Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bütün toplumsal ve kişisel alçaklıklar insanları sorumsuzluğa alıştırmakla başlar, sorumsuzlukta tutmakla sürdürülür.
Biz her çeşit savunuyu suç saymışızdır. Bu yol, muhaliflerini gerçek suça itelemek yoludur. Varılmak istenen yer de , muhalifsiz hükümet etmek… Çok düşündüm, muhalefetsiz hükümet etmek isteği, devleti alet ederek, hiçbir ceza korkusu duymadan bol bol suç işleme zevkinden geliyor. Ceza görmemek güvenini sağlayıp keyfince en namussuz suçları işleyeceksin… İşte insanoğlunun düşebileceği en sefil çirkef çukuru…
Reklam
Bizim ömrümüz, bütün suçlarımızı muhaliflerimize yüklemekle geçmiştir. Büyük politika sandık bunu… … Giderek muhaliflerimizle aramızdaki ilintileri hırsızlarımız, alçaklarımız, manyaklarımız belirleyip denetler hale geldi. …. Bu heriflerin ne kadar rezil, işe yaramaz olduklarını… Çalıp çırptıklarını bile bile muhaliflerimizi en alçak iftiralarla karalamalarını beğeniyorduk, sırtlarını sıvazlayarak kışkırtıyorduk, mükafat olarak da çalanlarına, namussuzluklarına göz yumuyorduk.
Politikada tarafsızlık kendini aldatmaktır.
Bizde dış etkilerin de baskısıyla, güven sağlamak için başvurulan bütün çareler, uzun süre güveni sağladığı halde bile, apansız tersine döner, bütün güven unsurları birden seni ipe götürecek suç delilleri haline gelir.
Daha beteri de, bizim iktidarların, zora gelince suikastlardan kolaylık ummalarıdır. …. İktidarlar da, yatkınlıkları sebebiyle zati, kuşkudadır, böyle bir şey yokken bile varmış evhamı içindedir. Sezinledi mi, durumu da uygun buldu mu, önleyeceğine, el altından suikast delilerini kışkırtır.
Reklam
Ne kadar güçlü olursan ol, son hesaplaşmada kendinden başkasını kullanamazsın!
Olağanüstü zamanlarda, açlık tokluk işleri ayrıca insanların ahlaklarını da ilgilendirir.
Bacon’dan bir şeyler geldi aklına, zorlayıp toparladı: “Yaşlılar, hemen bütün söylenenlere karşı gelirler, uzun boylu danışırlar, mümkün mertebe az tehlike göz almaya çabalarlar, pek çabuk pişman olurlar, çoğu zaman tam keresinde atılamazlar, bu yüzden değersiz başarılarla yetinirler…”
"Kapat çile kapısını, girmesin o vefasızlar."
-Yüzüne bak aynada... Mahvoldun. Çıktın insanlıktan... Çektiğin azabı düşün, kaç gündür, çektiğin cehennem azabını... ... -Ben o cehennem azabını, kıstırılmış insanlara kapıları açmamak için çekmiyorum. Kapıları daha kolay daha çabuk açabilmek için çekiyorum.
Reklam
Yaşamak imkânsız olur abicim, mutlu olmak, sevmek, namuslu yaşayıp namuslu öldüğüne inanmak imkânsızlaşır.
— Her çeşit hergeleliği, namussuzluğu, soygunu ortadan kaldırmaya çalışmalıyız, ancak insanın insana kahpelik etmesi ortadan kalkınca, kurtuluş var. Çok düşündüm. Bugünkü dünyada, Allaha sığınamıyorsun kişisel sorumluluklarından... Toplumun baskılarını da özür olarak ileri süremiyorsun. Çünkü, sorumluluğu ancak, hür insan duyar. İnsan bu konuda kendi kendisini yaratıyor. Düşünme, dayanma, hayal etme, gücümüz ne kadarsa o kadar insanız. Yaratılmış olmanın, toplum baskılarının özürüne sığınanlayız. Sorumluluk idrakine varmış insan, sınırsız olarak hürdür. Hürlüğü arttıkça sorumluluk artar. Artan sorumluluk karşısında ister istemez, bunaltı duyarız. Anlıyor musun Küçük Abla, niçin uyumuyorum gecelerdir?
İçinden kopan kıyametin, nasıl olup da farkına varamadıklarına, hele bunu Perihan’ın sezemediğine şaşarak bir an soluklandı.
Peki, nasıl mutlu olabilir namuslu insanlar bu durumda?.. Bırak mutluluğu, nasıl yaşanabilir, adam gibi?.. Hiç mutluluk yok mu namuslu insana?..
Şunu anladım ki dayıcığım... Belki bizim gibi toplumlarda, şimdilik, parlak zenaat değil yüksek makamlara çıkmak... Hele milleti karmanyolaya getirip çıkmış, sapısilikler için...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.