Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kürşat Taydaş

Kürşat Taydaş
@kursattaydas
Goodreads kullanırken keşfettim burayı, aksaklıklar var ama güzel buldum. Önceden okuduklarımı kaydederken tarih sorunu var, eksik kitaplar için kütüphanecilerden yardım istiyorum.
“Bir insan acıdan delirdiğinde, diğerleri onun acısını değil, deliliğini görürler.”
Sayfa 82
Reklam
"Belki bu kitaplar bizi inimizden çıkartır. Belki de bizi bunun için kitap okumaktan menediyorlar! Sonsuza kadar yaşayacaklarına öyle eminler ki. Ama sonsuza dek yaşamayacaklar."
Sayfa 23
Belki de bu sonsuz döngüden kurtulmanın tek yolu, kendini tamamen bırakmaktır. Belki de gerçekten yaşamak için ölmeyi kabullenmek gerekir."
Sayfa 287

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Hayatın ne kadar kısa olduğunu anlamak için ölmek zorunda mıydın?"
Sayfa 17
"Arabesk müziğin babası olarak görülen Orhan Gencebay, bu unvanı reddediyor ve kendisini 'halkın sesi' olarak tanımlıyor. 'Ben arabesk yapmadım, arabesk beni yaptı' diyor."
Reklam
"Robotlar, insanlara zarar veremez ya da eylemsiz kalarak onlara zarar gelmesine göz yumamaz." - "Robotlar, Birinci Kanun’la çakışmadığı sürece insanların emirlerine uymak zorundadır."
- **"O, orta boylu, ince, geniş omuzluydu, başı büyük ve vücudunun diğer organları da orantılı bir şekildeydi. Saçı ve sakalı sık ve siyahtı, dümdüz değil, hafiften dalgalıydı. Saçları omuzları ile kulak memesi arasına kadar uzuyor, sakal ise hemen hemen saçlarının uzunluğuna iniyordu. Geniş bir alnı vardı; göz yuvarlakları geniş, kirpikleri uzun, kaşları ise hafif çatıktı. Eski kaynakların çoğunda gözlerinin siyah olduğu söylenir, fakat bazı kaynaklara göre gözleri kahverengi, hatta açık kahverengidir. Burnu kemerli, ağzı geniş ve güzel şekilliydi. Sakallarını uzatmasına rağmen bıyıklarını hiçbir zaman üst dudağına denk uzatmadığı için dudaklarının güzelliği görülebilirdi. Cildi beyazdı, fakat güneşten bronzlaşmıştı. Bu doğal güzelliklerin yanı sıra, yüzünde - babasında da var olan, fakat oğlunda daha güçlü bir şekil alan bir nur vardı. Bu ışık daha çok alnında ve parlak gözlerinde ışıldardı."**
"Ne zevk var, ne sanat, ne de mutluluk. Hep hırsızlık, hep üçkâğıtçılık, hep ağıt yakma. Kokuşup parçalanıyoruz."
Ben müzisyen meclisin alt-üst eden, Vurmuşum mızrâp, damar, tellerde ben! Varlığın ud çaldı bulunmaz nağmeler, Yoldaşım bilmez, benim, çalmış neler?
Sayfa 12