidinde murabıtlar için hazırlanan iftara katılırdım. "tok olsan da biraz ye, bu yemekte bereket vardır". ben başka hiçbir yeri özleyemiyorum. yüzüme çarpan o bereketli havayı soluyarak bir kediyi severken bana uzatılan tabbulenin tadını düşünüyorum. beş dakika öncesinde karnımın acıktığını fark
Yürü kardeşim ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin! 📸
Rüyeti Hilal
Rüyeti Hilal
Züleyha misali
Züleyha misali
Aşk-ı Duam Gönül Dergâhımın Saklı Cenneti Kelebek misali ateşin etrafında AŞK İle Yandığım YÂR Cennetimin Kapısı,
Cehenneme etimolojik bir yolculuk
Eski Ahit'te Kudüs'te Hinnom'un Oğlunun vadisi (Gehinnom veya Gei-ben-Hinnom) çocuk kurbanlarının (yakılarak) gerçekleştirildiği lanetli bir vadiydi. İncillerde İsa Ondan "kurtçukların ölmediği ve ateşin sönmediği yer" olarak bahsetti. (Markus 9:48) 2. yy. da yazılan Ezra'nın apokrif kitabında Gehinnom aşkın (transendental, manevi) cezalandırma yeri olarak ortaya çıktı. 500'lerde yazılan Babil Talmudunda bu değişim tamamlandı. Etimoloji İbranice, גי הנם (ge hinnom, “Hinnom Vadisi”) Yunanca, γέεννα (geenna); Latince, gehenna Ge Hinnom: Hinnom Vadisi Kelimenin İbranice 'Ge ben hinnom' (Hinnom’un oğlu vadisi) terkibinden zamanla ‘ben’in düşmesi ile elde edildiği düşünülmektedir. Ge: Vadi Ben: Oğlu Hinnom: Hinnom ___ Ez cümle: Semavi dinlerin sonradan soyutlaştırdığı Cehennem aslında dünyevi bir insan çöplüğüdür. Günahkarların ceza yeri değil kurbanların ölü bedenlerinin ortadan kaldırılması için yakıldığı yerdir. Tam İslamiyetin doğuşuna denk gelen bir süreçte soyut/semavi anlamına bütünüyle kavuşur.
Aphasia

Aphasia

@Mistefa_
·
15 Nisan 15:49
Hak'a dair ufak bir kazı
Arapça ḥḳḳ kökünden gelen ḥaḳḳ حقّ "yasaya, hakikate veya bilgeliğe uygun olma; doğruluk, hakikat, yasallık" sözcüğünden alıntıdır. (NOT: Arapça sözcük İbranice ḥuḳḳā חֻקה "taşa veya metale oyulmuş şey, yasa, ferman, kural" sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük İbranice ve Aramice/Süryanice #ḥḳḳ "oyma, taşa veya metale yazı yazma, hakketme" kökünden türetilmiştir. ) Aramice ve İbranice koph/kaf ile yazılan #ḥḳḳ (oyma, kazıma) fiili Arapça kef ile #ḥkk eşdeğeridir. Sözcüğün nihai anlamının "taşa veya metale hakkedilmiş yazı, belge, kanun" olduğu anlaşılıyor. Tablete/taşa geçirilmiş kuraldır, buyruktur hak. Dünya gerçeklerini anlamak için iyi bir nokta. Rahiplerin ve kralların kelamı, gücü ve metali/silahı zaptettiği bir zamanda doğmuş bir kavramdır. İktidarı ve onun normlarını ifade eder, soyut evrensel adalet gibi kavramların henüz söz konusu olmadığı, en ufağından en büyüğüne tüm yönetimlerin güce ve buyruğa bağlı olduğu tarihin başlangıcında ortaya çıkmış ve cılız bir muhalefeti, sınırlı ve hala tarafgirlikten kurtulamamış evrensel adalet ve ahlak anlayışlarını çok sonraları karşısında bulmuş, dolayısıyla her zaman çıktığı dönemlerin ilk ve basit anlamını korumuş bir kavram. Hak: Elinde çivi ve çekiç olmadan iddia edemezsin!..
Reklam
Harâret nardadır, sacda değil. Kerâmet baştadır, tacda değil. Her ne ararsan kendinde ara. Kudüs'de Mekke'de Hac'da değil.
Hacı Bektaş Veli
Hacı Bektaş Veli
Ey Kudüs, senin günâhın Yûsuf gibi güzel olmandır Ve âlem sana Yûsuf'un kardeşleri gibi ihânet etti
Gelme diyorsun Bu gel demektir Birazdan güneş doğacak Doludizgin atlılar geçecek yüreğimden Seni düşüneceğim Gümüş mahmuzların parlaklığınca Yağmur nal izlerini örtmeden Sana geleceğim
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.