Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şehirlerin çeperlerindeki, pazar günleri açık olan devasa satış depolarında, hangarlarda binlerce ayakkabı, alet edevat, mobilya pazarlanıyordu. Hipermarketler büyüdükçe büyüyor, alışveriş arabaları yerlerini daha büyüklerine bırakıyordu, öyle ki bunların içine iyice eğildiğinizde, eliniz dibine zar zor değiyordu. Televizyonlarımızı, video kaydediciyle kullanabileceğimiz SCART bağlantılı yenileriyle değiştiriyorduk. Çıkan yenilikler insanları yatıştırıyor, ilerlemenin kesintisiz devam ettiğinden emin olmak, yeniyi tahayyül etme isteğini yok ediyordu. Hayranlık ya da kaygı duymaksızın fazladan bir keyif ve bireysel özgürlük olarak, insanlar bu yeni nesneleri memnuniyetle karşılıyordu. CD’lerin evlerimize girişiyle, on beş dakikada bir kalkıp plağın yüzünü değiştirme zahmetinden kurtulmuştuk, uzaktan kumanda sayesinde bütün akşamı kanepeden kalkmadan geçirmek mümkün olabiliyordu. Video kasetler evde sinema hayalini gerçek kılıyordu. Minitel ekranından telefon rehberine ulaşabiliyor, tren saatlerine, burç yorumlarına, erotik sitelere bakabiliyorduk. Sonunda kimseye bir şey sormadan, oturduğumuz yerden her istediğimizi yapmak, evden çıkmadan ve utanmadan, yakın plan cinsel organları ve spermleri seyretmek serbestti. Şaşırma duygusu köreliyordu. Günün birinde bunları göreceğimizi aklımızdan bile geçirmediğimizi unutmuştuk. Görüyorduk işte. E peki ne olmuştu? Hiç. Sadece, bir zamanların bütün yasak hazlarına hiçbir yaptırım olmadan erişmenin tatmini.
Ben, ömrümde hiçbir edebiyat eserinde, ordulara ilk hedeflerinin Akdeniz olduğunu bildiren günlük emri okurken duyduğum zevki duymadım. Bu, bütün heyecanların üstünde bir heyecan veren, bütün şiirlerin üstünde bir şiirdi. Ne olmuştuk, biliyor musunuz? Kurtulmuştuk.
Sayfa 311 - Pozitif Yayınevi, İkinci Baskı: Temmuz 2023
Reklam
…Bütün günümüz adeta merak sancısı içinde geçti. Yalnız yemekten değil, düşünmekten de kesilmiştik. Zırhlıları, tümenleri ve alayları ile Birinci Dünya Harbi düşmanlarının zaferi, hâlâ İstanbul'un surlarında ve sokaklarında idi. Bir tek umut, bir avuç askerde ve Mustafa Kemal denen isimde idi. Nihayet Rumca gazetelerde ilk rivayetler çıktı. Biz,
Sayfa 322
Geri124
247 öğeden 241 ile 247 arasındakiler gösteriliyor.