Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Lev Tostloy

Lev Tostloy
@levtostloy
Quidquid futurum est summum, ab imo nascitur.
Sabitlenmiş gönderi
"İnsanlar, gösterdiğiniz nedenlere, içtenliğinize ve acılarınızın ağırlığına ancak siz öldüğünüzde inanırlar."
Reklam
Amerikalı profesör James Henry Breasted, modern uygarlığın -Avrupa uygarlığının- başlangıcının Yunanistan ve Roma’da değil, Ortadoğu’da; Mısır ve Filistin’de, Babil ve Asur’da, Sümer ve Akatlarda olduğunu ileri süren teziyle büyük bir kabul görmüştü. Kökleri binlerce yıl geçmişe giden, çoktan yok olmuş Ortadoğu krallıklarının topraklarına dayanan bu uygarlık Avrupa halklarının dünya üstünlüğünde, ideallerinde ve yaşam biçimlerinde son bulmuş olarak görülüyordu.
Çoğu kez, insan, henüz daha çocukken uyanma imkanını kaybeder; bütün hayatını uykuda geçirir ve uykuda ölür. Dahası, birçok insan, fizik bedeninin ölümünden çok önce ölür.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsanın iç özgürlüğü elde etme yoluna girmesi "terk etme'ye hazır hale gelmesine bağlıdır. Herhangi bir şeyi kaybetmekten korkmayan, kaybedilecek bir şeyi olmadığının şuuruna varan kimse, bu şekilde her şeyi kazanır.
"İnsan, her yanı "fazlalıklarla" çevrili ve çeşitli putların isteklerini yerine getirmek durumunda olduğunu bilmeden mahpusluktan kurtarılamaz. İnsan, özgür olmadığını anlamazsa hapishanesinden çıkamaz. Özgür hale gelmek için iç özgürlüğü elde etmelidir. İnsanın uğrunda mücadele ederek kazanması gereken şey özgürlüktür."
Reklam
"Kendini bilmek ya da tanımak, insanın değişmesi zorunluluğunun doğal bir uzantısıdır. Değişmek, uyanmak, şuurlanmak için "fazlalıkları" terk etmek, içsel bir mücadeleye girişmek, özdeşleşmeyi kolaylaştıran bağımlılıklardan soyunmak şarttır. Üstün çaba gösterilmeden, kendi üzerinde çalışmadan değişmek, uyanmak, şuurlanmak mümkün değildir. Bütün ezoterik çalışmaların, inisiyatik öğretilerin temeli terk'e dayanır."
insan, muhteşem bir potansiyeldir ve bunun bilincinde olan toplumlar, eninde sonunda digerlerinden daha üstün olur.
En temel özgürlük insanın kendisi olarak yaşamında var olabilmesidir.
Anlamlı, güçlü ve coşkulu bir yaşam, ancak donanmış bir bilincin temelleri üstüne kurulur.
Reklam
2024 OKUMA HEDEFİ
0/25 kitap - %0 tamamlandı
Henüz kitap okumadı
25 kitap
0 sayfa
0 inceleme
5 alıntı
10 günde 1 kitap okumalı.
"Her bebek sevilme ihtiyacı ile doğar ve hiçbir yaşta bu ihtiyaç geçmez." Frank A. Clark
"Çünkü dünya, müminin adeta mahpus edildiği bir yerdir. Çünkü burada nefsiyle daima mücadele eder. Şehvetlerine karşı onu terbiye edip ve kendini şeytanın taarruzlarına karşı müdafaa eder. Ölüm ise onun bütün bu zorluklardan kurtulması demektir."
"Bir toprak parçasının etrafını çevirip 'Burası yalnızca benimdir' demeyi aklına getiren ve etrafında ona inanabilecek kadar saf insanlar bulan ilk kişi, medeni toplumların gerçek kurucusu olmuştur. Oysa biri çıkıp 'Ben bu işte yokum' dese, 'Bu dolandırıcıya kulak asmayın siz. Bu dünyanın meyveleri hepimizindir, dünya ise hiç kimseye ait değildir! Bunu unutursak bittik demektir!' diye haykırsa insan soyu bugüne kadar yaşadığı onca suçu, savaşı, sefaleti ve korkuyu yaşamamış olurdu."
Fransız şair Eustache Deschamps (1338-1410), Augustinus'un etkisiyle dünyevi yaşamı şu dizelerle anlatmıştır: "Yas ve günaha çağrının zamanı bu, Gözyaşları, kıskançlık ve işkencenin devri, İsteyip de elde edememenin, lanetlenmenin zamanı." (Temps de douleur et de temptacion, Aages de plour, d' envie et de tourment, Temps de langour et de dampnacion.)
Beklentilerin karşılanmayacağı hissi, ahirete duyulan inancın erozyona uğramasıyla daha da belirginleşmiştir. Bu dünyada yaşadıklarımızın, sonsuza uzanan varlığımızın yalnızca bir prelüdü olduğuna inananlar, ruhlarında en ufak bir kıskançlığın bile yeşermesine izin vermezler; ne de olsa başkalarının başarıları dünyevidir, sonsuz yaşamın koşullarında varolamayacak geçici bir olgudan ibarettir.
1.112 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.