Fakat olur ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız, oysa o, hakkınızda bir hayırdır. Olur ki bir şeyi seversiniz, oysa o, hakkınızda kötülüktür. Siz bilmezken , Allah bilir.
"Ey Allahım.Senden güzel sabır, temiz kalp, konuşan dil, kabul olunan dua,cenneti kazandıracak amel defteri, helal rızık, devam edici nimet, cennet elbiseleri, güzel mutluluk istiyorum.Ey ihtiyaçları gideren, Ey davetlere icabet eden, ey bela ve yoksullukları gideren, ey sırları ve gizlilikleri bilen, dilediğimi kabul et ve ihtiyaçlarımı gider Şu mubarek saatte Yasin ve kur-anı kerim hürmetine.Çünkü sen birşeyin olmasını istediğinde ona sadece ol dersin o da hemen oluverir ve herşeyin saltanatı kendi elinde olan ve her şeyin ve hepimizin kendisine döneceğimiz rabbimiz seni tesbih ederim 🤲🏻🤍
Aminnn diyelim...
Akıllı telefon kullanırken besmele ile başlamak, zamanı niyet ederek hareket etmek, interneti 24 saat açık tutmamak gerekir. Anı kaçırmayın, sabah güne başlarken ve akşam yatma zamanını Kur'an'ı Kerim'e ayırın.
“Bir kadınla bir erkeğin birlikteliğini Kur'anı kerim 'sekine' olarak ifade etmektedir. Yani ölüm acısını bile hissettirmeyecek mutluluk, teslimiyet…”
Rum suresi 21. Ayetinde "Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O'nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır." Ayetinde geçen araoca لتسكنوا اليها sözüne ithafen kurulmuş cümle. Sekine, teskin olma hali.
Aile fertlerinden namazı emret, kendin de bunda kararlı ol. Senden rızık istemiyoruz; asıl biz seni rızıklandırıyoruz. Mutlu gelecek, günahlardan sakınanların olacaktır.
Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi alaya alıp oyuncak edinenleri ve öteki kafirleri dost edinmeyin. Eğer mü'minler iseniz Allah'a karşı gelmekten sakının.
Meseleyi detaylandırıp ameliyat masasına yatırmıyorsunuz ama kalkıp: "Efendim Allah Kur'anı Kerim'de iki yerde iman edilmesi gereken şeyleri saymış, beş madde. Altıncısı olarak kader diye bir şey yok, bunu sonradan âlim dediğimiz insanlar ilave etmiş." diyorsunuz. Bu ne demek biliyor musunuz? "Yahudiler, Hristiyanlar nasıl kendi dinlerini, itikatlarını kendileri yazdı, Müslümanlar da kendi itikatlarını kendileri yazdı" demektir. "Peygambere, Allah'a iftira etti." demektir. Bu Ümmet bunları yaptıysa kıyameti beklememiz lazım. Bu din 1400 sene böyle hatalı, arızalı yaşandıysa -haşa ve kella- "Cenabı hakkın muradı din üzerinde tecelli edemedi, Peygamber Efendimizin vefatından hemen bir asır sonra ümmet yoldan çıktı. Allah ve Peygambere iftira etti, o zaman İslam diye bir din kalmadı demek lazım.
Bu kocaman bir tarihi, tecrübeyi, varlığı, ümmeti inkâr etmek, yok saymak demek, bunları tahkir, takbih etmek demektir.
Sahabenin Kur'anı Kerim'i nasıl okuduklarının örnekleri verilmiş çok akıcı ve bilgi katıcı bir eser.Sade ama dolu dolu bir eser kaleme almış hocamız emeğine sağlık.
Herkes dini istediği gibi anlayıp, yorumlama ve uygulama hakkına sahip değildir. En basit hukuk kuralları ve tüzükler bile bu denli keyfiliğe açık değildir. Kur'an'ı anlama yorumlama ve uygulama, yine bizzat Kur'anı Kerim ve peygamberin gösterdiği biçimde bir usule göre olacaktır.
Camiler ahır yapılmış, ezan asli şeklinden uzaklaştırılmış, Kur'an okumak bile suç hale getirilmiştir. Bırakın din eğitimi, dini semboller bile sistemli olarak ortadan kaldırılmış, dinde reform tartışmaları başlatılmıştır. Hatta Kur'anı Kerim'in ahkam ayetlerinin kitaptan çıkartılmasına ilişkin gizli müzakereler yapılmıştır. Bugün hâlâ Sur içi İstanbul'da kapalı camilerin sayısı açık camilerden fazladır. Daha beş yıl öncesine kadar Sirkeci garının yanındaki cami yıkılarak, yerine inşa edilen pavyonun mihrab yerinde, yıllarca dansöz oynatılmıştır.